(28 Şubat Sonrası İslamcılık/ Prof Dr Alev Çınar) Sunum
Özeti.
AKP'nin ne olduğunu ve ne yaptığını; CHP'nin de ne
yapması gerektiğini düşündüren bir seminerden, bende kalanlardan)
Enteresan bir hafta sonu idi. Facebook Cumhuriyetinden
rastlantı sonucu gördüğüm bir paylaşımdan bilgim olmuştu. Ve konu başlığı da
baya enteresandı. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın dediği gibi, "Ne içindeyim
zamanın,/ Ne de büsbütün dışında" ben de ne siyasetin içindeyim, ne de
büsbütün dışında. Eh işte idare edip gidiyoruz. Değerli Hocamın affına
sığınarak dinleyip anladıklarımı paylaşacağım sizin ile.)
--Konu İslamcılık ve günümüz Türkiye Siyaseti olunca,
elbette ki ele alacağınız şey ADALET VE KALKINMA PARTİSİ(AKP) olacaktır.
--AKP, 28 Şubat (1997) süreci sonucunda kurulan bir
partidir
--Kökleri, İSLAMİ DERGİLER ile filizlenen bir siyasi
akıma, geleneğe dayanır.
--AKP'ye geçmeden önce, geleneğin temellerinin atıldığı
REFAH PARTİSİ (RP)'ye bakmak gerek. RP, siyasi arenada ilk bayrak gösterisini
1989 yılında KONYA Büyük Şehir Belediyesini alması ile yapar; sosyal ve siyasi
bir taban/zemin oluşturur.
--Yerel Yönetimlerde ki bu birikim ve başarı, genel
yönetime olan ilgiyi de arttıracaktır.
--İslami kesimde iki ana akım bulunmaktadır. İlki
İSLAMCILIK, ikincisi ise MUHAFAZAKÂRLIK'tır.
--İslami inanışa göre MÜLK ALLAHINDIR. İnsanlar da,
Allah'ın kullarıdır. O halde, kişisel mal mülk olmaz.
--Bu mülkiyeti reddeden yaklaşım ise, KOMÜNİST
ideolojiye/ yaklaşıma yakın bir durumdur. Dolayısı ile, İSLAMCILIK, siyasi
olarak SOL bir duruş ve söylemdir. Yaklaşımdır.
--RP, bu yüzden millici ve anti-emperyalist bir partidir.
--RP'nin Konya Belediyesini almasından sonra, 1991
Milletvekili seçimlerinde de başarılı çıkması, 1994 Belediye Seçimlerinde ki
başarısını tescillemiştir.
--1973, CHP(Bülent ECEVİT), MSP(Necmettin ERBAKAN)
hükümet denemesi ile iktidar ilişkisi kuran bu kesimi, 1996'da da RP(N.E) ile
DYP(Tansu Çiller) REFAHYOL hükümetinin kurulmasına kadar getirmiştir.
--Devletin kuruluşundan bu yana, Devleti korumak ve
kollamakla görevli Ordu- MİLLİ GÜVENLİK KONSEYİ(MGK), REFAHYOL Hükümetin
Laiklik karşıtı tavırları nedeni ile Erbakan'a açık tavır almış ve Erbakan,
hükümetten uzaklaştırılmıştır.
--Bu tavır üzerine, yerli ve yabancı güç odaklarının
ilgisi, yerelde iktidar olan İslami kesimin etkili ismi Recep Tayyip ERDOĞAN
üzerine yoğunlaşmıştır.
--Bu süreç ise, AKP'nin düşünce bazında temellerinin atıldığı
yer, yıl ve dönem olmuştur.
--19 yy'da Mısır, Afganistan, Pakistan, İran gibi
ülkelerde, sömürgeciliğe karşı, İSLAMCILIK akımları güçlenmiştir.
--Özünde, RP İslamcı (anti-emperyalist), AKP ise
Muhafazakar Müslüman(Sermayeci) bir partidir.
--MUHAFAZAKARLIK, ilk olarak Avrupa'da ortaya çıkan bir
akımdır. Aristokrasinin devamını savunur.
--Bizde ise bu akım, 11 yy'da GAZALİ ile başlar.
Gelenekçidir. Müslüman olarak yaşamak önemlidir ve bu da ancak Devlete sahip
olmakla mümkündür. Hatta, Devletin Başı/Sultan, zalim bile olsa, buna razı
olunması gerekir, çünkü Sultan gider ise düzen de yıkılır, yok olur.
--Yine bizde, Muhafazakarlığın karşıtı İslamcı olan ise
FARABİ'dir ve rasyonalisttir/akılcı.
--Muhafazakarlıkta önemli olan toplum düzeninin
korunmasıdır. Sınıf /yoksul-varsılın olması, sosyal farlılıkların olması
doğaldır.
--Yine, sorunlara çözüm, geçmişte aranılır. En iyi
çözümler geçmişte vardır ve oradan alınmalıdır. Osmanlı'ya ve ASR-I SAADET'e
özlem de buradan kaynaklanır.
--İslamcılar ise, sorunlara çözümü çağında ve gelecekte
ararlar. İslami kesim içinde İlericidirler. Bir lidere gereksinim duymazlar ama
muhafazakarlar, lidersiz olamazlar.
--Sol İslamcılar bu gelenekten gelmektedirler.
--Yenilikçi ve gelenekçi olarak ayrışan bu kesimin
yenilikçileri ADALETÇİ'dir ve mülkiyete karşı çıkarlar; gelenekçiler ise
sermayeci ve KALKINMACI'dırlar.
--Ortak özellikleri ise, her iki kesim de, MİLLİYETÇİLİĞE
KARŞIDIRLAR. Ümmetçidirler.
--Bu İslami kesimlerin ittifakı sonucunda kurulmuştur
AKP. İsminin de ADALET ve KALKINMA Partisi olması tesadüfü değildir.
--Milliyetçilik, Kemalist Çizgi ve Ordu, karşıtlığı en
önemli özellikleridir.
--Kapitalizm de, Kalkınmacı kanadı desteklemiştir. İSLAMİ
SERMAYE'de bu yaklaşımdan çıkmıştır. AKP İktidarı döneminde Sermaye, el
değiştirmiştir.
--2010 seçimleri ile AKP ile yollarını ayıran YETMEZ AMA
EVETÇİLER'den sonra,2017 Başkanlık Referandumu ile Devletin İslamileştirileceği
gerekçesi ile İslamcı sol kanat AKP ile yollarını ayırmıştır.
--2017 Anayasa referandumu ile de, ORDU'nun Ülke
yönetiminden tasfiyesi sağlanmış ve AKP iktidarı, ülke yönetiminde ipleri tek
başına eline almıştır.
--Belediyelerde elde edilen yerel başarılar ile elde
edilen genel iktidarın sürekliliğin sağlanması için gereksinim duyulan
ENTELLEKTÜEL çevre için de, MAHALLİ ÜNİVERSİTELER'in kurulması sağlanmıştır.
--Yerel ve genel iktidar iktidardaki örgütlenmeler AKP için
cazip gelmiş ve Üniversitelerdeki örgütlenmeleri ile de AKP kurumsallaşmaya
gitmiştir.
--2015 seçimlerine de ittifak edilen Kürt seçmenler ile
yollar ayrılmış ve KÜRT AÇILIMI sona ermiştir.
--Kürt seçmen ile yollarını ayıran AKP, bu kez de,
MİLLİYETÇİ SÖYLEME dönmüştür.
--AKP, başlangıçta oluşturduğu/ittifak ettiği birçok
kesim ile yollarını ayırmış ve özellikle de SERMAYE ve yeni oluşan İSLAMİ
BURJUVA/KENT SOYLU'ların PARTİSİ konumuna gelmiştir.
--Bu kadar yaşanandan sonra, ister süreçlerin gereği, ister
ENTROPİ gereği bir süreç AKP'yi de beklemekte midir?
--Sizce!..