Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Antalya’nın Anayasası’ olarak kabul edilen 25 bir ölçekli Nazım İmar Planı’nı hazırladığını ve ilk kez Kent Konseyi’nde masaya yatırıldığını dün yazmış ve planın en önemli bölümünü ise Kırcami planlamasının oluşturduğunu vurgulamıştık.

Kırcami planlaması gerçekten çok önemli..

Antalya’nın yıllanmış sorunlarının başında geliyor.

Yerel ve genel seçimlerin en önemli oy malzemesi yapıldı yıllarca..

Kepez bölgesine tapu sözünün de siyasi malzeme yapıldığını da unutmamak gerekli..

Dün ’Kırcami hemen şimdi’ diye başlamıştık yazıya..

Böylece çeyrek yüzyıla yaklaşan imar beklentisine ivedilikle yanıt verilmesi gerektiğini anlatmaya çalıştık.

Kırcami konunda çok şey yazdık ve söyledik..

Kimi zaman övgü aldık, kimi zaman kimi dostlarımız sitem ettiler.

Meslek odalarının sahip ve yöneticileri kendilerini hedef gösterdiğimizi iddia ettiler.

Şurası bir gerçek ki Kırcami için yapılacak planların bölge halkı tarafından kabul edilip, benimsenmesi artık güç.

Çünkü orada oturan vatandaşların önemli bir bölümü yılların deneyimi ile birer planlama uzmanı olup çıktı.

Bu nedenle de Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı ve 120 bin ila 190 bin nüfusun öngörüldüğü Kırcami planıyla getirilen  ‘imar hakkı transferi’ transferi modeline bölge halkının nasıl yaklaşacağı merak konusu..

İmar hakkı transferinin kentsel dönüşüm projeleri ile önerildiği, ancak AKP’nin TOKİ aracılığıyla gerçekleştirdiği kentsel dönüşüm projelerinde bu modelin ciddi anlamda uygulanmadığı ifade ediliyor.

AKP denince, kentsel dönüşüm denince akla rant ve AVM geliyor..

Çünkü TOKİ’nin kentsel dönüşüm adı altında yaptığı lüks konutların ortasına hemen kocaman bir AVM konuyor..

Dün Kırcami ile ilgili gelişmeleri yazınca orada arazisi bulunan ve 20 yılı aşkındır ziraat yapamadığı gibi arazisine bir çivi de çakamayan bir arkadaşım aradı ve’ Bizim planda AVM var mı ? Kırcami’ye AVM’ler düşünülüyor mu ? ‘

Bu soruya yanıt vermek şimdilik güç.

Çünkü Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Planlama Danışmanı Remzi Sönmez ile Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Burak Öztürk dışında nazım plan konusuna şu aşamada kimse yeterli bilgiye sahip değil.

‘AVM üstü rezidans’ AKP’nin kentsel dönüşüm anlayışının en net ifadesi..

Kırcami için konuşmak belki erken ama Andızlı Mezarlığı karşısındaki eski Tekel Deposu ile Konuksever Mahallesi’nde planlaması büyük gürültü koparan alanda, elbette 33 bin kişilik stadyum ile Antalya’nın gazının alınmaya çalışıldığı 100.Yıl Spor Kompleksi’nde ve Antalya Adliye Sarayı yanında Makine Mühendisleri Odası tarafından Araç Muayene İstasyonu olarak kullanılan ve bir süre önce Özelleştirme İdaresi tarafından ihale yoluyla satılan kamu hizmet alanında AVM üstü rezidans modelinin uygulanacağını sağır sultan bile biliyor.

Söz AVM’den açılmışken, bazı rakamları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Esnaf ve sanatkarların çatı kuruluşu olan Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu(TESK)’in verilerine göre, 2005 yılı başından 31 Mayıs 2013 tarihine kadar olan dönemde tam 1 milyon 145 bin 641 esnaf ve sanatkar AVM’ler yüzünden mesleği bırakarak, sicil kaydını sildirmiş.

Yani faaliyete geçen her 4 esnaftan 3’ü iflas bayrağını çekmiş.

AVM’ler yüzünden mesleği bırakanların başında bakkal, bayi ve büfeler geliyor.

Esnafın top atmasındaki yegane neden büyük sermaye gruplarının perakendecilik sektörüne girerek bu işi büyük ölçekli zincirlerle yapmaları..

Aralarında Antalya’nın da bulunduğu büyük kentlerde AVM sayısı 300’ü geçmiş durumda.

Yenilerinin de mantar gibi çoğaldığını şahidiz bir de ‘jet AVM’ ler çıktı ki, bakkal amcalar tamamen bitti, küçük marketler ise tek ek topu atmaya başladı.

Rakamlar gerçekten çok ürkütücü..

TESK’in verilerine göre esnafın borcu 2005’ten bu yana tam 25 kat artmış..

Borçlu esnaf sayısı da 4 kat çoğalmış.

Bu borç sarmalı ile ticaretin ve esnaf     lığın sürdürülebilmesi ortak olanaksız hale geldi..

Yeni AVM’yer açılınca neler olacağını varın siz tahmin edin.