Türkiye’nin en büyük kenti İstanbul’da çok üzücü olaylar meydana geliyor günlerdir.

Dünyanın gözdesi 7 tepeli kentin en önemli tarih noktası olan Taksim’de Gezi Parkı’nda adeta devlet terörü yaşanıyor.

Gezi Parkı’nda bulunan ağaçların kesilmesini istemeyenlere acımasızca saldırıyor polis..

Filistin asıllı bir Türk vatandaşı ise ağır yaralı..

Hayati tehlikesi var, iki gün uyutulacak.

Yaşananlar kabul edilir türden değil.

Biber gazı ve tazyikle su yetmiyor, cop devreye giriyor..

Aralarında milletvekillerinin de bulunduğu yüzlerce kişi yaralandı polisin acımasızca saldırısı sırasında.

Sadece Gezi Parkı’yla kalmadı devlet terörü, Taksim ve çevresine yayıldı.

Polis yolda gördüğü herkesi dövdü, biber gazı sıktı, tazyikli suyla yıkadı.

Alamadı hızını kimi gördüyse gözaltına aldı.

Gözaltına alınanlar arasında turistler bile var.

Gezi Parkı’nda yaşananlara karşı tepkiler de hızla artıyor..

İzmir’de, Ankara’da, Eskişehir’de, ülkenin pek çok yerinde tepki eylemleri var.

Görünen o ki eylemler tırmanacak.,

Polisle vatandaş karşı karşıya gelecek, daha üzücü ve düşündürücü olayların yaşanması muhtemel..

Dileriz ki İstanbul’daki gibi kan dökülmez..

Devlet terörü ülkenin dört bir yanına yayılmaz..

Pekala olaylar neden bu noktaya kadar geldi ?

AKP, Gezi Parkı’nda ‘Topçu Kışlası ile tarihi yaşatmak adına burada dev bir alış veriş merkezi(AVM)yapmak istiyor..

Boyner gurubuyla anlaşıldığı, AVM yapımının önünü açmak adına plan tadilatının da yapıldığı basına yansıdı..

Olaylar tırmanınca Cem Boyner, dün ‘Biz AVM işinde yokuz’ açıklamasını yapmak zorunda kaldı.

İş makineleri 5 gün önce Gezi Parkı’na girdi..

Ağaçlar kesilmeye başlandı.

İstanbullular da bölgedeki asırlık ağaçların kesilmesini önlemek amacıyla parka geldiler.

4 gün süreyle evlerine gitmediler, çadır kurup katliamı önlemeye çalıştılar.

Ancak dün sabah erken saatlerde şanlı Türk polisi, AVM sektörünün işini kolaylaştırmak adına şafak harekatı yaptı, zor kullandı, plastik mermi attı, biber gazı ve cop eşliğinde Tomalarla tazyikli su sıkarak insanları Gezi Parkı’ndan söküp attı..

Dünya Taksim’deki olayları kaygı ile izlerken, Alışveriş Yatırımcıları Derneği, “Türkiye’de 299 AVM var” açıklamasını yaptı..

Gezi Parkı’ndaki ise,  bu sayı 300 olacak..

AVM’lerin yoğun olduğu illerin başında da Antalya geliyor..

Taksim’de Gezi Parkı’nda AVM yapılsın diye ağaç katliamı yapılıyor, İstanbullu kentine sahip çıkıyor, “AVM’ye hayır” diye haykırıyor.

Antalya’da ise iki büyük AVM için çalışmalar son aşamaya geliyor, Antalyalı yaşananları sadece izlemekle yetiniyor.

AVM’ler en çok esnafı vuruyor, iflaslara yol açtığı gibi intiharlara kadar giden olumsuzluk yaşanıyor, esnafın üye olduğu kuruluşlar başta olmak üzere herkes başını deve kuşu misali kuma gömüyor.

AVM’ler Antalya’nın geleceğini satın aldı, promosyonlarla doğmamış çocukları bile tıpkı bankalar gibi borçlandırdı, Antalyalı hala susuyor..

Esnafın temsilcileri ya bir yerlerden tehdit aldıkları için, ya bir şekilde kazanç kapısı bekledikleri için, ya da siyasi ikballerinin tehlikeye girmemesi için susuyor olabilir..

Sivil toplum örgütlerine, yerel ve genel iktidara talip olan siyasi partiler ile meslek kuruluşlarına ne demeli ?