Yazımın başlığını gördüğünüzde demek istediğimi anlamakta güçlük çekmiş olabilirsiniz. Ancak  ülke gündemindeki değişkenliği bu şekilde anlatabilmeyi düşündüm.

Ülkeyi yöneten zihniyet ve bu zihniyetin başında bulunan zat, hergün bir gündem yaratma konusunda mahir birisi.

Birgün uyandığınızda karşınıza 3.köprü tartışması karşınıza çıkıyor.90’lı yıllarda 3. Köprünün ülke ve İstanbul için cinayet olduğunu söyleyen ve 3. Köprü yapma zihniyetinde olanların belediye başkanlığı görevinden biran önce girmesini savunan kişi Başbakan olduktan sonra 3. Köprüye karşı çıkanlara en ağır hakaretleri yağdırıyor.

Bu yetmiyormuş gibi köprüye verilen isme karşı hassasiyet gösteren bir inanç topluluğuna söylemedik söz kalmıyor. Tarafsız olması gereken ama bunu bir türlü beceremeyen Cumhurbaşkanı verilen ismin ne kadar isabetli olduğunu yurt dışından bizlere açıklıyor.

Bu tartışmanın sürdüğü bir ortamda halkın yararlandığı bir kamu alanına içerisinde AVM yapılmasını olanak tanıyan bir yapı için Taksimde gezi alanı olarak bilinen yoldaki ağaçların sökülmesine karşı çıkan duyarlı vatandaşlar sopa tazyikli su ve biber gazları ile öldüresiye polis saldırısına uğruyorlar

Tepki veren vatandaşların insani düşüncelerine İstanbul 6.idare mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı vererek hukuken haklılık tanıyor.

Siyasal iktidar hukuksuzluğu yargı kararı ile tescillenmiş idari işleme karşı çıkan insanlara ve buna destek veren duyarlı insanlara son derece katı ve haşin bir şekilde karşılık veriyor.Bu konuda fedakar güvenlik güçlerini kanunsuz emirler ile halkın üzerine salıyor.

Bu kargaşa artarak ve tüm hızı ile devam ederken çıkartılan alkol satış sınırlaması yasası üzerinden hassasiyet gösteren ve özel hayatlarına müdahale kaygısı duyan vatandaşlara yönelik olarak 2 ayyaş nitelendirilmesi ile karşı çıkılıyor.

Vatandaşın tüm hassasiyetlerini hiçe sayan siyasal iktidar burada da hepimizin en önemli değeri Cumhuriyet ve onu kuranları hedef gösterir biçimde yaptığı açıklamalar insanları daha çok geriyor.

Yaklaşık 2 haftadır yaşanan gündem bununla da sınırlı değil.

Ülkemin ve insanının yaşadıklarını ve gündemi açıklamak için yukarıdaki başlık yeterli olabilir mi bilemiyorum.

Bildiğim ve gördüğüm ülkeyi yönetenler eli ile başlatılan ve sürdürülen gerginliğin ne vatandaşa ne de ülkeye hiçbir yararı yoktur.

Bunu en çok ülkeyi yönetenler anlamalı ve derhal yanlışlıklarından geri dönmelidirler.

Vakit geç olmadan.

Saygılarımla