Turizmin amiral gemisi denilen Antalya’yı ve turizm kentlerini bekleyen en büyük sorunu nakıyorum da kimse konuşmak istemiyor. Sadece birkaç esnaf feryat ediyor, bir esnaf boykot amaçlı kendisini yakıyor ama büyük bir kesimde sessizlik hakim…

Evet, alkol konusunda getirilen yasaklardan bahsediyorum. Sanki alkolik bir milletiz de sağlık ve diğer nedenlerle tedbir almak, sınırlama getirmek gerekiyordu…

Hayır, böyle bir şey yok. Peki ne? Amaç tek tip topluma doğru emin adımlarla ilerlemek…

Bu adımlar dünyadaki imajımızı olumsuz etkiliyor ve etkileyecek…

Turizmde büyük sıkıntı yaşayacağız…

Yalnızca turizm değil, sağlık açısından da büyük riskler kapıda. Merdivenaltı üretim ve tüketim artacak…

Hatırlayın…

2009 Yılı Mart ayında Almanya'dan tatil için geldikleri Kemer’de aldıkları alkol sonrası komaya giren 7 Alman öğrenciden 3'ünün ölümü, 4'ünün zehirlenmesiyle ilgili süreci…

Hala dava sürüyor ve dünya bunu konuşuyor…

Ama sektör bu konuları, yeni düzenlemeleri konuşmuyor…

Herkesin dile doladığı ‘Gezi Olayları’nın turizmi olumsuz etkilediği balonu patladı ama hala bunun üzerinden politika yapılıyor. Öte yandan kapıdaki büyük tehlike görmezden geliniyor…

Yanılmayı diliyorum…

Hem ülke imajını, hem ekonomisini, hem insan sağlığını, hem de esnafı riske atan bu düzenleme için bu kadar sessiz kalmak acaba kabullenmekten mi yoksa korkudan mı?

Öyle ya konuşan yanıyor…

Esnaf bile gazeteye demeç vermekten çekiniyor…

Oda başkanları ve sektör temsilcileri düşündüklerini söylemekten kaçınıyor ya da söyleyeceklerini tarta tarta zar zor dolandırarak söylüyor…

Ben rahat rahat söylüyorum ve uyarıyorum bu konu her açıdan risk taşıyor ve şimdiden bunu masaya yatırmakta fayda var…

Sonra çok geç kalınır…

Yarın bir başka talihsizlik yaşamayalım…

Gelin konuşun, tartışın, korkmayın…