Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Bayram
Ali Çeltik, Antalya ve çevresinde "Deprem
Riskinin" azalmadığını geçtiğimiz günlerde kamuoyuna yaptığı açıklamalarda
ifade ettiğini belirterek şöyle konuştu: “5 Şubat salı günü, Kumluca’da yerel
saat ile yaklaşık 18.11'de derinliği yaklaşık 10 km olarak revize edilen ve
büyüklüğü 4.2 olan bir deprem meydana gelmiştir. Deprem yaklaşık olarak Kumluca
ilçesinin kuzeyinde, Kumluca-Elmalı sınırında, çevresindeki yerleşim yerlerine
8-10 km arası, Antalya şehir merkezine ise 59 km uzaklıkta olan bir bölgede
gerçekleşmiştir. AFAD'ın ilk belirlemelerine göre deprem sonrasında olumsuz bir
ihbar alınmamış olması önemlidir.”
AKTİF OLAN FAYLAR
VAR
Antalya körfezi ve yakın çevresinde halen aktif olan ve
zaman zaman deprem üreten fay sistemlerinin bulunduğunu hatırlatan Çeltik, “Kumluca yöresinde meydana gelen
deprem büyük olasılıkla Kaş-Kalkan ve Kemer-Döşemealtı fay sistemleri ile
ilişkili olan ve bunlara eşlik eden faylar üzerinde gelişmiş olmalıdır. Bu
bölgede fayların aktifliğini denetleyen birçok güncel tektonik etken vardır.
Pliny Strabo Hendeği, Kıbrıs Yitim Zonu ve çok genç sayılabilecek nap
sistemleri bölgeyi etkileyen tektonik etkenlerin başında gelir. Bu etkenlerin
faaliyeti yöredeki fay sistemleri üzerinde zaman zaman depremlerin oluşmasına
neden olmaktadır” dedi.
DEPREM ÜLKESİYİZ
Türkiye’nin tektonik yapısı sebebiyle bir deprem ülkesi
olduğunu üzerine basarak vurgulayan Bayram Ali Çeltik, “Depremleri yok
sayamayız fakat depremlerin vereceği hasarı en az seviyeye indirmek, jeolojik
anlamda doğru yerlere inşa ile mümkündür. Depremi engelleyemeyiz ama zeminin
nasıl davranacağını bilimsel anlamda tespit edebilir, ona göre yani doğanın
istediği gibi hareket edebiliriz. Ancak o zaman, depremler afet değil, birer
doğa olayı olarak kalabilecektir. Depremlerin olmadığı bir dünya mümkün değil
fakat depremlerin afet olmadığı bir dünyada yaşamak ancak ve ancak bilim ile
mümkündür” diye konuştu. Kubilay
ELDEMİRCİ