Baştan söyleyeyim her özelleştirmeye karşı değilim. Ama sat kurtul, ver kurtul mantığına karşıyım. Değerinin altında satışa, peşkeşe karşıyım…

Ve en önemlisi üretimden vazgeçişe…

Her yerin betonlaşmasına KARŞIYIM. Karşı olmaya da devam edeceğim…

İşte Antalya. Kepezaltı, Santral’de durum ortada. Yoğun emsalli, bilmem kaç kez revize edilen planlamalarla ortaya çıkan devasa bir beton kitlesi Antalya’ya gelenleri selamlayacak…

Tabii inşaat bitebilirse. Çünkü kentsel dönüşümle Sur Yapı tarafından yürütülen projede duyumlara göre yaz aylarında başlayan kriz büyümüş. Firmanın konkordato ilan ettiğini duyuyoruz…

Şimdi tam da bu alanla komşu Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından satılan Türkiye Gübre Sanayi A.Ş’nin TÜGSAŞ’ın arazisi var…

Yaklaşık 12 dönümlük arazi 2015’te 14 milyon TL’ye satıldı…

İhaleyi o dönemde Vahit Karaarslan aldı. Hatta bildiğim kadarıyla da şimdi kendisi tarafından satışa çıkarıldı…

İstenen fiyat; 32 milyon TL…

Karaarslan’a söyleyecek bir söz yok. ÖİB satmış, O da almış…

Ama özelleştirme süreci sorun…

 En değerli üretim alanları haraç mezat satılıyor…

Fabrikalar kapatılıyor. Kasasında milyonlar, gayrimenkuller kimlere gidiyor…

Örnek Ferrokrom…

14 Yıl önce 22,5 milyon TL’ye satıldı. Oysa sadece kasasında milyonlar vardı…

Sahip olduğu gayrimenkulleri ise hiç söylemiyoruz…

Kurulduğu alan 350 dönümlük bir alan…

Şimdi 11,6 dönüme 32 milyon isteniyorsa, arazinin değerini siz düşünün…

Şimdi hangi akıl, hangi mantık bu özelleştirmenin rantabl olduğunu söyleyebilir…

Babanızın malı olsa böyle haraç mezat satabilir misiniz?

Olmaz…

Olmamalı…

Özelleştirmelerde ‘kamusal yarar’ gözetilmeli…

Ve kamu yararı adıyla yapılan planlamalarda da biraz kent siluetine bakılmalı…

Betonlaşan kentimizde hava alacak yerler de lazım…

Çok kat demek, çok para demek değil…

Artık daha ferah yaşam alanları isteniyor…

Son söz; Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü bu alanaın 2014 yılı Ağustos ayında planlaması yapılırken meclisten çıkan olumlu görüş sonrası ‘AVM ve rezidans olmayacak’ demişti…

Şimdi görüyoruz ve duyuyoruz ki ‘Her şey yapılabilir. Ticari alan’ diye reklam ediliyor…

Hangisi doğru…