
İbrahim Akkaya
Kadınyarı ve sürgünler…
Yayınlanma:
Kadınyarı ve sürgünler…
Seçime sadece 25 gün kaldı.. Antalya’da hala seçim havası esmiyor.. Siyasi partilerin cadde ve sokaklarda gezen birkaç anons aracı dışında Antalya sokaklarına henüz siyasetin heyecanı yansımadı..
Diğer seçimler öncesinde Antalya partiler ve adaylar tarafından gelin gibi süslenirdi.. Araçlardan geceli gündüzlü anonslar yapılır, gürültü kirliliğinden şikayet edilirdi.. Bir de görsel kirlilik konusu vardı önceki seçimlerde.. Siyasi partiler, her yeni afişlerle donatır, basılı materyaller dışında ‘eşantiyon’ tabir edilen ürünler dağıtılırdı seçmene ve vatandaşa.. Çevreciler de görüntü ve gürültü kirliliğine isyan eder, yetkilileri göreve çağırırdı.. Belediyeler afiş ve benzeri seçim materyallerinin asılması, dağıtılması noktasında devreye girer, muhalif durumdaki siyasi partiler ve adayların seçim çalışmalarını engellemeye çabalardı.. Yargı ve polisin yaptırımları da söz konusu olurdu.. Seçime 25 günü kala Antalya’da her şey gülük gülistanlık sanki.. Herkes halinden memnun görünüyor.. İktidar partisi AKP’de, CHP ve MHP’de seçim havasına tam olarak girmiş görünmüyor.. HDP, diğer üç partiye göre daha aktif görünse de Antalya’da potansiyeli kısıtlı olduğu için fazla ses getiremiyor.. Seçimin gündeme bir türlü ağırlığını koyamadığı süreçte Antalya’nın gündemini doğal harikası Kadınyarı’nın beton ve demir aksama teslim olması oluşturuyor.. Gündemin bir başka konusu ise AKP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin sürgün uygulaması.. Kadınyarı Antalya’nın göbeğinde yer alan bir doğa harikası.. AKP’li Belediye yıkımını gerçekleştirdiği İl Özel İdaresi alanı ile birlikte Kadınyarı’nı içerisine alan bir proje uyguluyor. Proje ANSAN gibi olaylı bir şekilde tahliye edilen Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin(ÇYDD)asıl hedef olduğunu sağır sultanın bile bildiği Yavuz Özcan Parkı’nı da içine alıyor.. Büyükşehir aylardır reklamını yapıyor projenin.. EXPO 2016 Antalya’ya destek anlamında’ Çiçek ve Çocuk’ temasının benimsendiği projede temanın tersine ‘Beton ve Demir’ temasının öne geçtiği görüldü. Akdeniz GERÇEK, doğa harikası Kadınyarı’nın betonlaştırıldığını, Kadınyarı’ndan Yavuz Özcan Parkı’na geçişi sağlayacak köprünün ise demir aksamdan yapıldığını ilk kez kamuoyuna duyurdu.. Projede yer alan Yavuz Özcan Parkı’nda ise ‘Sanat ve Çiçek’ temasının benimsendiği söylense de parkı da betona doyurulduğu gözleniyor. Akdeniz GERÇEK’in bu haberini yaygın basın gazeteleri, önceden de olduğu gibi kendilerine mal etmekten geri kalmadılar. Haberimizin sadece Antalya değil Türkiye kamuoyunda ses getirmesinden elbette mutluyuz.. Bu saten sonra geriye dönüş olmaz ama, doğanın, doğa harikası Kadınyarı’nın daha fazla tahrip edilmesini önleyecek önlemlerin alınmasını hep birlikte sağlayabiliriz. Antalya gündeminin diğer önemli konusu ise sürgünler.. Yerel seçimlerden hemen sonra AKP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi, ‘Bütünşehir’ statüsüne dayanarak çok sayıda memur ve işçiyi kent merkezine en uzak ilçelere ‘görevlendirme’ adı altında sürgüne gönderdi. Sevgili arkadaşımız Arif Çetin de sürgün edilen isimlerden birisiydi.. Kanser tedavisi gören Arif Çetin, bu eziyete daha fazla dayanamadı bizi öksüz bırakıp gitti.. Sürgünlere imza atan Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, alay edercesine, Arif’in ölümünden aylar sonra ‘O arkadaşla ilgili rapor bana iletildi, gereğini yaptım” diyor Meclis’te. Resmen insan hakları ihlali yapılıyor.,. Mahkeme kararları da yok sayılıyor.. Sürgüne gönderilenle arasında hamile kadınlar, yeni doğum yapan belediye çalışanları, hasta işçi ve memurlar var.. AKP ve Başkan Türel, bu acıya son vermeli.. Artık sürgünler bitmeli, Antalya gibi bir kente sürgün söylemi bile yakışmıyor..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.