
İbrahim Akkaya
Yassaak hemşerim !
İstanbul Sultanahmet’teki alçak saldırı yüreklerimizi yaktı..
10 insan öldü, çok sayıda yaralı var..
Suriyeli canlı bir bombadan söz edilse de bu olayın üzeri de Ankara katliamı gibi, diğer hain saldırılar gibi örtülecek..
Neden mi böyle düşünüyorum ?
Hain saldırının olduğu bölgeye ambulanslar gitmeden AKP hükümeti yayın yasağı getirdi..
Yani dünya tıpkı Doğu ve Güneydoğu’da olduğu gibi İstanbul Sultanahmet Meydanı’nda ne olduğunu biliyor, biz olayı öğrenemiyoruz.
Hükümet, vatandaşının haber alma özgürlüğünü çiğniyor resmen..
Oysa alçak saldırıdan iki gün önce 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde herkes bülbül kesilmiş, haberin kutsallığından, basın özgürlüğünden söz etmişti..
10 Ocak’ta devletin zirvesinden yapılan açıklamada şöyle deniyordu
“ Medya bağımsız olmalıdır, basında çalışanlar gazeteciler, haberciler ne derece özgür olursa, ülkenin demokrasisi de o denli güçlü olur. Asıl olan halkın tarafsız ve doğru biçimde haber alabilmesinin sağlanmasıdır. Demokratikleşme ve şeffaflaşma politikalarında kilit rol oynayan basının, meslek ahlakına, tarafsızlık ilkesine, kişi hak ve özgürlüklerine saygı göstermesi, eleştirilerinde yapıcı bir tutum sergilemesi, vatandaşlarımızın haber alma ve bilgi edinme ihtiyacının doğru biçimde karşılanmamsına vesile olacaktır”
10 Ocak’ta bunlar söylendi, 12 Ocak’ta yayın yasağı getirildi.
Anlayan varsa beri gelsin..
Tepkileri yumuşatmak için de yayın yasağına ‘geçici’ ibaresi eklendi..
Yasak olduktan sonra geçici olsa ne yazar ?..
Şurası yadsınamaz bir gerçek ki devletin istihbarat örgütü çalışmıyor, ya da çalıştırılmıyor..
Ankara katliamında olduğu gibi canlı bomba elini kolunu sallayarak İstanbul’un kalbinde kendini patlatıyor..
İşte bu noktada eskilerin ‘özrü kabahatinden büyük’ sözüne cuk diye oturan bir açıklama geliyor AKP hükümetinden..
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, bir gazetecinin ‘Bombacı takip edilen isimlerden biri miydi ?” sorusuna şu yanıtı veriyor :
“ Takip edilmekte olan isimlerden birisi değildi. Suriye’den Türkiye’ye yeni gelmiş”
AKP’li Kurtulmuş’ a göre olayda güvenlik zafiyeti yok..
Güler misin ağlar mısın ?
Arkadaş siz ne iş yaparsınız ?
Gerçek ortada bu hükümet Türkiye’yi yönetemiyor..
Akan kanı durduramıyor..
Bir yandan şehit haberleri geliyor..
Diğer yandan siviller ölüyor..
Ülkenin bir bölümünde insanlar can korkusu ile yaşıyor..
Nedeni aslında belli..
AKP, kendi kadrolarını yerleştirmek sevdasına devletin içini boşalttı..
Kilit görevlerde üçüncü sınıf, amatör kişiler görev yapıyor..
Eskiden devlette ‘liyakat’ vardı..
Yani atamalarla uzmanlığa, bilgi birikimi ve beceriye göre yapılıyordu.
Şimdi ise AKP’li olması yeterli..
O yüzden de skandalların ardı arkası kesilmiyor..
AKP’nin ‘dindar-kindar nesil yetiştirme’ politikasının en önemli halkası olan Diyanet’ten ardı ardına yapılan açıklamalar, devletin kötü yönetildiğinin en belirgin işaretlerinden birisi..
Sözün özü..
Ülkeyi yönetemiyorsunuz, çekilin, yönetecekler gelsin..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.