
İbrahim Akkaya
Çamur at izi kalsın !
Referanduma
40 gün kaldı, söylemler sertleşti..
Anayasa değişikliğinin ortakları AKP’nin sözcüleri ve MHP Genel Başkanı
Devlet Bahçeli, 16 Nisan referandumunda ‘hayır’ oyu vereceklere ‘vatan haini, terörist” suçlamaları
yapmışlar, FETÖ ve Kandil’le
birlikte hareket ettiklerini iddia etmişlerdi etmişlerdi.
Referandumun propaganda
kampanyasında en fazla gürültü koparacak açıklamalardan birisini de Dışişleri Bakanı ve AKP Antalya
Milletvekilleri Mevlüt Çavuşoğlu yaptı.
Çavuşoğlu, Finike’deki
konuşmasında, CHP’lileri çileden çıkaran, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve
Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak’ın “Çavuşoğlu
iftiralarını ispat edemiyorsa, istifa etmeli” çıkışını yaptığı şu cümleleri
kurmuştu:
“CHP içinde ön seçimle gelmiş PKK’yı destekleyen milletvekilleri
var, DHKP’C’li milletvekilleri var. PKK, FETÖ, DHKP-C ve DEAŞ niye hayır diyor,
çünkü bu sistem istikrarı getirecek, Türkiye bugünkü Türkiye’den daha büyük
olacak, Büyürse güçlenirse bölemeyecek, darbe yapamayacaklar”
İspat etmek, edemiyorsa gereğini
yapmak Çavuşoğlu’na düşüyor.,.
Çok ciddi suçlamalar bunlar..
CHP’li Budak’ın da söylediği gibi
ispat edilmesi gereken sözler bunlar..
Ön seçimle gelen ve halkın
oylarıyla seçilen milletvekillerini terör örgütleriyle, bölücülerle,
darbecilerle aynı kefeye koymak bu sıkıntılı süreçte olmayan huzurun iyice
bozulmasına yol açar ki, bundan hepimiz büyük oranda zarar görürüz.
Çavuşoğlu’nun bu söylemleri CHP
ile birlikte referandumda ‘hayır’
oyu verecek olan vatandaşları da terör örgütleri ve darbecilerin destekçisi
anlamına gelir.
Bir Bakan’ın hem de Antalyalı bir Bakan’ın
kendi seçim bölgesindeki bu açıklamalarının kamuoyundaki yankısı giderek farklı
bir boyut kazanabilir.
Çavuşoğlu’nun açıklamalarına
CHP’nin tepkisi elbette sert oldu..
CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, Çavuşoğlu’na zehir zemberek sözlerle cevap verdi, iddialarını
ispatlamasını, ispat edemezse istifa etmesi gerektiğini söyledi.
Şöyle diyor Budak :
“Çavuşoğlu’nun akla ziyan açıklamaları, büyük
bir aymazlık ve haddini bilmezliktir”
Budak,
‘ucube rejim değişikliği’ olarak
yorumladığı Anayasa değişikliğini Cumhurbaşkanı, başbakan ve iktidar sözcülerinin
savunmakta zorlandığını, bu nedenle
yurttaşları teröristlerle bir tutmaya kalktıklarını belirtiyor.
Budak,
şöyle devam ediyor :
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kaderini bir kişinin
keyfine bırakılmasına haklı olarak itiraz eden ve ‘Hayır’ diyen yurttaşları,
eli kanlı canilerle, teröristlerle bir tutmak büyük bir korku ve acziyetin
ifadesidir. Bu ahlak ve hukuk dışı ithamları gündeme getirenler kervanına
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da katılması şaşırtıcı olmamakla
birlikte; ülkenin saygınlığını korumakla sorumlu makamda oturan bir kişinin,
çamur at izi kalsın yaklaşımından medet umması,
Türk diplomasisinin düşürüldüğü nokta açısından ibretliktir”
AKP
ve işbirlikçisi MHP, olayı öyle bir noktaya getirdi ki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, ‘evet’ çi ve ’hayır’cı olarak iki kampa bölündü.
Ülkenin
bölünmez bütünlüğünü, birlik ve
dayanışma duygularını korumak ve geliştirmekle yükümlü olan iktidar ve
destekçisi MHP Genel Merkezi, halkı bölmek, ülkeyi parçalamak, kardeşi kardeşe
düşman etmek gibi son derece tehlikeli ve vahim bir kampanyanın uygulayıcısı
oldular..
Türkiye,
hiç bir dönemde, hatta darbe dönemlerinde bile bu sıkıntıları yaşamadı,
böylesine ürkütücü, endişe ve kaygı verici bir süreç yaşamadı
AKP sözcüleri ile MHP Genel Merkezi’nin
sorumsuz söylemleri içte korku ve kaygı yarattığı gibi, iç ve dış şer
odaklarını sevindirdi..
16
Nisan’da sandıktan ‘hayır’ oyu çıkarsa, ki öyle görünüyor, Türkiye’yi nelerin
beklediğini kestirmek, bırakın kestirmeyi tahmin etmek bile iç acıtıyor.
Dileriz
Çavuşoğlu özür diler, hiç olmazsa Antalya’da huzur ve güven ortamı bozulmaz..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.