Gazetecilik mesleğinde ilk yazı işleri müdürümdü Yılmaz Büyükerşen..

Sonra akademisyen oldu, Anadolu Üniversitesi gibi Türkiye’nin en büyük eğitim kurumunu kurdu..

Siyasete atıldı, DSP’den Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı oldu.

Ardından pek çok DSP’li Başkan gibi CHP saflarına katıldı..

Yılmaz Büyükerşen, Eskişehir’i yeni bir şehir yaptı belediye başkanlığında..

Tipik bir Anadolu kenti konumundaki Eskişehir’deki belediyecilik hizmetleri, yabancılar için bile örnek model oldu..

Eskişehirli kendisine öylesine güveniyor ki Eskişehir Belediye Meclisi’nde partisi CHP, muhalefet konumunda olmasına rağmen hizmetlerine yenilerini kattı.

Meclis’te azınlıkta Büyükerşen, AKP’nin daha çok üyesi var,  politikacıların söylemiyle ‘topal örnek’ konumunda..

Özü sözü bir adam Yılmaz Hoca..

Eskişehirli ‘Hoca’ der Büyükşehir Belediye Başkanı’na..

O da kendisine olan güvene layık olmak için ilerlemiş yaşına rağmen geceli gündüzlü çalışmasını sürdürüyor..

Büyükerşen, görme engelliler için yapılan kaldırıma bile masa koyan kent mafyasının saldırısına uğradı, yumruk yedi, silah çektiler..

Bu hain saldırının nedenini açıklarken, kent mafyasına pabuç  bırakmayacağını da söyledi Yılmaz Hoca..

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in şu sözleri, Antalya ile birlikte tüm belediyeler, doğal olarak halk için bir uyarı, bir ders niteliğinde:

“Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürlüğü ile imzaladığımız yeşil alan diye imardan geçirdiğimiz yürüyüş yolu olarak bilinen yere TCDD’ye gelir kaynağı olsun diye 100 metre aralıklarla 20 metrekarelik 5 büfenin iznini verdik. O büfeler kiraya veriliyor”

Buraya kadar sorun yok, ardından Yılmaz Hoca, kent çetelerine, mafyacılıklara yönelik olarak şunları söylüyor:

“Ayda 30 liraya bana saldıranların kiraladığı büfe ikinci bir alt kiracıya 60 bin liraya kiraya veriliyor. Biz oraya büfe ruhsatı verdik ama halk orayı gördü, üzerine yüzlerce masa, sandalye atıldı. Görme engelliler için yapılan yolların üzerine bile masa, sandalye koydular. Şimdi kaldırıyorlar. Kanunsuzluğun farkındalar. El birliği ile kanunlardaki boşluğu düzetmemiz lazım”

Büyükerşen, konunun sadece Eskişehir ile sınırlı tutulmaması gerektiğini, şehirlerde gerek hükümet, gerek yerel yönetimlerin yapmış olduğu yatırımlarla oluşan rantların kamu yararı yerine, yasal boşlukları fırsat bilen ve adı kanun dışı çeşitli işlerle anılan grupların eline geçtiğini, bu durumun da şehirlerde başta huzur ve güvenlik olmak üzere ciddi sorunlara yol açtığını vurguluyor.

Bu sıradan bir saldırı değil..

Kent çetelerinin, mafya gruplarının, rant peşinde koşanların Türkiye’nin her kentinde olduğu gibi Antalya için de ciddi bir tehdit olduğunu görmezlikten gelemeyiz..

Antalya gibi rantı çok yüksek bir kentte elbette bu tür şeyler oluyor..

Rantçılar, hemen her sektörde söz sahibi olmaya çalışıyor..

Antalya bölgesinde özellikle turizm ve eğlence sektöründe Eskişehir örneğinde olduğu gibi yasa dışı işlere bulaşan, çoğunluğu sabıkalı kişi ve grupların etkili olduğunu bilmeyen yok..

Antalya, Eskişehir’de Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr.Yılmaz Büyükerşen’e yapılan saldırının satır aralarına iyi okumalı, bundan kesinlikle ders çıkarmalı..

Yılmaz Büyükerşen gibi değerler kolay yetişmiyor..

Madem ki söz Yılmaz Hoca’dan açıldı, geçmişi de hatırlamakta yarar var..

10 Ağustos 2014’te yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimine kısa bir süre kala CHP, Yılmaz Büyükerşen’i Cumhurbaşkanı adayı yapmak için harekete geçti..

Eskişehir’de hazırlıklar yapıldı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Büyükerşen’i Cumhurbaşkanı adayı olarak açıklayacağı salon ayarlandı, gerekli tanıtım materyalleri hazırlandı.

Yılmaz Hoca ve Eskişehirliler adaylık açıklamasını beklerken, etkinlik iptal edildi, CHP Lideri Kılıçdaroğlu ‘Ekmel Bey’ dediği Ekmeleddin İhsanoğlu’nu Cumhurbaşkanı aday olarak açıkladı..

Sonuç elbette hüsran oldu..

Oysa Yılmaz  Büyükerşen, halkın gönlündeki Cumhurbaşkanı adayıydı.

Eskişehirliler, bu onuru yaşamak istediler, son dakikada Ekmel Bey sürprizi oldu.

Antalya’da yaşayan Eskişehirlilerin oluşturduğu ‘Eskişehirliler Platformu’ konunun peşini bırakmıyor ve sosyal medyada ‘Yılmaz Büyükerşen Cumhurbaşkanı Olsun’ kampanyası yürütüyor..

Dileriz amacına ulaşır..