
İbrahim Akkaya
Antalya’ya kıymayın efendiler !
Ülkeyi iç savaşa sürükleme gayretinde olduğu bilinen yerli ve yabancı işbirlikçilerin sırtlarını sıvazladığı hainler, İstanbul ve Ankara ile birlikte Doğu’da bazı il, ilçe ve köyleri yakıp yıktılar.
20 yıl sonra Doğu yerleşim birimlerinde sıkıyönetim ilan edildi.
Şiddetten beslenen gurupların saldırılarında resmi rakamlara göre 24 vatandaşımız hayatını kaybederken, çok sayıda yaralı var.
Bu sayının daha da fazla olduğu çeşitli haber kanallarından duyuruluyor.
Bölücü örgütün sözcüleri ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki uzantıları, Kobani’yi bahane edip, çözüm sürecinin biteceğini öne sürerek, gözdağı vermekten de geri kalmıyorlar.
24 vatandaşımızın ölümü, binlerce vatandaşımızın yaralanmasına, çok sayıda işyerinin tahrip edilip, yağmalanması neden olan olayların bölücü örgüt sempatizanları ile Türkiye’ye şeriat rejimini getirmekte kararlı olduklarını her fırsatta söyleyen Hizbullahçıların işi olduğunu yadsınamaz bir gerçek..
Türkiye’yi bölmek istiyorlar..
Kardeşi kardeşe kırdırmak istiyorlar.
Demokratik düzeni yıkarak çok özlemi çektiklerini kirli bir rejimi bu ülkeye hakim kılmak istiyorlar.
Herkes üzgün, herkes tedirgin..
Devlet otoritesi ise ciddi biçimde zedelenmiş durumda.
AKP iktidarı ‘çözüm süreci’ olarak adlandırdığı, aslında bölünmeyi amaçlayan süreci ne pahasına olursa olsun gerçekleştirmek isterken, ülkeyi uçuruma sürüklediğinin bir türlü farkına varamıyor, ya da varmak istemiyor.
Olayların en üzücü ve düşündürücü olan yönlerinden birisi de Atatürk heykelleri ve Şanlı Türk Bayrağı’nın yakılıp, yıkılması.
Çağ değiştiren ender liderlerden olan Atatürk’e olan düşmanlıklarını her fırsatta gösteren hainler,Antalya’da da Atatürk heykellerine saldırdılar, tahrip ettiler..
Rengini şehit kanlarından olan Türk Bayrağı da hainlerin hedefi oldu.
Kepez’in Güneş, Düden ve Habipler mahallerinin kesişme noktası olan Toptancı Hal Caddesi’nde buluşan eylemciler, hem de Kepez Polis Merkezi’ne 500 metre mesafede yanlarında getirdikleri Türk Bayrağı’nı yaktılar.
Nereden yüz buldukları herkesçe bilinen hainler onurumuz, gururumuz olan Türk Bayrağı’nı yakmakla kalmadılar, Kepez Polis Merkezi’ni işgal etmeye yeltendiler.
AKP hükümetinin ödün üstüne ödün verdiği bölücü örgüt sempatizanları meydan okurcasına Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Heykeli ve Türk Bayrağı altında oturma eylemi yaparak, İmralı canisine Antalya’dan mesaj vermeye çalıştılar.
Olayların ‘Kobani’ye destek’ gerekçesiyle Antalya’ya taşınması, özellikle güvenlik güçlerine taşlı ve sopalı saldırılar ile ortamın gerilmeye çalışılması endişe verici bir durum.
Çünkü Antalya Türkiye’nin vizyon kenti..
Türkiye’nin haritadaki yerini gösteremeyenler, Antalya’yı biliyor.
Hainler, eylemlerini Antalya’ya taşıyarak seslerini şiddet yoluyla da olsa dünyaya duyurmaya, böylece reklamlarını yapmaya, taraftarlarına mesaj vermeye çabalıyorlar.
Eylemciler kendilerine bozkurt işareti yapan Antalyalı genci linç etmeye kalkışacak cüreti de kendilerinde buluyorlar ne yazık ki.
Bu noktada Antalyalıların çok dikkatli olması, soğukkanlı davranmaya özen göstermeli.
Antalya, Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi dünyanın her yerinden de göç alan bir kent konumunda.
Bu da hassas bir yapısı olduğunu gösteriyor.
Ufak bir kıvılcım Antalya’yı yangın yerine çevirebilir..
Tahriklere asla kapılmayalım..
İl yönetiminin ve güvenlik güçlerinin de Antalya hassasiyetini gözardı etmemesi gerekli..
Terör konusunda deneyim sahibi olan Antalya Emniyet Müdürü Cemil Tonbul’un omuzlarında ağır yük olmasına rağmen kimsenin burnu kanamadan huzurun devamını sağlayacağına da inancımızın tam olduğunu vurgulamak istiyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.