Malum çevreler ve AKP medyası savunmaya geçse de, “ Her şeye karşı, istemezükçü’ suçlamasında bulunsa da 33 bin kişilik stadyum inşaatına değineceğim bugün..

Çünkü İstanbul’da 10 emekçiye mezar olan asansör faciasında olduğu gibi 100.Yıl Spor Kompleksi’nin bulunduğu alanda yapımı süren stadyumun sahibi de TOKİ..

Önce TOKİ’yi tanıyalım kısaca..

Şöyle tarif ediliyor TOKİ :

“Toplu Konut İdaresi Başkanlığı ya da TOKİ Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı’na bağlı, özellikle sosyal konut üretimi için kurulmuş olan kamu kuruluşudur. Kurumun amacı dar ve orta gelirli vatandaşların nitelikli konut ihtiyacını karşılamaktır. TOKİ’nin hedefi Türkiye Cumhuriyeti’nin 100.Yılı olan 2023’te 1 milyon konuttur”

Dar ve orta gelirli vatandaşı ev sahibi yapmak düşüncesiyle kurulan TOKİ, AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte kuruluş amacının dışına çıkarak Türkiye’nin en zengin müteahhidi oldu..

Nasıl mı ?

AKP hükümeti ‘Kupon araziler’ için TOKİ’ye devreye soktu.

Yasada değişiklik yaparak TOKİ’yi yetkilerle donattı..

TOKİ, kimseye, hatta devlete bile hesap vermeyen, başına buyruk bir kuruluş olup çıktı.

Öyle ki TOKİ, istediği yeri planlama, istediği yere kamulaştırma yetkisini sahip.

Planladığı ya da kamulaştırdığı alanları yandaş firmalara ihale ile verip, inşaatların denetimini de kendisi yapıyor..

TOKİ, denetlemeyi müfettişleri eliyle gerçekleştiriyor.

Olayın can alıcı noktası da burada..

TOKİ’nin sahipliğinde yapılan inşaatları TOKİ’den başka kimsenin deneteme hakkı ve de yetkisi yok.

TOKİ müfettişleri de yandaş yüklenici firmalarla iktidar partisi ‘al takke ver külah’ ilişkisi içinde olduğu için denetlemeyi yapıyormuş gibi bir duruş sergiliyor..

Yani AKP yandaşı yüklenici firmalar TOKİ inşatlarını kafalarına göre yapıyor..

Sonuç ortada.

Erzurum’da Kış Olimpiyatları’nın yapıldığı pistler çöktü, her zaman olduğu gibi “Sorumlu varsa cezalandırılır’ denildi, geçiştirildi.

Mersin’de tam 100 milyon liralık yatırımla gerçekleştirilecek stadyum için “Burada maç oynanmaz’ raporu verildi..

İstanbul’daki asansör faciasının da merkezinde TOKİ var, yine aynı nakarat, “Suçlu varsa cezalandırılır” sözleriyle kamuoyunu oyalama taktikleri devreye girdi.

Şundan emin olun asla suçlu bulunmaz, belki bir garibana kesilir fatura, Antalya’daki Deepo alış veriş merkezinin de sahibi olan Aziz Torun’un sırtı sıvanır, inşaat geciktiği için bir miktar zarar görmüşse başka bir ihale ile zararı kapatılır..

Geldik Antalya’ya ve 33 bin kişilik stadyum inşaatına..

Stadyum inşaatının da sahibi TOKİ, yüklenici firması için yandaş Akay İnşaat..

Stat inşaatı denetleniyor mu, denetlenmiyor mu kimsenin bilgisi yok..

Çünkü TOKİ’ye hesap soracak bir merci de yok..

Adamlar 24 saat çalışıyor, inşaat alanında kuş uçurtulmadığı için stadyumun sağlamlığı, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in sık sık dillendirdiği ‘UEFA standartları’na uygun olup olmadığı bilinmiyor.

İnşaat Mühendisleri Odası(İMO)Antalya Şube Başkanı Cem Oğuz, stadyum inşaatıyla ilgili kaygılarını paylaştı, özellikle çok rüzgar alan Meltem Mahallesi’nde yapılan stadyumun üzerine kondurulmaya çalışılan uzay çatı nedeniyle endişeleri olduğunu söyledi.

Olayın bir diğer çarpıcı yönü ise Akay firmasının ilk kez stadyum işine girmiş olması..

Önce de vurguladığımız gibi TOKİ’nin sahibi olduğu 33 bin kişilik stadyum inşaatının sağlamlığı konusuna İstanbul, Erzurum ve Mersin örnekleri ortadayken endişeli yaklaşmak doğru olur..

TOKİ yapıyor ve yaptırıyorsa kaygı taşımakta yerden göğe kadar haklıyız.

Sizi bilmem ama ben stadyum inşaatına hiç güvenmiyorum.

Çünkü TOKİ’ye hiç güvenim yok..

Şimdiden uyarmakta yarar var..

Denetim mekanizması bir şekilde işletilmeli..

Yarın geç olmadan..

.