Kimileri dünyanın kendi etraflarında döndüğünü sanıyor..

Bunlardan birisi de ‘Akil İnsanlar Akdeniz Heyeti’nin üyelerinden Kadir İnanır..

Kadir Bey, Antalya’da esip gürlemiş..

One Minute’yi çağrıştıran bir çıkış yaparak, “Bunda sonra Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne gelmem’ buyurmuş..

Antalya’ya gelmeme bahanesi de ilginç arkadaşın..

Diyor ki, “ Biz Antalya’ya geliyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın kalkıp İstanbul’a gidiyor”

Bakar mısınız cürete.  

Arkadaş sen kimsin ?

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı İstanbul’a ya da herhangi bir yere gitmek için senden izin mi alacak ?

Kadir İnanır’ın Akaydın Hoca’ya bozuk atmasının başka nedeni de var..

Akaydın’ın şu sözlerine kafayı takmış Kadirizm :

“ Akil adamlar içinde düzgün insanlar var. Ama orada yer alarak karizmayı çizdirdiler”

Demek ki Kadir Bey kendisini karizmayı çizdirenler sınıfına sokuyor.

Değilse neden alınsın ?

Şunu öncelikle vurgulamak gerekir :

Antalya Kadir İnanır’a hak etmediği kadar değer verdi..

‘Yetmez ama evet’çiler arasında olmasına rağmen.

Yani referandumda AKP’nin gemisine su taşımasına rağmen CHP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi onu Antalya Portakal Film Festivali Jüri Başkanı yaptı.

Kendisini son Antalya ziyaretinde de söylediği gibi ‘sosyal demokrat’ olarak lanse etmeye çalışsa da iktidar partisinin sözcülüğüne soyunan sanatçılar kervanına katıldı son aylarda..

Sonra da kalkıp akillere “ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın papağanı’ diyenlere tepki gösteriyor.

Aba altından sopa göstermeyi de ihmal etmiyor.

Diyor ki :

 “Birileri çıkıp kürsüden sallıyor, ‘Sen Recep Tayyip Erdoğan’ın papağanısın’ diyebiliyor. Bunların hepsine cevap vereceğiz. Ve hepsiyle yargıda hesaplaşacağız. İnsanları karalamak öyle kolay değil. Biz barış için uğraşıyoruz. Bu süreçte çok ağır cezaların ortaya çıkacağına inanıyorum. Avukatım bile, ‘Hayatınız boyunca çalışmanıza gerek yok’ diyor.

Çözüm sürecine katkı yapsınlar diye Başbakan Erdoğan tarafından atanan 63 akil adam arasında yer alıyor Kadir İnanır..

Ancak, Antalya’da kaldıkları süre içerisinde çözüme nasıl katkı yapacaklarını kimse çözemedi..

Ne için akil diye atandıklarını onların da bilmediği Antalya toplantılarında bir kez daha ortaya çıktı..

Çünkü halktan korktular..

Sivil toplum örgütlerinden korktular..

Önceden alınan sipariş yöntemiyle alınan randevulara katıldılar.

Amaçları Antalya’nın kimilerine göre barış, kimilerine göre çözüm olan süreç konusunda ne düşündüğü değildi.

Çünkü Antalya’nın düşüncelerini anlatacak kimi ve kurumlardan uzak durdular..

Antalya’nın aklı başında kişi ve kurumları da akillere zaten sıcak bakmıyordu..

Böylece dostlar alış verişte görsün türünden toplantılarla akiller görevlerini yapmış gibi oldular.

Antalya’daki toplantılarda komik işler de olmadı değil..

Örnek mi ?

Akil İnsanlar Akdeniz Bölgesi Heyeti Antalya’da Hakkarililer Derneği’ni ziyaret etti, onlarla yemeli içmeli bir toplantı yaparak çözüm sürecini anlattı.

Arkadaşlar güldürmeyin bizi sürecinizi neden gidip Hakkari’de anlatmıyorsunuz ? 

Sizi Başbakan böyle laf olsun torba dolsun türünden toplantılar yapsın, akillerden Yılmaz Erdoğan’ın babası Nazım Erdoğan’la sohbet edip, annesinin ünlü dolmalarını atıştırasınız diye mi akil yaptı ?

Komiksiniz arkadaşlar..

Hem de çok komik..