Antalya Ticaret Borsası(ATB)Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, çok önemli bir konuya parmak basmış..

Ali Çandır, Antalya’da faaliyet gösteren ve büyük bölümü turizm sektöründe bulunan çok sayıda firmanın vergilerini İstanbul’da ödediklerini vurgulayarak, “Yükü çeken Antalya turizm, finans ve bir çok sektörün gelirlerinden yararlanamıyor. Antalya hak ettiğini alamıyor” diyor..

Antalya’ya yapılan en önemli haksızlık bu durum..

Çünkü Antalya’nın kaynaklarını kullanıyorlar, havasını, suyunu, denizini kirletiyorlar, belediyeleri çöpçüsü gibi görüyorlar, vergilerini Antalya’da ödemiyor, İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlere götürüyorlar.

Antalya, bu konuda bir türlü sözünü geçiremedi..

Demek ki Antalya’nın lobi sıkıntısı var.

Büyük firmaların vergilerini Antalya’da ödemesi gerektiğini söyleyen çok, işin takibini ciddi biçimde yapan, Antalya’nın hakkını koruyan yok..

Bir yasal düzenleme yapılması gerektiği biliniyor.

Biliniyor da kimse turizmcilerle, finans sektörü ile, diğer büyük yatırımcılarla papaz olmak istemiyor.

EXPO 2016 Antalya Yasası bir çırpıda çıkıyor da nedense turizmcilerin ve diğer firmaların vergilerini Antalya’da ödemelerini sağlayacak bir yasa tasarısı düşünülmüyor bile..

Burada Antalya’yı yönetenler kadar, Antalya milletvekillerine de görev düşüyor.

Herkes Antalya’yı çok sevdiğini söylüyor..

Antalya sevdalısı olduğunu iddia ediyor.

Antalya’nın öneminden söz ediyor, Antalya’nın sorunlarıyla yakından ilgilendiğini iddia ediyor da, bu konuya el atmaktan çekiniyor..

Sadece turizm ve finans sektöründe değil, pek çok alanda durum farksız..

Bakınız Antalya’da doğayı katleden maden arama firmalarına onların merkezleri de Antalya’da değil.

Hatta yurt dışında merkezleri olan firmalar Antalya’da faaliyet gösteriyor, Antalya’nın kaynaklarını tepe tepe kullanıyor, iş vergiye gelince yan çiziyorlar..

Gerçek şu ki dışarıdan bakınca herkesin hayranlık duyduğu Antalya hala tipik bir Anadolu kasabası görüntüsünü aşamadı..

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın(ATSO)yeni Başkanı Davut Çetin, ilk meclis konuşmasında çok önemli noktalara değindi.

Davut Çetin, ciddi bir planlama yapılmadığı için apartman altlarında gecekondu türü ticari işletmelerin açıldığını, bunun da Antalya’ya yakışmadığını söyledi.

Antalya gibi bir kentin hala bu durumda olması, doğal olarak ticarete de zarar veriyor..

En çok zararı da birbiri ardına açılan ve hemen hemen aynı iş kolunda olan firmalar görüyor..

Bir zamanlar tarım sektöründe vardı bu plansızlık..

Bir önceki yıl hangi ürün iyi para etmişse, üreticiler yeni yılda o ürüne yönelir, böylece ürün fazlalığı olunca ürünler elde kalır, herkes zarardan payını alırdı..

Tüm bunlar Antalya’da hala atadan kalma yöntemlerin geçerli olduğunu, yaşanan olumsuzluklardan gerekli dersin çıkarılmadığını gösteriyor..

Tarım sektörünün son yıllarda daha planlı, programlı, yeniliklere açık, teknolojiyi ile kullanan bir anlayışı benimsediğini de vurgulamak gerekli.

Sonuç olarak Antalya bu vergi konusuna kafayı yormalı..

Sadece kafayı yormakla kalmayıp, ağırlığını koymalı, Ankara’da etkili lobi çalışması yapmalı..

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yeni dönemde girmeyen hazırlanan aday adaylarının gündeminde bu konu mutlaka olmalı..

Antalya’nın adı büyük ama etki az, sözü pek fazla geçmiyor Ankara’da..

Bu etkinliği sağlayacak isimleri Meclise göndermek lazım..

Bunu için de görev önce siyasi partilere, sonra da seçmenlere düşüyor..