Haftaya BJK ile deplasmanda oynayacağız. Analitik düşünürsek on beş günlük araya dokuzuncu veya onuncu sırada gireceğiz ki bunun adı da pozisyon rahatlığı. Ben buradan hocamızın kariyeri bu ligin altını üstüne getirir, yükselişimiz sürecek rahat olun diye haykırıyordum, fakat sağdan soldan rahatsız edici sesler geliyordu, umarım artık kesilir diyor ve 4-2 yendiğimiz Karagümrük maçına geçiyorum.
Maça tutuk başlarsan ilk dakikada golü yersin. Demek ki maça fırtına gibi başlamak zorundasın. Savunma adamını kaçırırsa, tüm defansı çaresiz bırakır ve ikinci golü de yersin. İki golü aynen böyle yedik. Fakat, yılmadık , yenilgiyi kabul etmedik, mücadeleye devam ederek, ilk yarıyı 3-2 önde kapattık. İkinci yarı bir gol daha atarak maçı perçinledik 4-2.
Peki buraya gelene kadar neler oldu diye kendi kendime düşününce, aklıma ilk gelen Japon futbolcumuzun ceza alanına girdiği ve şutu çekip gol yapması gerekirken pas verecek adam arayan pozisyonuydu. O anda bu takıma, o kadar negatif verilmiş ki özgüven eksikliğinden futbolcular aklından ilk geçeni yapmayı tereddüt eder hale gelmiş. Hocamızın bunu da çözeceğine inanıyorum ve futbolcuların kendilerine olan güveni tazelenecektir.
Şimdi gerçek yerimize doğru yavaş yavaş gidiyoruz. Yalnız dikkatimi çeken iki nokta var. Savunma çok hata yapıyor ve kalecimizin de pek formda olduğu söylenemez. Zaten savunmaya Nuri hocam acil servis tedavisini, maçın 20.dakikasında Luyindama'yı oyundan alarak yaptı ama bu yetersiz, daha ister diyor ve iyi haftalar diliyorum. Hoşça kalın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.