Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi, Kasım ayı toplantısında bir tartışmalı karara daha imza atarak yapımı yılan hikayesine dönen Batı Çevre Yolu’nda bin 600 dönüm araziyi imara açmıştı.

Hem de 0.80 emsalle..

Çok yüksek bir rant yaratılmak istendi bölgede..

Amaç da belliydi, Büyükşehir Belediyesi’nin Boğaçayı’nda yapmayı planladığı Marina’ya gelecek olan paralı gezginlerin gereksinimlerini karşılayacak başta AVM ve diğer ticari alanlar olmak üzere üniteler oluşturmak.

‘Boğaçayı’nda marina olur mu olmaz mı’ tartışmasının alevlendiği günlerde Antalya’da tsunamiye olumsuz hava koşulların yaşanması, Konyaaltı ve Boğaçayı bölgesinde hayatın adeta felç olması, bu projeyle ilgili kaygıları destekler nitelikteydi..

Merkezi yönetimin Antalya’ya bakış açısı belli..

Başka bölgelere yatırım yağdırılırken, 33 bin kişilik stadyum başta olmak üzere Antalya’ya Antalya’nın kaynaklarını kullanarak hizmet getirme düşüncesinden bir türlü vazgeçmiyor Ankara.

Müthiş bir rantın yaratıldığı Batı Çevre Yolu için de durum farklı değil..

Yolun sadece bin 800 metrelik bir bölümünde sorun var ve yılladır çözülemedi bir türlü..

Oysa yüzde 40 emsalle yapılan bakanlığın da benzerini yaptığı proje ile sıkıntılı bölgede 2 katlı villa türü yapılaşma öngörülmüş, CHP’li Bekir Kumbul döneminde yapılan proje ile de 2,5 metre dolgu yapılarak yapıların taşkından korunması düşünülmüştü..

Belediyeler bir türlü uzlaşamadı..

Oysa çözüm kolaydı..

Kamulaştırma ile tüm sıkıntılar pekala aşılabilirdi..

Çok büyük para da değildi kamulaştırma bedeli..

Sadece 12 milyon liraydı..

Devlet için bu para devede kulak gibiydi.

Ama rant beklentisi, bölge halkının sandığı işaret ederek yaptığı baskı kamulaştırmayı da, Antalya’yı yormayacak olan yapılaşmayı da yok saydı.

Elbette imara açılan bin 600 dönümlük bölgede arazi kapatanların siyasal ve ekonomik gücü de etkili oldu..

Bundan sonraki ne olacak ?

Söz konusu alanın taşkın bölgesi olduğunu kimse unutmasın..

Karayolları işini bilen bir kurum.

Yolunu sağlama almak için dolgu yaparak, 6 metre yükseğe yapacak yolu..

Yıllardır arazilerinin imara açılması umuduyla yanıp tutuşanlar için kötü senaryo da burada başlıyor..

6 metre yüksekte olan yolun altında yapılacak binalar sel tehdidi yaşayacak..

Birinci, hatta ikinci katlar Antalya’nın ‘kadı kaçıran yağmurları’ndan’ nasibini alacak..

Yıkılacak, zarar görecek, belki de kullanılamayacak hale gelecek..

Hem riskli hem de pahalı bir inşaat söz konusu..

O nedenle kazım temeller üzerine kurulması gereken binalar için yüklenici firma bulmak da biraz olacak..

Çünkü müteahhitler yüksek maliyetten kaçar, kaçmasa bile bölgede arazisi bulunan vatandaşlara beklentilerin çok altında bina payı teklif eder.

Haydi bunları da geçtik, Antalya’da konut sıkıntısı yok, olmadığı gibi konut fazlası var..

Konutlar satılamıyor, kiracı bulanamıyor, eskiden kiralarken ya da satarken nazlanan ev sahipleri şimdi kiracı ya da alıcıyı mumla arar oldu.

Yani buradaki binaların çoğu boş kalacak, vatandaşın Batı Çevre Yolu’ndan rant beklentisi de başka bahara kalacak.

En kötü senaryo ise tıpkı Boğaçayı’nda olduğu gibi Antalya’nın yaşadığı doğal afetin can ve mal kaybına yol açması..

Son olarak Batı Çevre Yolu içi yapılan imar planı değişikliğine aralarında meslek odalarının da bulunduğu bazı vatandaşların dava açmak için hazırlıklarını hızlandırmış olmaları..