Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nin önceki günkü toplantısında çok çarpıcı bir karara imza atıldı..

AKP gurubunun oylarıyla bir süre önce MHP’den istifa ederek AKP’ye katılan Muratpaşa Belediye Meclisi Üyesi Osman Kepez’in amcasının oğlunun Kepez-Altınova’da bulunan 3 bin 770 metrekare büyüklüğündeki arazisi ‘Akaryakıt, LPG Satış Bakım ve Servis İstasyonu’na dönüştürüldü.

AKP’nin 5 ayda yaptığı 5 belediye meclisi üyesi transferinden birisi olan Osman Kepez’in bu tartışmalı plan tadilatı için AKP yönetiminden söz aldıktan sonra MHP’den istifa ederek iktidar partisinin Antalya teşkilatına katıldığı da iddia edilmişti.

Şimdi diyeceksiniz ki ne var bunda ?

Sıradan bir imar planı tadilatı diye düşünülmesi de doğal..

Ancak bu işte buram buram partizanlık kokuyor..

Çünkü taze AKP’li Osman Kepez’in amcaoğlunun akaryakıt istasyonuna çevrilen arazisinin yakınında CHP’li Büyükşehir ve Muratpaşa eski Belediye Meclisi Üyesi Gürsel Karabayır’ın da arazisi var..

Gürsel Karabayır, arazisini akaryakıt istasyonuna dönüştürecek imar planı değişikliği için önceden gerekli başvurusunu yaptığı gibi, dosyasını da eksiksiz hale getirmiş..

Ancak kendisinden başvuruda bulunan, hatta dosyasındaki bazı eksiklikleri taze AKP’li Osman Kepez’in amcasının oğlunun plan tadilatı Başkan Menderes Türel tarafından gündemde öne alınıp kabul edilirken; CHP’li Karabayır’ın talebi ise AKP oylarıyla reddedildi.

Bu torpilli imar planı tadilatı ile bir diğer çarpıcı nokta ise İmar ve Şehircilik Komisyonu’nun Kepez ailesinin talebini reddetmesine rağmen AKP gurubunun aykırı oy kullanarak talebi kabul etmiş olması.

Görüldüğü gibi AKP Antalya’yı kafasına göre yönetmekte kararlı..

Komisyonların olumsuz görüşüne rağmen tersine karar verilmesi de AKP’nin Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nde çoğunluğu ele geçirmenin verdiği rahatlık olarak yorumlanıyor..

Bir anlamda AKP ve Başkan Türel, ilk toplantıda yaşadığı şokun rövanşını almaya çalışıyor.

Anımsayalım..

30 Mart yerel seçimlerinden hemen sonra Nisan ayında yapılan ilk meclis toplantısında AKP’li  Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Konyaltı sahili ikinci kısım olarak bilinen 5 kilometrelik bölümünü Milli Emlak Müdürlüğü’nden kiralanması için protokol yapma ve sahilin Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden ANET tarafından işletilmesine yetki istemiş, ancak büyük bir şok yaşamıştı.

Çünkü o tarihte Meclis’te CHP ve MHP’nin 51, AKP’nin ise 48 sandalyesi bulunuyordu..

Türel, yetkiyi alsaydı Bütünşehir Yasası’nı gerekçe göstererek Antalya’nın tül sahillerinin işletilmesine talipli olacaktı.

Türel ve AKP yönetimi Meclis’te yaşanan bu şoktan sonra siyasi transfer borsasını açtı, birisi belediye başkanı olmak üzere(Finike Belediye Başkanı Kaan Osman Sarıoğlu) 5 meclis üyesini transfer ederek ileri demokrasinin en çarpıcı uygulamalarından birisine de Antalya’da imza attı..

Antalya da CHP ve MHP’den istifa ederek AKP saflarına katılan meclis üyelerine hangi ödünlerin verildiği siyasi transferlerin ilk kahramanı(!) olan Ercan Merthatun’dan bu yana merak ediliyor, tartışılıyor, çeşitli iddialar ortaya atılıyor.

CHP-MHP işbirliği‘hayır ´deyince Türel, Encümen kozunu kullanarak Konyaaltı sahilini Sarısu’ya da ileten belediye şirketi ANET’e verdi..

ANET, sonradan Kaleiçi’nin otopark işletmeciliğini de alarak plaj işletmeciliği ile birlikte Antalya’nın en büyük otopark işletmecisi haline geldi..

Türel boş durur mu ?

Lara sahilini de bir diğer belediye şirketi EKDAĞ’a verdi..

Birisi Antalya’nın et, diğeri ekmek sorununa halk çıkarlarını gözeten çözüm üretmek amacıyla kurulan iki belediye şirketi AKP mantığına dayalı olarak ticaret yapıyor, böylece sadaka saraydan çıkmıyor..

Tıpkı MHP’den seçilip te AKP’ye kapılanan Murtapaşa Belediye Meclisi üyesi Osman Kepez’in açmasının oğluna yapılan kıyak gibi..