Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın
ağustos ayı meclis toplantısı, Meclis Başkanı Süleyman Özer başkanlığında
gerçekleşti. ATSO Başkanı Çetin, yaptığı konuşmada ülke ve Antalya ekonomisini
değerlendirdi. Doların bir ayda yüzde
27 artış gösterdiğini, birçok sektörde artan maliyetlerin büyük sıkıntı
yarattığını kaydeden Çetin, ATSO olarak geçmişte bu konuda yaptıkları uyarıları
hatırlatarak, krizin iyi yönetilemediğini vurguladı.
SICAK PARAYA DİKKAT ÇEKMİŞTİK
Yaşanan bunca
gelişmeye ve sarsıntıya rağmen ülke gündeminde halen ekonominin yeterince konuşulmadığını
ifade eden Çetin, şöyle konuştu: “Gazetelerin ekonomi sayfalarında reklam
haberleri yer alıyor. Bizim görevimiz, üyelerimizin sorunlarını dile getirmek
ve ekonomi yönetimine gerekli uyarıları yapmaktır. Bu görevimizi her zaman en
iyi şekilde yapmaya çalıştık. Yapıcı bir şekilde sorunları konuşacağız, çözüm
önerilerimizi söyleyeceğiz. Geçtiğimiz aylarda meclis kürsüsünden yaptığım
konuşmalardan bazı kısımları dile getirmiştim. Doların 3.44 TL olduğu Ağustos 2017’deki meclis toplantısında sıcak
para konusuna dikkat çekmiş ve bir yıl önce her şey yolundayken uyarı yapmışız,
‘bu döviz yarın kesilirse zor duruma düşeriz, dikkatli olalım’ demişiz. Aynı şekilde Eylül 2017’de (Dolar = 3.53 TL) ‘devlette bütçe açığı bu yıl
yüksektir, uzun süre bu açıklarla, kredi garanti destekleriyle devam edilemez.
Türkiye olarak artık lüks ithal araba hevesinden, parayı dolarda tutma sevdasından
kurtulmaya çalışmalıyız. İmar rantını vergilendirmeli, üretim ve istihdam üzerindeki
vergi yükünü azaltmalıyız’ demişiz. O dönem dövizde artış yok iken biz
uyarmışız.”
HUKUKİ ADAMLAR ATILMADI
“Mart 2018 (Dolar = 3.97 TL), Nisan 2018 (Dolar 1 = 4.08), Mayıs 2018 (Dolar= 4.59 TL) ve Haziran 2018’de (Dolar= 4.70 TL) ‘cari açığımız ve sıcak para nedeniyle döviz
kurunda dalgalanma riski var. Dövizdeki hızlı
artış, birçok şirketi zorlamaya başladı. Çare enflasyonu
düşürmek, paramıza güveni artırmak, yapısal reformlara önem vermek ve Merkez
Bankası gibi kurumlara güveni artırmaktır. Kamuda ciddi bir tasarruf programı başlamalıdır. Piyasada döviz mevduatıyla
ilgili söylentilere net bir cevap verilmelidir. Yabancı sermayeye güven verecek hukuki adımlar atılmalıdır. Bir
kemer sıkma dönemi başlaması muhtemeldir’ demişiz.”
DÖVİZ KİRASINA DÜZENLEME ŞART
“Aynı şekilde Temmuz 2018’de (Dolar= 4.81 TL), AVM’lerde olan üyelerimiz artık feryat ediyor.
Ekonomi yönetimi acilen bu döviz kirasına bir düzenleme getirmelidir. TL’deki kanama durdurulmalı, kur ve enflasyon girdabı
engellenmelidir. Merkez Bankası piyasa
sakinleşene kadar faiz gibi araçları kullanmaya devam etmelidir. Eğer piyasa enflasyonun düşeceğine inanır ve
Merkez Bankasına güvenirse sakinleşir. Sorunlar daha fazla büyümeden mali
kaynak ve döviz sağlayacak adımlar atmalıyız. Kemer sıkmaz ve yapısal
reformlara başlamazsak sonunda IMF’e gitmek gerekebilir’ diye bir uyarı daha
yapmışız. 7 Ağustos 2018 (Dolar 5.26) ve 14 Ağustos 2018’de (Dolar 6.57)yaptığımız basın açıklamalarında yine Türk Lirası'nın Dolar ve Euro başta olmak üzere yabancı paralar
karşısında erimesinin, güvensizlik nedeniyle kendi kendini besleyen bir sürece
dönüştüğünü hatırlatıp Orta Vadeli Mali Planın hemen açıklanması gerektiğini
vurgulamışız.”
ATSO GÖREVİNİ YAPMIŞTIR
Davut Çetin, dakikaların önemli olduğu bir
devirde Merkez Bankasının bir hafta gecikmeyle, ertesi pazartesi harekete
geçmesini de eleştirerek, “Merkez Bankası Başkanı 3 milyar dolarlık döviz
takası anlaşması için Katar’a gitmiştir. İçerde şahıs hesaplarında 84 milyar
dolar vardır. TL’ye güven sağlansaydı, bunun 15-20 milyarı satılırdı ve bu
kadar sorun yaşanmazdı. Dolayısıyla hiç kimse Antalya Ticaret ve Sanayi Odası
görevini yapmamıştır, uyarıda bulunmamıştır diyemez. Keşke bütün STK'lar ve
medyamız da gerekli uyarılarda bulunsaydı, daha güçlü önlemler zamanında
alınırdı” diye konuştu
MALİYETLER UÇMUŞ DURUMDA
Çetin, konuşmasında döviz
dışında maliyet artışlarında da ciddi bir yakınma olduğunu hatırlatarak, “Birçok sektörde maliyetler uçmuş durumdadır. Elektriğe ve akaryakıta
yüzde 30 civarında zam geldi. İlaç, yem, demir gibi dövize bağlı bütün
girdilerin fiyatı arttı. Kur artışı doğudan
maliyetlere yansıdı. Demir gibi temel girdinin fiyatı dolarla birlikte arttı.
İnşaat komitemiz bu konuda yakınmaktadır. İnşaat sektörü 200’e yakın sektörü
sürükleyen, iç piyasaya ve konut kredisine çok bağımlı bir sektör. Dövizde
artış inşaat gibi sektörleri bir taraftan maliyet yönüyle, diğer taraftan talep
yönüyle vurmaktadır. Sektörlerde maliyetler artmışken devlet temel
ürünlerde zam yapılmasını engellemeye çalışıyor. Ekmek fiyatına zam engellendi,
fakat un yüzde 40 artmış durumda. Fırıncılık komitemiz ‘devlet unu ucuza
versin, biz de ekmeği ucuza üretelim’ diyor. İlaç fiyatı, süt fiyatı
baskılanıyor. Taşıma ücretleri artmasın isteniyor. İlacın, ekmeğin, elektriğin
maliyeti artmıştır. Bu durumda üretici fiyatı artırmak zorunda kalmaktadır. Ekonomik reformlarla birlikte hukuk reformu da
acil hale gelmiştir. Hukuka yerli ve yabancı herkes güvenmelidir. Hukuk
sistemimiz, yargı kurumları devleti vatandaşa karşı değil, vatandaşı devlete
karşı korumalıdır. Demokrasimiz güçlenirse, hukuk sistemine güven sağlanırsa,
eğitim ve vergi reformu yapılırsa Türkiye ekonomisi hızla güçlenecektir” diye
konuştu.
ANTALYA FİRMALARINI TERCİH EDİN
ATSO
Başkanı Davut Çetin, sektörlerin
Antalya firmalarını tercih etmesi gerektiğine de vurgu yaptı. Çetin şöyle dedi:
“Arkadaşlarımız haklıdır. Böyle zamanlarda dayanışmayı artırmalıyız. Kamu
kurumlarımız, belediyelerimiz ve firmalarımız önce Antalya firmalarını tercih
etmelidir. Lütfen ATSO Avantaj kartı bu
yönde geliştirmeye çalışalım. Biraz önce söyledim, sıkıntının arttığı yerde
sizde konuşun, söyleyin biz de konuşalım. Bugüne kadar en çok konuşan oda olduk.
Birlikte doğru olanı söyleyeceğiz, doğru olanı savunacağız, bunu da bütün
fikirlere saygılı olarak, uzlaşmayı savunarak, Antalya ve Türkiye’yi önde
tutarak yapacağız.” Senem KÖR