Böylesine güzel bir ortamda Antalyaspor ve Beşiktaş iyi futbol oynama amaçlı ve oldukça hızlı bir tempo ile başladılar, maça. İlk üç dakikada gelen iki sarı kart Antalyaspor‘u biraz frenlese de bu kısa sürdü, kırmızı-beyazlı oyuncular, Beşiktaş'ın hızlı temposuna çabuk karşılık verdiler. Ancak savunma hatasından gelen golle Beşiktaş öne geçti. Antalyaspor, bu gole rakibin savunma hatasından yararlanan yıldız futbolcumuz Eto ile karşılık verdi. Bu golden sonra oyun, inanılmaz bir tempo kazandı. Maçı seyredenler belkide yılın en tempolu müsabasını izlediler. Bu dakikalarda Beşiktaş, biraz da faul kokan bir pozisyonda attığı golle ilk yarıyı önde bitirdi.

İkinci yarıda ne olduğuru anlamak mümkün değil. Adeta misafir takımın isminin etkisinde kalarak rakibe teslim olmuş bir Antalyaspor izledik.  Hal böyle olunca sezonun en çok gol atan takımı olan Beşiktaş'ın arka arkaya gelen golleri ile ortaya bu farklı skor çıktı. Antalyaspor'un ikinci yarıdaki bu durgunluğunda en önemli etken kanımca teknik heyetin oyuna müdahalesinin yeterli olmayışıydı.  Zira takımın teknik patronu uzun süreli aldığı ceza nedeni ile tribündeydi. Buna ilave olarak oturmadığı için zemin oldukca ağırdı. Oyuncuların sakatlanma riskinin fazla olması ile birlikte kondüsyon yetersizliği olarak düşünülebilir.

Maçın hakemine gelince. Uzun yıllar Süper Lig'de görev yapan bir hakemin böylesine tutarsız,  gerek teknik, gerekse disiplin kararlarında standarttan uzak olması tam bir hayal kırıklığı idi. Buradan Antalyaspor yetkililerine seslenmek istiyorum. Basıldığında parça parça havaya kalkan bu zeminde futbol oynamak ve oynatmanın zor olacağının bilinciyle hareket edilmeli. Saha zemini tam olarak oturuncuya ve yeniden bakımı tamamlanıncaya kadar tekrar eski stada dönmeleri ve maçlarını bu sahada oynamaya devam etmenin uygun olacağı düşüncesindeyim.