Sonunda Antalya’nın havasının kirlendiğini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da kabul etti..

Antalya’nın hava kalitesiyle ilgili olarak Bakanlık, “ 103’ yani ‘hassas’ değeri verdi..

Demek ki Bakanlık, ‘ imdaaat boğuluyoruz’ feryadımıza bu kez kayıtsız kalmamış..

Gerçek şu ki Antalya’nın havası artık ciddi biçimde kirlendi.

Dün de vurguladığımız gibi hava kalitesinin düşmesinde seçim kömürü, odun, talaş lastik ve benzeri şeylerin yakılmasının katkısı var..

Ancak kirlilikte en önemli neden Antalya’da yeşil dokunun hızla yok edilmesi..

Ormanların, yeşil alanların, tarım alanlarının imarca açılması, yapılaşma çılgınlığının olanca hızıyla sürmesi..

Kulakları çınlasın Makine Mühendisleri Odası eski Başkanı Mustafa Karaman,  Antalya’nın havca kalitesiyle ilgili çalışmalar yapmış, kirliliğin, hava kalitesi ölçülerinin ‘pik’ saatler yani akşam ve sabah erken saatlerde seçim kömürü ve diğer malzemelerin ısınma amacıyla yakıldığı zamanlarda yapılması gerektiğini ısrarla söylemişti.

Karaman, bu kirlilik işine öylesine kafasını yormuş, öylesine yoğun mesai harcamıştı ki Google girip, “kömür’ yazıldığında Karaman’ın adı çıkıyordu.

Karaman, sivil toplum kuruluşları ve Antalya basınının tüm uyarı ve çabalarına rağmen Antalya’da hava kalitesi ölçümleri 24 saat baz alınarak yapıldığı için de kirlilik görünmemişti.

Bu durumu fırsat bilen yerel yönetimler ile ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının yetkilileri ise ‘havamız temiz’ açılmaları ile hava atmışlardı.

Gelinen noktada ise Antalya’nın havasının gerçekten endişe verici boyutlarda kirlendiği ortaya çıktı..

Ölçümler eskiden olduğu gibi 24 saat esasına göre yapıldığı halde ‘hassas’ noktasına gelmişse tehlikenin büyüdüğüne de kabul etmek durumundayız..

Hava kirliliği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na bağlı Hava Kalitesi İzleme İstasyonları'nın internet sitesindeki rakamlarda da görülüyor. Çeşitli değerlerin alınarak hesaplandığı ve 0-50 (iyi), 51-100 (Orta), 101-150 (Hassas), 151-200 (Sağlıksız), 201-300 (Kötü) ve 301-500 (Tehlikeli) olarak sıralandığı tabloda Antalya için dün 103 yani 'hassas' değeri verildi.

Sitede ayrıca Antalya'nın hava kalitesinin yaşlılar, çocuklar ve solunum rahatsızlığı olanları etkileyebilecek seviyede olduğu vurgulanıyor.

Antalya’da havanın soğuması ile birlikte ısınma araçları da devreye giriyor.

Gündüz 17-20 derece arasında seyreden hava sıcaklığı akşam saatlerinde 7-8 dereceyle kadar düşünce ısınma araçları devreye giriyor.

Antalya, doğalgazla yeni tanışıyor olduğu için ısınma amaçlı olarak çok az miktarda kullanılıyor.

Antalyalılar, genellikle ısınmak için klima ve elektrikli sobaları kullanıyorlar.

Hem klima ve elektrikli ısıtıcılardan verim alamayanlar, hem de alışkanlıklarından vazgeçmeyenler, kömür ve odun sobalarını kullanıyorlar.

Kepez başta olmak üzere Antalya’nın kimi kenar semtlerinde kömür, odun, talaş ve benzeri yakıtlar kullanıldığı için de kentin üzerini sisli, puslu, nefes almanın güçleştiği, zaman zaman görüş mesafesinin bile düştüğü günler oluyor..

Antalya gibi havasını, denizi ve doğasını satan, ikliminin, doğasının ve tarihinin cazibesiyle yerli ve yabancıları çeken bir kentin havasının kinlenmesi, kirliliğin havasının kalitesinin sorumlusu olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verilerinde yer alıyor olması önemli..

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ölçümleri internet sitesinde yer alıyor..

Antalya gibi pek çok sektörü turizme bağlı olan bir bölgenin havasının kirleniyor olması ve bunun resmi bir kaynaktan, yani bakanlık sitesinden yayınlanması var olan sıkıntıları daha da artıracak doğal olarak..

Burada en büyük suçlu ise yıllardır AKP’nin seçim kömürüne geçit veren Mahalli Çevre Kurulu(MÇK) üyeleri..

Koltuk aşkına kendi çocuklarının bile hayatının riske girmesine onay veren kurul üyelerinin yüzleri kızarıyor mu inanın çok merak ediyorum..