
İbrahim Akkaya
Helal olsun size..
Antalya’da kente sahip çıkan, hiçbir çıkar gözetmeksizin
kentin kazanımlarının gelecek kuşaklara aktarılması için özveride bulunan kişi
ve kurumlar var..
Bu kurumların başında da Antalya Ticaret Borsası(ATB)geliyor..
ATB, büyük bir
cesaret örneği göstererek, 2 bin 630 dönüm büyüklüğündeki Vakıf Zeytinliği’ni
25 yıllığına kiraladı.
Sırada bir kiralama değildi bu..
Zira kentin akciğeri konumundaki bu alana rantçılar göz dikmişti.
Amaç zeytinliğin
doğasının korunması, rantçılara kurban edilmemesi, betonlaşmasının önüne
geçilmesiydi.
Antalya Ticaret Borsası Vakıf Zeytinliği’ni kiraladığında başta buraya göz diken rantçılar ile alkışçıları, destekçileri olmak üzere bazı çevreler şaşı baktılar..
ATB’yi kendileri gibi sandılar..
Bir süre kamuoyunu oyalayıp, sonra da bir gece yarısı operasyonu ile talan edileceğini iddia ettiler..
Kiralamada başrolü oynayan Antalya Ticaret Borsası’na ve Başkanı Ali Çandır’a yıpratma amaçlı tavır ve davranış sergilediler.
Ali Çandır ve
arkadaşları kötü niyetlilere kolay kolay unutamayacakları bir ders verdiler..
Bu çok değerli alanı korumak ve geleceğe taşımak konusunda kararlı adımlar attılar..
Herkesin gözü zeytinlikteydi..
Zira 22 bin dönüm
olarak planlanan Vakıf Zeytinliği, betonlaşan Antalya’nın paylaşılması ile 2
bin 630 dönüme kadar düşmüştü..
Yorucu bir çalışmanın sonucunda alanda bulunan 20 bini zeytin 25 bin ağacı korudular, destansı bir rehabilite çalışması sonucunda 6 bin litre zeytinyağı üreterek, satışa sundular.
Antalya’nın akciğeri ‘Zeytinpark’ projesi ile kurtarıldı.
ATB Başkanı Ali Çandır, zeytinliği betonlaşma riskine karşı kiraladıklarını, bugün gelinen noktada alanın doğa sevgisi ve bilincini kazanması için çocukların ve halkın kullanıma açtıklarını söyledi.
Bu çok önemli..
Çünkü rantçıların çok uzun süredir hedefindeydi..
1980’i yıllarla beraber Vakıf Zeytinliği
için çok sayıda planlama gündeme getirildi.
Sermaye grupları burada dev bir sağlık merkezi kurmayı düşündüler..
Ardından dev beton bloklar ve betonlaşmanın olmaz olmazı AVM’ler gündeme geldi..
Büyüklü küçüklü şirketlerin Zeytinlik’le flörtleri zaman zaman kavgaya yol açtı..
Herkes kendince bir proje üretti..
Ankara’yı komşu kapısı yapanlar oldu..
Bakanlıklara kamp kuranları mı ararsınız, siyasi partilerin merkezlerine ‘hamili kar yakınımdır’ yazılarıyla şirinlik yapanları..
İktidara göz kırpıp, ilgili bakanlıkların bürokratlarına, hatta Bakanlara siyasi baskı yapmaya çalışanlara mı ?
Neredeyse Antalya’dan koparılıyordu bu alan..
İhalelere bile çıkıldı..
Bıçak sırtı bir durumda, Antalya kamuoyu ve yerel basının sahiplenmesi ile ihalelerden dönüldü..
Ya da dönülmek zorunda kalındı.
Bu nedenle Antalya Ticaret Borsası ile projenin gerçekleşmesinde katkı koyan tüm kurum ve kuruluşlar alkışı hak ediyor.
Hava kalitesinin giderek düştüğü, beton blokların egemen olduğu Antalya’da Dokuma Fabrikası alanı gibi Vakıf Zeytinliği’nin kollanması takdire değer çalışmaların başında yer alıyor..
Antalya Ticaret Borsası gibi bugüne değil de yarını, gelecek kuşakları ve bu kentin sahiplerini düşünen, onların çıkarlarını ne pahasına olursa olsun korumayı hedef edinen kişi ve kuruluşları desteklemek, omuz vermek, çalışmalarına katkı koymak, en azından takdir edip, kutlamak Antalyalı olarak hepimizin görevi..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.