Sadece doğduğun değil, doyduğun, katkı sunduğun, havasını soluyup, suyunu içtiğin yerdir memleketin. Doğmasak da yaşadığımız, kenttir memleket. Ohalde Antalya’da yaşayan herkesindir, Antalya. Hepimizin memleketi…

 

Burada anlaştıysak gelelim asıl meselemize. Her şey memleket için, her şey Antalya için diye diye yapılanların çoğunun ne memleket ne de bizim için olmadığını gördük. O nedenle her şey diye başlayan cümlelere daha temkinli yaklaşır olduk…

 

İşte geçmişte Antalya için yapıldığı söylenen işlerden biriydi, Konyaaltı Sahil Projesi. Hatta Mimarlar Odası Antalya Şubesi ille yapılan proje yarışması bir güven vermişti, hepimize. Ama beklenen olmadı. Çünkü olay sadece proje değil ki hayata geçiriliş öyküsüne bakmak lazım…

 

Belediye imkanlarıyla yapılıp, katılımı sınırlayan bir şartnameyle ihale edilen bir işletme ihalesi nasıl Antalya için olabilir ki…

 

Projedeki sahil şeridinin daralmasından bahsetmiyorum bile…

 

Ben çok kamucuyum. Öyle büyütüldük, çünkü. Haram yemem, yedirmem de gücümün yettiğince. O nedenle Antalya ve Muratpaşa Belediye Meclis Üyesi olduğum dönemde bu projeyi hep yakın takipte izledim ve irdeledim…

 

Kamunun olanaklarıyla yapılan bir projenin işletme ihalesini doğru bulmadım, onaylamadım. ‘Belediye işletsin’ önerisinde bulundum. Ama maalesef ki Menderes Türel idaresindeki belediye, yarım milyar harcayıp yaptığı yeri komik bedelle 28 yıllığına ihale etti…

 

Ama ne ihale…

 

Trajikomik bir ihale. Belediyenin Hazine’ye ecrimisil ödediği alanın işletmesi güvenlik ve temizlik gideri belediyeye bırakılarak ihale edildi…

 

Her şey Antalya için ya sözde Antalya sevdalısı yönetim kamu zararına boğdu belediyeyi. Ve güya işletme ihalesi alan firma elini taşın altına koyup işletmecilik yapacaktı ya yapmadı. Tüm işletmeleri ihale etti…

 

Sonuç projeye aykırı işletmecilik ve kaçak yapılaşma…

 

Üstüne de kamu zararı…

 

Muhittin Böcek başkanlığındaki yönetim oturdu, inceletti proje ve yatırımları ve raporlar doğrultusunda düğmeye bastı…

 

İhaleyi iptal etti…

 

Hülya Koçyiğit’in damadı Alkoçlar’ın aldığı ihalenin iptalinin öyküsü bu. Şimdi firma açıklamış. İhalenin iptali konusunda yargı kararının gerekliliğini vurgulamış…

 

Hatta kararı siyasi bulmuş…

 

Ve hodri meydan der gibi ‘Biz hizmet vermeye devam ediyoruz’ demişler…

 

Şimdi izleyelim ve görelim…

 

Sözleşmeyi incelemedim ama sanıyorum ki tek taraflı feshe ilişkin madde vardır ve buna göre iptal gerçekleşmiştir…

 

Önemli olan kamunun daha fazla zarara uğramadan hizmetin sürmesi…

 

Ki belediye de açıkladı; alt kiracılarla sözleşmeler devam edecek diye…

 

Antalya için hayırlısı olsun…

 

Gerçekten her şey Antalya için olsun…

 

Çünkü Antalya hepimizin…