Ülkemiz ve kentimiz Antalya, bir değerini daha ebediyete uğurladı.

                   Yaşamının son yıllarını Antalya’ da geçirmeyi yeğleyen büyük sanatçının eksikliği zaman içerisinde hissedilecektir.

                   Gerçek sanatçıların sahip olduğu insan, çevre ve ülke sevdasını her fırsatta yaşayan ve dile getiren Otyam’ ın Antalya’ yı çok sevdiğini ve ömrünün son günlerini Antalya’ da geçirmek istediğini ancak Antalya çevresine ve doğal hayatına yönelik olumsuz karar ve uygulamaları nedeni ile Antalya’ yı terk etmeyi dahi düşündüğünü bir konuşmamızda şahsıma ifade etmişti.

                   Konyaaltı Caddesi’nde oturan merhum sanatçı evinin önünde yani Atatürk Parkı’nda yapılan düzenleme esnasında yıkılan, parçalanan ve yok edilen falezler, kesilen ağaçlar, kapatılan doğal mağara ve bu nedenle yaşamları tehlikeye giren yarasalar ve baykuşlar için duyduğu üzüntüyü, çevreyi yok eden imar mevzuatına aykırı bu faaliyetleri görmemek için bu kararı aldığını;

                   Ancak şahsımın bu alana ve Antalya’nın çevre değerlerinin yok edilmesine karşı yasal mücadelesini gördükten sonra kararını ertelediğini söyleyen sayın Fikret Otyam’ın bu kente verdiği değeri ve sevgiyi sonuna kadar hissettim.

                  İnanıyorum ki Fikret Otyam’ın ülkeyi yöneten AKP zihniyetinin çevreye, hukuka ve sanata verdiği zarar ve kötülükten dolayı gözü arkada kalmıştır.

                   Fikret Otyam gibilerinin kaybının etkileri ileride acı şekilde görülecektir. Bugün dahi yaşanan sıkıntılar değerli sanatçı ile aynı hassasiyetleri paylaşan değerlerimizi kaybetmemizden kaynaklanmaktadır.

                   Şu an için söyleyebileceğim;

                   Sayın Otyam huzur içinde uyumanızı dilerim…

                   Başta şahsım olmak üzere pek çok seveniniz sahip olduğunuz ve korumaya çalıştığınız değerlerin takipçisi olacağız ve sizin fikir ve değerlerinizi yaşatacağız.

                   Saygılarımla…