Kanlı mı, kansız mı?...

 

                   Hep uzun yazdığım için bana kızanlar olduğunu biliyorum.

                   Bu kez çok kısa yazacağım.

                   Dış basına göre elliden fazla ölen var, yaralılar yüz elliyi geçiyor.

                   Hepimiz kahroluyoruz, üzüntülüyüz, “kınamak” hafif bir terim kalıyor…

                   Fakat bazı şeyler de aklımıza takılıyor…

                   Havaalanı Katliamı ne zaman oldu?

                   Şeriat devletinin bir adımının daha atıldığı gece oldu.

                   Bunlar kanlı mı, kansız mı geleceğimiz size bağlı dediler.

                   Kansız gelip kanla devam ediyorlar.

                   Yargının yeni teslimiyet belgesinin TBMM’de görüşüldüğü bir zamanda bu vahşi saldırıyı doğru değerlendirmek lâzım.

                   Kamuoyundan yaptıkları bir alçaklığı gizlemek istediklerinde, eskiden gündemi değiştiren, halkı kutuplaştıran yeni sivri sözler söylüyorlardı. Şimdi izlerini terörle örtüyorlar.

                   6 Haziran 2015’te TBMM’de çoğunluğu kaybettikleri gün terör başladı…

                   Devam ediyor…

                   Cuma genelgeleri çıkarıp, İl Müftülerine resmi nikâh yapma yetkisi tanıyacaklarına ilişkin adımlar birer, birer atılıyor.

                   Danıştay; vatandaş sıfatıyla açılan “Cuma Genelgesinin iptali” davasında “somut bir zarara uğramadınız” diyerek sıfat yokluğundan ret kararı veriyor. Oysa bütün yurttaşlar bundan zarar görürler. Siz devlet memurunun önünde mesai saatinde iş yapmasını beklerken; o bırakıp gidecek! Bundan her yurttaş zarar görmez mi?

                   Laik Cumhuriyeti, dışarıdan getirdikleri ve içeride eğitim verdikleri, besleyip büyüttükleri, silahlandırdıkları IŞİD militanlarını kullanarak yıkmaktalar. TIR’lar dolusu silah gönderdikleriyle şimdi kanlı/bıçaklı olduklarına ilişkin görüntü hiç de inandırıcı değildir…

                   Üstelik bir de terörü CHP’nin üzerine yıkmaya çalışmaları, komik doğrusu!...

                   Ne yapmalı?

                   Laikliği lafla değil etkili, iyi planlanmış, büyük kitle toplantılarıyla korumak gerekir. Eğer insanlar terör korkusuyla bir araya gelemez hale düşerlerse işte o zaman karşı devrim gerçekleşir.

                   Her çeşit faşizmin panzehiri halkın kitlesel tepkisidir!

                   Unutmayalım,

                   Parti yöneticilerine de unutturmayalım…

 

                  

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürkut Acar Arşivi

Yurttaşı enayi yerine koymak

28 Nisan 2021 Çarşamba 19:37

Bu sefer kaçıncı?

26 Nisan 2021 Pazartesi 06:30

Amirallere zulüm

13 Nisan 2021 Salı 06:48

Güvenlik soruşturması

05 Nisan 2021 Pazartesi 06:38

Papalagi

31 Mart 2021 Çarşamba 06:30

Örsan Öymen'e açık mektup!

19 Mart 2021 Cuma 06:38

Bu kaçıncı?

01 Mart 2021 Pazartesi 06:39

AKP'den sonra da Türkiye var olacak

15 Şubat 2021 Pazartesi 06:35