AKP’lilerin ‘çanak çömlek’ gözüyle baktıkları tarihi miras

Antalya, eşsiz doğa güzellileri yanında tarihi mirası çok zengin bir bölge..

Tarih boyunca çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Antalya, her köşesinden tarih fışkıran bir dünya kenti..

Şurası yadsınamaz bir gerçek ki  tarih hırsızları, yıllarca Antalya’nın tarihi mirasını çaldılar..

Tarihi mirasın çalınmasında yerli ve yabancı koleksiyoncular kadar, görevleri tarihi mirası korumak olan kamu görevlileri ile onların işbirlikçileri de suçlu..

Kültür ve Turizm Bakanlığı, yıllardır Antalya’dan çalınan tarihi eserleri geri almak için çabalıyor..

Yurt dışına kaçırılan tarihi eserlerin iadesi ağır aksak giderken, günümüze kadar korunabilen, halkın gözü gibi baktığı tarihi eserler ‘yatırım-tesis’ ayağına tahrip ediliyor..

Antalya’nın doğasının ve tarihinin yağmalanmasında taş, mermer ve kum ocakları ile HES projeleri başrolü oynuyor.

Tarihi mirası yok etmenin dışında doğada tamiri olanaksız yaralar açan, insan,bitki örtüsü ve yaban hayıtını tehdit eden ocaklar, HES’ler ve AKP’nin çok sevdiği beton kalelere karşı yöre halklarının ortaya koyduğu haklı direniş, devletin kolluk kuvvetlerinin orantısız güç gösterisi ile baskılanıyor, direniş sürerse gözaltılar, soruşturmalar,tutuklamalar devreye giriyor..

AKP hükümetinden cesaret alan ocak ve HES firmaları, polis ve jandarmanın desteğiyle yetinmeyin, kendi özel güvenlik görevlilerini devreye sokarak, doğa-tarih katliamına direnen, yaşam koşullarını yok eden tesislere karşı çıkanları baskı, tehdit ve şantajla susturmaya çalışıyor..

AKP iktidarı döneminde halkın değil de yandaş firmaların çıkarları ön planda tutuluyor…

Acı ama gerçek artık halkın yargıya da güveni yok..

AKP ve arka bahçesi konumundaki vakıf, dernek ve benzeri yapılanmaların yargı üzerindeki etkisi ve baskısının her geçen gün arttığı iddiaları ocak ve HES karşıtı kişi ve gruplara reva görülen zulümle kesinleştirilmiş oluyor..

AKP gibi yandaşı firmaların da tarihe ve doğaya saygısı yok..

Onlar için varsa rant, varsa yoksa para..

Son örnek Akseki’de sergilendi..

Akseki’nin Sinanhoca Mahallesi’nde Dedegöl enerji firmasının HES projesi çalışmalarında tarihi mezarları  nasıl acımasızca kırıp döktüğü, tahrip ettiği belgelendi..

Müze Müdürlüğü’nün de şikayet üzerine inceleme başlattığı bildirildi..

Ancak bu incelemeden asla olumlu bir sonuç çıkmaz..

Çünkü bırakın Side Müze Müdürlüğü’nün hiçbir kamu kurum ve kuruluşunun AKP firmalarını aleyhinde karar vermesi mümkün değil..

Görevini düzgün yapmak isteyenlerin görevde kalma şansları yok..

Bırakın görevde kalmayı, AKP teşkilatlarının hışmına uğrayıp ‘paralel yapı mensubu’  yaftası ile sürgün edilir, bununla da yetinmeyip, ailesi ve yakın çevresinin analarından emdikleri sütü burunlarından getirirler..

Var mı ranta yan bakan ?

Deneyin isterseniz..

Tarihi mezarları tahrip eden Dedegöl HES firması için Akseki Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda da bulunuldu..

HES firması hakkında şikayetçe bulunanlar arasında İbradı Belediye Başkanı Serkan Küçükkuru’da bulunuyor..

Sinanhoca Mahallesi sakinlerinin avukatı Münip Ermiş,  HES inşaatının durdurulması ve bölgede yol yapımı sırasında tahrip edildikten sonra yok edildiği ileri sürülen mezar kalıntılarına yönelik çalışma yapılmasını da talep ettiklerini söyledi..

Avukat Münip  Ermiş, tarihi mirasın talanına son verilmesi için  Akseki-Sinanhoca Mahallesi’nde HES projesi için seçilen alanın ‘ 1.Derecede Arkeolojik SİT Alanı’ olarak ilan edilmesini de istediklerini söyledi..

Bu talanın, bu tarih cinayetinin takipçisi olacağız..