
İbrahim Akkaya
2017’yi hiç sevmedim..
Bir yılı daha geride bırakıyoruz..
Yeni yıl için sağlık, mutluluk ve başarı dileklerini iletmeyi adet haline getirdik.
Tüm olumsuzluklara rağmen yeni bir yılı karşılarken, hepimiz iyimser mesajlar veriyoruz..
Bir yılı uğurlarken, yenisini umutla karşılamayı içimize pek sinmese de alışkanlık haline getiriyoruz..
Ancak gerçekleri de gözardı etmek olanaksız..
Sizi bilmem ama
ben 2017 yılını hiç sevmedim..
Gerek Antalya açısından gerekse ülke açısından gri, kötü, hatta uğursuz bir yıl oldu..
Antalya’nın paha biçilmez değerdeki kaynakları ranta ve betona yenik düştü..
Taş, kum ve mermer ocakları Antalya’nın kabusu oldu..
2017’de Antalya’da
doğaya ve çevreye saldırılar, talan ve peşkeş arttı..
Uğursuz 2017’de çevre kurbanı verdik..
Ali-Aysin
Büyüknohutçu çifti, çevre katillerinin maşası tarafından katledildi..
Elbette Büyüknohutçu ismini, verdiği destansı mücadeleyi unutmayacağız..
Ali –Aysin Büyüknohutçu’nun anısını yaşatmak adına üzerimizse düşenden fazlasını yapacağız..
Yargının bu alçak
cinayetin arkasındaki güçleri bulup çıkarmasını 2017’de olduğu gibi yarın
tanışacağımız 2018 yılında da umutla bekleyeceğiz..
Antalya, 2017’de daha da betonlaştı..
Artık Antalya’nın
turkuaz mavisini görmek, şiirlere, kitaplara ve siyasi nutuklara konu olan
portakal çiçeği kokusu duymak olanaksız.
Siyasal iktidarın estetikten yoksun, gri sevdasını ve beton aşkını Antalya’nın her köşesinde bulmak gibi bir şansızlığı yaşadık 2017’de..
Örnek mi ?
Antalya’nın en önemi
merkezlerinden olan Çallı Kavşağı,
trafiği rahatlatacağı iddiasıyla
Estergon Kalesi’ne dönüştürüldü..
Oysa Çallı Kavşağı’nda trafik akışında bir olumsuzluk yaşanmamıştı..
Estergon Kalesi’ne benzeyen üst geçitli yapının devreye girmesiyle birlikte trafik kelimenin tam anlamıyla felç oldu..
Kavşak trafik akışına tam bir ay kapatıldı, yeniden bir düzenleme yapıldı..
Antalya’nın trafiği 2017’de içinden çıkılmaz hale geldi.
‘Batı-çıktı’ların yenilerine gerek duyulduğu için trafiğin uzun süre kilitlendiği, sinirlerin gerildiği, yumrukların sıkıldığı anlar ve günler oldu..
Antalya, önceki yıllarda olduğu gibi 2017’de de doğayı
katleden, çevreyi kirleten maden ocaklarının dışında HES’lerin akınına uğradı..
Çevrece tamiri olanaksız tahribatlar yaşandığı, bitki örtüsü ve toprak yapısı bozulduğu gibi su kaynakları da yandaş firmaların birden enerji dostu kesilmeleri ile su kaynakları, sulak alanlar büyük oranda zarar gördü..
2017’de
Antalya’nın başına bir de ‘çılgın proje’ belası geldi..
Uzmanlara, çevrecilere ve meslek odalarına göre, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in çılgın projesi Boğaçayı, kentin su kaynaklarını kirletecek, taşkın tehdidi daha da artacak..
Dahası AKP hükümeti, Antalya’ya iki yeni proje dayattı..
Birincisi Boğaçayı
Projesi’nin içerisine saklanmak istenen Yat Limanı Projesi, diğeri Lara
Kruvaziyer Limanı Projesi..
Yani siyasi iktidar gözünü Antalya’nın deniz keyfini çıkardığı Konyaaltı ve Lara sahillerine dikti..
İki projenin
uygulanması ile Antalya’ da sahiller halka kapanacak, pek çok sektörde olduğu
gibi vatandan denizden ve güneşten yararlanmak için çok yıldızlı otellerin
kapısını çalmak zorunda kalacak..
2017’de Antalya’nın en sakin bölgesi Meltem’i 33 bin kişilik stadyum sevdasına strese soktuk..
Maç günleri Meltem’de insanlar can ve mal korkusu yaşamaya, sokağa çıkmaktan korkmaya başladılar..
30 bini aşkın
kişinin cadde ve sokaklarında, hatta site girişlerinde hacet giderdiği Meltem,
AKP ve TOKİ’nin stadyum aşkı yüzünden korku bölgesine dönüştü..
2017’de Antalya’ya da yeni AVM’ler açıldı, her AVM açıldıkça 100 esnaf kapandı, Antalyalı alış veriş çılgını oldu..
Her kentin olduğu gibi Antalya’nın da meydanı vardı.
Antalya Cumhuriyet Meydanı’nda AKP’nin beton aşkının kurbanı oldu, sevimsiz, estetik yoksunu bir görüntüye büründü..
Antalya’nın simge
yapılarından Atatürk Stadyumu 2017’de tarih oldu..
Siyasal iktidar, pek çok yere olduğu gibi yıktığı stadyumun Atatürk ismini, 33 bin kişilik stadyumda yaşatmamak için her yolu denedi, Arena tuzağı tutmadı, stadyuma Atatürk adını verme cesaretini gösteremedi yerel yönetim..
Yazacak, söyleyecek pek çok şey var..
2017’i bu nedenlerden dolayı sevmedim..
2018 için ön yargım yok ama gelen gideni aratır sözünü de unutmamaya çalışıyorum.
Not : Bugün saat
13.00’da ‘Antalya Sahillerini Koruma Güç Birliği’, Boğaçayı Köprüsü’nde Konyaaltı Sahili ve Boğaçay’a sahip
çıkıyoruz” eylemi ve basın açıklaması yapıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.