Ülkede kirli bir savaş var.

Şehit haberleri almadığımız gün yok gibi.

Bu ülkenin yağız delikanlıları, bu kirli savaşın faturasını ödüyor.

Yuvalar yıkılıyor..

Kentler haritadan siliniyor.

Çocuklar öksüz kalıyor, anne-babalar, kardeşler, eşler, sevgililer canlarını toprağa veriyor..

İşte böyle bir ortamda Türkiye’nin gündemini yine değiştirdiler..

Ülkede neler olup bittiğini görmeyelim, duymayalım diye gündeme sığ bir düşünceyi dayattılar..

Gündemimiz, ne şehit haberleri, ne batmak üzere ekonomi, ne de başta İstanbul ve Antalya olmak üzere terör tehdidi..

Gündem ‘önüne yatmak’ son dönemde.

AKP’li İçişleri eski Bakanı Muammer Güler, hayırsever (!) işadamı Reza Zarab için söylemişti bu cümleyi..

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, türbanlı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu için söyleyince kızılca kıyamet koptu..

Yani  AKP’lilerin söylediklerine cevap vererek gündemin oluşmasında figüran görevini üstlenen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, bu kez ‘gündemin esas oğlanı’ oldu..

AKP’liler altın bulmuş gibi sarıldılar Kılıçdaroğlu’nun sözlerine..

Oysa Kılıçdaroğlu, AKP’nin kankası Ensar Vakfı’na ait yurtlarda çocuklara tecavüz edilmesine haberlerini sulandırıp, “bir kere böyle bir olay olmuşsa vakfı suçlamak doğru değil türünden açıklamalar yaparak, büyük bir gafa imza atmıştı..

Yani türbanlı Bakan ‘bir kereden bir şey olmaz’ demeye getirmişti..

Gündemin merkezindeki isim Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, tecavüzle ilgili gaflarını Antalya’da da sürdürdü..

Belek’te düzenlenen engeliler bocce turnuvasının açılışını yapan türbanlı bakan, gazetecilerin önüne yatmak tartışmaları ile ilgili sorusuna şu skandal yanıtı veriyor :

“Tecavüz haberlerini görmezden gelin”

Bakan Hanım’a göre medyada cinsel istismar ve saldırı haberlerinin sık verilmesi çocukları ve aileleri

rencide ediyor..

Tecavüz değil de haber yapılmasından rencide oluyorlar öyle mi ?

Türbanlı bakan şunu demek istiyor :

“Ellemeyin tecavüzcülere”

Madem ki söz medyadan açıldı, öyle devam edelim.

Akdeniz Manşet’in Yazı İşleri Müdür sevgili kardeşim Şifa Çiçek, Bambus Plajı ile ilgili yazımızı övmüş, sonunda da haberi ilk kendileri yaptığı için kibar bir üslupla görmezden geldiğimi vurgulamaya çalışmış..

Haklılar Şifa Çiçek, gazetesi ve haberi yapan Şükrü Ağırman kardeşimin hakkını teslim ediyorum..

Sabah Akdeniz’de çok ilginç bir haber yayımlandı hafta sonunda..

Haberde Antalya merkezli sürdürülen FETÖ/PDY operasyonunda arananlar arasında olduğu belirtilen Antalya Ticaret ve Sanayi Odası(ATSO)Meclis Başkanı İzzet Bayar’ın operasyondan bir gün önce yurt dışına kaçtığı iddiasına yer verildi.

Dün İzzet Bayar’a telefonundan ulaşmaya çalıştım.

Söylentilerin doğru olup olmadığını kendisinden öğrenmek istedim..

Ancak telefonuma dönüş olmadı.

İzzet Bayar’ın ABD’ye gittiği iddia edilirken,  FETÖ’nün beyin takımından olduğu ön sürülen Bayar’ın kayınpederi Nevzat Ayvacı’nın da 19 Kasım 2015’te yurt dışına çıktığını ve yakalanmamsı için hakkında kırmızı bülten çıkarıldığı da Sabah Akdeniz’in haberinde yer alıyor..

Haberdeki bir başka çarpıcı iddia ise..

‘Antalya İmamı’ olarak bilinen Avukat Hasan Tahsin Şen ile birlikte Mark Antalya’nın sahiplerinden Hilmi Ünal’ın da arananlar arasında bulunduğu ve ABD’ye kaçtığı yönünde..

‘Paralel yapı’ olarak da bilinen FETÖ)PDY operasyonunda Antalya’da akşam sabah yeni isimlerin de gözaltına alınacağı öne sürülüyor.