
İbrahim Akkaya
Kubilayları unutmayız !
Bugün 23 Aralık..
Yedek subay Öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay, 23 Aralık 1930’da Menemen’de gericiler tarafından çıkarılan isyanda şehit edilmişti..
Devrim şehidi Kubilay ile birlikte kahpe tuzaklarla öldürülen Muammer Aksoyları, Uğur Mumcuları, Ahmet Taner Kışlalıları, Gaffar Okkanları, Necip Hablemitoğluları, Mustafa Yücel Özbilginleri, Kuddusi Okkırları, İlhan Selçukları, Albay Ali Tatarları saygıyla anıyoruz..
Tam bağımsız Türkiye ideali için çok şehit verdik..
Onlar vatanın bağımsızlığı, milletin bütünlüğü için mücadele ettiler..
Devrimcilerin mücadelesinden hoşnut olmayan iç ve dış şer güçleri vatanseverleri acımasızca katlediyorlar.
Emperyalizm; bölücülüğü ve gericiliği kullanarak, ülkeleri ve ulusları kan ve gözyaşına boğuyor..
Bunu kimi zaman direk olarak işgalle kimi zaman da uşak ve maşalar kullanarak yapıyor..
Kaygı ile izliyoruz ki Türkiye’de devrimci mücadeleye, devrimci anlayışa karşı sistemli bir savaş yapılıyor..
Bugün Menemen’de Kubilay için yapılacak anma törenlerinde Belediye Başkanının konuşmasının programdan çıkarılması bu sistemli yıldırma, bezdirme ve sindirme çabalarının somut bir örneği..
Kubilay’ı anma törenlerinde basına yasak getirilmesi ise Türkiye’yi siyasal iktidarın ve yandaşlarının nereye sürüklenmek istediklerinin bir göstergesi..
Kubilay için düzenlenecek törenlere sadece devletin resmi yayın organları olarak TRT ve Anadolu Ajansı’nın alınacak olası ise Türkiye’de basın özgürlüğüne bakış açısını ortaya koyması açısından ibret verici bir durum..
Sizi bilmem ama ben TRT ve Anadolu Ajansı’nın devletin resmi basın-yayın kuruluşları olduğuna inanmıyorum..
TRT ve Anadolu Ajansı AKP iktidarının ve AKP hükümetlerinin borazanlığını yapıyor..
O nedenledir ki TRT’yi izleyen ve dinleyen sayısı sürekli düşerken, Anadolu Ajansı’nın tarafsızlığını çoktan yitirdiğini beşikteki bebekler bile biliyor artık.,.
Biz yeniden bugüne Kubilay ve devrim şehitlerimiz konusuna dönelim..
Kubilay ile birlikte hain pusularla katledilen tüm devrim şehitlerimize karşı vefa borcumuz var.
Onların tam bağımsız Türkiye idealine layık olmak için Türk Ulusu’nun en önemli görevi..
Devrim şehitlerimiz bize ülkenin bölünmez bütünlüğüne sahip çıkma gibi bir önemli, kutsal görev bıraktılar.
Kubilay ve devrim şehitlerimize oylan vefa borcumuzu ödemin yegane yolu ise AKP ve HDP’nin üzerinde anlaştıkları belirtilen bölünme Anayasası’na karşı çıkmak olmalı..
Doğu ve Güneydoğu’da devam eden kirli savaşın ardında başkanlık pazarlığı olduğu gerçeğini göz ardı etmememiz gerekiyor..
Çok kısa bir süreçte, muhtemelen 1 veya 1,5 yıl içinde Anayasa referandumu için düğmeye basılacak.
Anayasa’nın ilk dört maddesinin değiştirilmek istenecek.
Bununla de yetinilmeyecek ‘Türk Milleti’ kavramının Anayasa’dan çıkarılmamsı referandum koşullarına eklenecek..
Amaç belli Cumhuriyet rejimini değiştirmek..
AKP-HDP işbirliği ile ülkeyi bölüp parçalamak, terör örgütünün ve maşalarının çok istediği özyönetimi getirmek, Doğu ve Güneydoğu’da kantonlar kurarak, Türkiye’yi bölüp parçalamak, milli sınırlarımız içinde Kürdistan Devleti’ni kurmak..
Pekala Türk Ulusu buna izin verir mi ?
Verirse Kubilay ve devrim şehitlerimizin kemliklerinin sızlayacağını çok iyi bilir..
Böylesine zor süreçte yapılacak olan belli..
Birlik, beraberlik duygularını pekiştirmek, ülkeyi bölmek isteyenlere fırsat vermemek..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.