Garip bir millet olduk..

Herkes burnundan soluyor..

Çatacak bir yer arayanların sayısı her geçe gün artıyor..

15 Temmuz hain darbe girişimi ve  Yenikapı Ruhu’nun birlik ve beraberlik duygularını artıracağı, iç ve dış tehditler karşı tek yumruk olma ortamını yaratacağı düşüncesi ise hayalden öteye gidemedi..

Acı ama gerçek toplumdaki gerginlik son günlerde iyice arttı..

Bunda siyasi partiler arasındaki iyi ilişkilerin rafa kaldırılmasının elbette payı büyük.

Siyasi partiler rol model olması gerekirken, tersini yapıp, halkta kin ve düşmanlık duygularının körüklenmesine çanak tutmaya başladılar.

Gerek iktidar partisi AKP, gerekse CHP ve MHP tansiyonu yüksek süreci görmezlikten gelerek, tabanlarına mesaj vermek adına siyasetin seviyesinin düşmesine olanak veren eylem ve söylemlerde bulunuyorlar.

Olayın Antalya özelindeki durumu da kaygı verici..

Öyle tipler var ki kendilerini hem polis, hem savcı, hem de yargıç yerine koyuyor, kendilerince adaleti sağlamaya, suçlu seçtikleri kişi ve kurumları cezalandırma gibi kabul edilemez bir tavrı ortaya koymaya çalışıyorlar..

Örnek mi ?

Muratpaşa’da bulunan Fatih Ortaokulu’nda velilerden ‘bağış’ adı altında para toplandığı iddialarını haber yapıp, kamuoyu ile paylaşmaya kalkıştık nerede ise vatanda haini ilan edilecektik..

Kendilerini öğrenci velisi olarak tanıtan ve sahte isim veren bazı kişiler, gazetemizi arayarak tehditler savuruyorlar..

Aman çok korktuk..

“Birilerini üzerinize göndereceğiz, gazeteyi basacağız, kolunu kanadınızı kıracağız” gibi tehditlerinde bulunan bu kişileri kimlerin yönlendirdiğini anlamak için kahin olmak gerekmiyor.

“Basın böyle olaylara çanak tutmasın” diyen okul müdürü başta olmak üzere kendisisine destek olduğunu söyleyen bu kişileri ihbar ediyoruz, güvenlik güçlerinin ve yargın gereğini yapması istiyor ve bekliyoruz.

Antalya dağ başı mı ?

Bu cesareti nereden alıyor bu tipler ?

Seviye düştü, siyaset bazı garip kişi ve kuruluşların oyuncağı oldu..

İşgal ettikleri koltuğun ağırlığı altında ezilen, beceriksizliklerini gizlemek, ana babalarına şirin görünmek, çok çalışıyor imajını vermeye çalışanlar yakışıksız açıklamalar ile toplumda var olan huzursuzluğun artmasından nemalanmaya çalışıyorlar.

Bir başka örnek Manavgat’ı ayağa kaldıran ‘koordinatör krizi’

Antalya Büyükşehir Belediyesi Manavgat Koordinatörü İbrahim Büküş, Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen’i yıpratmak adına hakaret ve aşağılama içeren açıklamalarını yandaşı bir gazeteye servis ediyor..

Büyükşehir Koordinatörlüğü gibi çok önemli bir görev verilen İbrahim Büküş’ün şu sözleri  zaten nazik olan ortamı iyice gerdi, yerel yöneticiler arasındaki ilişkilerin kopma noktasına gelmesine neden oldu.

“Takke düştü kel göründü, basiretsiz belediye,  provokatör belediye, beceriksiz belediye’

Koordinatör İbrahim Büküş, ASAT’ın alt yapı çalışmaları ve geçen yaz ayında sivrisinek istilasına karşı halka dağıtılan cibinlikler nedeniyle AKP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ile CHP’li Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen’in gerilen ilişkilerinin son dönemde düzelme aşamasına gelmesinden pek memnun görünmemiş olacak ki Manavgatlıların tepkisini çeken açıklamalarını sürdürüyor.

Manavgatlılar, ‘seçilmiş belediye başkanına hakaret edilmesini kınıyoruz, bir mücadele yapılacaksa bu siyasetin seviyesini düşürmeden yapılmalı” diyorlar.

Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen’in kendisine savaş açan Koordinatör İbrahim Büküş’e yanıt vermememe, seviyesine inmeme tavrı önemli..

Bu noktada Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in devreye gireceğini, bu sorunu çözüme kavuşturacağını umuyoruz ve bekliyoruz.

Böylesine kritik bir süetçe kimsenin Manavgat’ı kavgalı bir kent gibi göstermesine hakkı ve haddi olamaz..

Bu böyle biline..