Gizli zamla birlikte elektrik faturaları cep yapmaya başladı.

Defalarca gündeme getirdik ‘dağıtım bedeli’ kalemine yapılan yüzde 250 oranındaki zammı.

Bakınız vatandaş nasıl kandırıldı ?

2015 yılının son günlerinde ‘ 1 Ocak 2016’dan itibaren elektriğe yüzde 6.8 zam gelecek’ açıklaması ile kılıf hazırlandı.

Vatandaş, yüzde 6.8 zammın yükünü kaldırmaya ister istemez razı oldu.

Ancak dağıtım şirketlerinin yakınmalarına, kimi zaman da baskılarına dayanamayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, vatandaş 6.8 oranındaki zammın hesabını yaparken, ‘dağıtım bedeli’ olarak yapılan kesintiyi bir çırpıda yüzde 250 artırdı.

Bu artışla birlikte diyelim ki ortalama 70-80 lira elektrik parası ödeyen vatandaşın faturası birden anormal ölçülere kabardı, 250-300 liraya kadar yükselen faturalar oldu.

Yani çaktırmadan elektrik tarifesi değiştirildi.

Her zaman olduğu gibi elektrik dağıtım işini özelleştirme yöntemiyle alan ve AKP’den torpilli firmaların isteği yönünde yapıldı tarife değişimi..

Vatandaşlar elerini ve ceplerini yakan elektrik faturalarını çözmeye çalışıyor..

Bu hesabın içinden kimsenin çıkamayacağını söylüyor bu işin uzmanları..

O halde yapılacak şey belli, bu tarifenin iptali lazım..

Beklenen hamle Elektrik Mühendisleri Odası’ndan(EMO)geldi..

EMO, yeni elektrik tarifesi ile maliyet kalemlerinin gizlendiğini belirterek Danıştay’a gitti..

Danıştay’a yapılan başvuruda, 1 Ocak 2016 tarihinden geçerli olan tarifeye ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun(EPDK)kararının 6446 sayılı Elektrik Piyasası Yasası’nın şeffaflık ilkesi ve ikincil mevzuattaki düzenlemeler ile tüketicinin korunmasına ilişkin mevzuata aykırı olduğu belirtilerek, iptali ve yürütmenin durdurulması talep edildi.

Elektrik Mühendisleri Odası(EMO 27 Ocak günü açtığı davada yeni tarifede faaliyet bazlı ayrıştırmanın yok edilerek, maliyet içeriklerinin gizlenmesiyle tarifelerin kullanıcılar tarafından denetlenemez hale getirildiğini savundu..

EMO, meslek sorumluluğu ile itiraz ettiği ve iptali için Danıştay’a dava açtığı ve iptalini istediği yeni elektrik tarifesi ile ilgili kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla şu açıklamada, daha önce 1 kilovat saatlik enerji için ‘kayıp-kaçak bedeli’, ‘dağıtım bedeli’, ‘perakende satış hizmet bedeli’, ‘iletim bedeli’ ve ‘perakende tek zamanlı enerji bedeli’nin kaç kuruş olduğunun ayı ayrı belirtildiğini, ‘sayaç okuma bedeli’nin de maktu bir bedel olarak tanımlandığını vurguladı.

EMO tarafından  yeni tarife ile tüm tarife bileşenlerinin ‘enerji bedeli’, ve ‘dağıtım bedeli’ ne indirgendiği belirtilen Danıştay’a başvurulan dilekçede şu görüşlere yer veriliyor :

“ Dava konusu tarife tablosu 6446 sayılı yasa, bu yasaya göre oluşturulmuş ikincil mevzuat ile tüketicinin korunması hakkında mevzuata aykırı bir şekilde, elektrik tüketim bedellerini oluşturan her bir bedelin tarife içerisindeki ağırlığını ve miktarını içermemesi nedeniyle hukuka aykırılık taşımaktadır.  Tarife yapısının belirsizliği faturalara da aynı şekilde yansımakta, elektrik abonelerince ödeme bilgileri denetlememektedir. Her ay düzenlenen tek tek faturaların bir kamu otoritesi tarafından denetlenmesi olanağı da bulunmadığından, keyfi bir uygulamaya neden olmuş ve elektrik kullanıcıları açısından belirsiz bir süreç doğmuştur”

EMO’nun Danıştay’a açığı davanın dilekçesindeki çarpıcı ifadeler yer alıyor :

“Davalı EPDK, bizzat kendi kararlarıyla tarifelerin kullanıcıların ve kamuoyunun anlayamayacağı, içeriği hakkında bilgi sahibi olamayacağı şekilde bir tarife onaylamış olmakla birlikte, şeffaflık ilkesini ihlal etmektedir”

Dava dilekçesinde ayrıca maktu olarak alınması gereken sayaç okuma bedelinin de tüketime orantılı hale getirildiği vurgulanarak, şöyle deniyor :

“ Her bir abone için aynı nitelikli hizmeti içeren sayaç okuma bedelinin nispi olarak belirlenmesi de ayrıca hukuka aykırılık taşımaktadır”

Pekala sonuç ne olur ?

EMO, Danıştay’a açtığı davayı büyük bir olasılıkla kazanır, yani vatandaş lehine bir karar çıkar yüce mahkemeden.

Danıştay kararı uygulanır mı ?

Uygulanırsa nasıl yorumlanır onu şimdiden kestirmek güç.

Ancak AKP, asla  CLK Akdeniz gibi torpilli şirketleri üzmez, bir yolunu bulup,onların kazançlarını katlamalarını sağlayacak önlemleri alır..