Cengiz Savaşeri

Cengiz Savaşeri

Sinmek sindirilmek

Yaşamımızda şahit olduğumuz çok fazla sinmişlik durumları var. Başka ülkelerde nasıldır fazla bilemem ama, bizim ülkemizde her 5-10 yılda bir sindiriliriz. İhtilaller olur, kurunun yanında yaş da yanar ve genelimiz  sineriz. Herhangi bir siyasi görüş temsilcileri çoğaldıkça, karşıt görüş sahiplerini sindirmeye çalışır ve bazen de sindirir. Bir parti iktidar olur, muhalifleri sindirmeye gayret eder. En azından ekonomik yaptırımlar uygular, iş insanıysa müfettişler yollayıp sindirmeye çalışır.

Şirketlerde, fabrikalarda mesaileri için itiraz edip sesi fazla çıkanlar veya maaş zammı isteyenler, kötü çocuk listesine girer ve sindirilmek için çeşitli taktiklere baş vurulur. Her konuda kendi halinde bir vatandaş, nedense hakkını arayamaz, arayınca da ya komünist, terörist, fetocu veya ergenekoncu olarak yaftalanır. 

Vatandaş bir haksızlığa uğrayınca, meydanlara iner. Yürüyüşler yapar, siyah çelenk koymaya kalkar. Tabi gözaltılara maruz kalarak geride kalanlar sindirilmek istenir. Bütün bu olayların hepsine masumane eylemler demek de doğru olmaz. İşin içine siyasi aktörlerin kışkırtmaları girer ve hak arayışları bazen siyasi şova da dönüşür.

Fikirlerin çok olması doğruyu bulmamıza sebep olabilir belki ama, bizim ülkemizde her parti ve değişik fikirleri savunanlar, kendisi gibi düşünmeyenleri, hainlik dahil birçok karalamalarla sindirmeye kalkar. Tehlikeli bulurlarsa yok etmeye çalışırlar.

Bu durumlar aile yaşamımıza kadar sirayet etmiştir. Aile reisi olarak poh pohlanan erkek, genellikle eşini, çocuklarını sindirir.

Son değişikliklerle adına dezenformasyon yasası denilen yasal uygulama ile artık basın da bir nevi sindiriliyor. En azından alacağı reklam ilan gelirleriyle korkutuluyor.

Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesini reddeden siyasetçilerin türediği, Türklüğü savunanların sanki  aykırı kişiler olarak lanse edildiği birçok dönemi hep yaşadık.

Çetin yollar yufka yüreklerle aşılmaz diyen H. Nihal Atsız’ın bu cümlesine uyarak çetin yollara girenler artık yolları değil, duvarları aşmak zorundadır.

Herkese tavsiyem, Mustafa Kemal Atatürk’ün gençliğe hitabını tekrar tekrar okumasıdır.

Hoşça kalın, Cumhuriyetle kalın.        

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Cengiz Savaşeri Arşivi

Asrın Moğolları

04 Şubat 2025 Salı 11:27

Araçlara göre yol, yollara göre araç

25 Ocak 2025 Cumartesi 11:05

Çağrı konusu

12 Ocak 2025 Pazar 14:01

Hayatı severek yaşamak

28 Aralık 2024 Cumartesi 10:57

Korkulu hakimiyetin sonu

10 Aralık 2024 Salı 15:03

Bir gece ansızın girdiler

02 Aralık 2024 Pazartesi 16:43

KIŞLIK SUÇLAR

26 Kasım 2024 Salı 13:14

Milli siyasetçi? Milli basın?

13 Kasım 2024 Çarşamba 08:00

Bir safta toplanıyorlar

03 Kasım 2024 Pazar 16:55

Öcalan Meclise Gelecek Olursa

24 Ekim 2024 Perşembe 14:21