Artvinliler, bir haftadır destansı bir direniş sürdürüyor..

Maden ocağının doğayı katletmesine izin vermemek için Cerattepe’de protesto eylemine devam ediyorlar..

Doğayı korumakta öylesine kararlı duruş sergiliyorlar ki polis ve jandarmanın orantısız güç kullanması da, biler gazı da caydıramıyor Artvinlileri..

Artvin direnişine Antalya ile birlikte Türkiye’nin pek çok yerinden destek eylemleri ve açıklamaları geliyor..

İtiraf edeyim kıskanıyorum Artvinlileri..

Antalya’daki çevre katliamlarını aklıma getirince de utanıyorum..

Oysa ‘eylemler kenti ‘ diye bilinirdi Antalya..

Demek ki eylem sadece meydanda ve söylemlerde kalıyormuş..

Neden mi, bir yandan taş, mermer ve kum ocakları, diğer yandan HES’ler Antalya’nın doğasını yok ediyor geleceğini karartıyor, yaşam hakkını tehdit ediyor..

DHA’nın  dün Emre Baylan imzalı paylaştığı haber Antalya için uyarı anlamını taşıyor..

Antalya’nın burnunun dibinde Hisarçandır’ın Ekizce Yaylası’nda bölge halkının ve çevrecilerin direnişine, yargı kararına rağmen faaliyetini sürdüren mermer ocağının bir yılda çok değerli sedir ormanlarını yok ettiği fotoğraflarla anlatılıyordu haberde..

Olayın bir başak çarpıcı yönü ise orman katliamının yaşandığı Ekizce Yaylası’nın 59 gün sonra kapılarını açacak olan EXPO 2016 Antalya’nın sembol çiçeği şakayıkın doğal yaşam alanı olması..

Yani Artvin’deki gibi iktidar tarafından korunup kollanan firma sedir ormanı gibi şakayık yaşam alanını da yok ediyor, katliam olunca hızıyla sürüyor, Antalya’yı yönetenler ile Antalya’nın sahipleri seyirci olmaya devam ediyor..

Eller aya bir yaya..

EXPO 2016 Antalya ile dünyanın farkı ülkelerinin botanik zenginliklerini kuracakları ülke bahçelerini heyecanla beklerken, hatta katılsınlar diye ülkelere para yardımı bile yaparken, hem sembol çiçek şakayıkın, hem de sedir ağaçlarının yok edilmesine kayıtsız kalıyoruz..

AKP sözcüleri her fırsatta ‘ en çevrici biziz’ açıklamasını yapıyor..

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ise , ‘bir tek ağacın bile kesilmesine izin vermeyiz’  nutukları atıyor..

Antalya’daki yaşanan doğa katliamlarından elbette haberi var Bakan Eroğlu’nun..

Ancak AKP’nin Bakanı çevreyi değil de yandaşlarını koruyor her zaman..

Artvin direnişçileri büyük bir sürpriz olmazsa bugün hükümetle görüşecekler..

Çözüm bulunması uzak ihtimal..

Direnişçilerin gazını almaktan öteye gitmesi büyük sürpriz olacak bu görüşmenin.

Bakan Eroğlu, şifreyi önceden verdi..

Gelin ardam atmayacaklarını söylüyor Bakan Bey..

Ardından da incileri sıralıyor :

“Maden tamamen korumacı mantıkla inşa ediliyor. Ruhsat ve ÇED raporları alınmış mı diyoruz bakıyoruz önce.. Madenin çevreye zarar vereceği iddiası yalan..Geri adım atmayacağız”

Atarsanız şaşardık zaten..

Öncelikli göreviniz ‘milletin……. na koyan’ Cengiz İnşaat’ın sahibi Mehmet Cengiz’i korumak..

İsterseniz korumayın, savunmayın koltuk elden gider sonra..

O Mehmet Cengiz öylesine torpilli ki Maliye Bakanlığı trilyonlarca lira vergi borcunu bir kalemde sildi..

Artvin Cerattepe’de ağaç katliamı yapıldığı fotoğraflar ile kamuoyu ile paylaşıldı..

Ancak Bay Bakan tersini söylüyor..

Maden şirketinin kapalı galeri sistemiyle çalışacağını söylüyor ve halka bunu anlatacaklarını da ifade ediyor..

Ağaçların kesileceği endişesine karşı Bakan Eroğlu’nun savunması şöyle :

“2008’de genelgem var.. Maden ruhsatı alırken rehabilitasyon şartı getiriyoruz. Ağaç keserse dikecek”

Yani Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Artvin Cerattepe’de  AKP yandaşı Cengiz İnşaat’ı maden firmasının 50 bin 300 ağacı keseceği yönündeki iddiaları da kabul ediyor.

Sonuç olarak Antalya uyumayı bırakıp, Artvin’deki destansı direnişi de örnek alarak kaynaklarına sahip çıkmalı, yarınını rantçılara hediye etmemeli..

Yarın çok geç olmadan..

Gelecek kuşaklara karşı yüzümüz kızarmadan..