Şurası yadsınamaz bir gerçek ki ‘Paralel yapı’ olarak bilinen Gülen Cemaati, Türkiye için çok büyük tehdit..

Adına darbe girişimi de dense, kalkışma da derse 15 Temmuz olayları sonrasında başlatılan operasyonlarla devlet içinde yuvalanan bu şer örgütünün militanlarının temizlenmesine kimsenin itirazı olamaz..

Hepimiz için tehdit oluşturan bu kirli emelleri olan örgütün kurbanlarından birisi olduğum için temizleme-ayrıştırma operasyonlarını destekliyorum.

Ancak kantarın topuzunu kaçırmamak lazım..

Kurunun yanında yaşın yanmasına fırsat vermemek lazım..

Kuşkusuz bu süreçte her dönemin adamı olanlar yine sahneye çıkacak..

Bu karakter yoksunu tipler Antalya’da da mevcut..

Antalya’da korku imparatorluğu kurmaya kalkışan ve dün demir parmaklıklar ardına gönderilen Feto’cu Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal’a hizmet eden şahsiyetler başta olmak üzere rejimi değiştirmek için devlet içinde faaliyet gösteren bu pisliklerin mutlaka temizlenmesi gerektiğine inanıyorum.

Sadece yargıda değil, devletin tüm kurum ve kuruluşlarında Feto örgütlenmesi söz konusu.,.

Bu nedenle kamu kurum ve kuruluşlarındaki tüm izinler kaldırıldı..

İzinde olan kamu görevlileri geri çağrıldı..

Antalya’da Milli Eğitim ve yatırımcı kamu kuruluşları başta olmak üzere kamuda çok sayıda FETO militanı olduğu ileri sürülüyor.

Bunun ötesinde özel sektörde paralel yapı ile yakın ilişki içinde olan, sempatizanlar arasında maddi ve manevi dayanışmayı hala sürdüren kişilerin olduğu da yadsınamaz bir gerçek..

Dost meclislerinde 15 Temmuz akşamından beri aynı şeyler konuşuluyor..

Antalya’nın paralel belasından kurtarılmasının darbe girişimi veya kalkışma olarak hareket ile hızlandığı, operasyonlar ile Antalya’nın rahat bir nefes alacağı konuşuluyor.

Devlet içinde devlet kurmak isteyen bu örgütün önünün eninde sonunda kesileceği umudundu taşıyan birisi olarak gelişmeleri dikkatle izleyenlerdenim..

Hata yapılmazsa, iyi irdelenirse sonuca ulaşılır..

İntikam duygusunu bir kenara bırakmak, devletin bekası için gerekenin titizlikle yapılmasını umuyor ve bekliyoruz..

Burada bir noktaya daha değinmek istiyorum..

Paralel yapının Antalya’ya özel olarak görevlendirdiği ve dün tutuklanan savcı Osman Şanal, Antalya’ya ekibiyle birlikte gelmiş, Antalya’da da kendisine yandaşlar bulmuştu..

Bu kişiler çakma isimle mektuplar yazarak, amaçladıkları koltuklara oturmak adına en yakınlarındaki kişilere ihanet etmişlerdi..

Örnek olarak Şanal’ın benim gibi hedef seçtiği kişiler arasında bulunan Muratpaşa Belediyesi eski Başkanı Süleyman Evcilmen vardı..

Çakma CHP’lilerin uydurma suç duyuruları nedeniyle Şanal, her 10 günde bir Evcilmen’i ifadeye çağırıyordu.

Aralarında seçilmişlerin de  olduğu, 10 parmağında 10 kara bununa bu şer cephesi gibi Şanal ve onun gibilere sırf siyasi ve maddi ikballeri için kulluk edenlerin de bu operasyonlar onucu adalet önüne çıkartılarak hesap vermelerinin sağlanması Antalya’nın pisliklerden arındırılması açısından önem taşıyor..

Elbette  paralel örgüte ve imamına övgüler düzen yazar-çizer takımı ile halkın oylarını alarak FETO’ya yalakalık edenler de unutulmamalı..

Görüldüğü gibi keser döndü sap döndü, hesap günü geldi..

Dün paralelcilere alkış tutan yağcı ve yalaka takımı şimdi de ‘darbecilere ölüm’ çığlıkları atmaya başladı..

Bu tiplerin belirlenip, ayıklanması, hak ettikleri cezalara çarptırılması için gerekli ortam şimdi var..

Bundan sonra neler olacak..

Bekleyelim ve görelim..