
İbrahim Akkaya
CHP’de sular durulmuyor
CHP Genel Başkanı Kemal Kılçdaroğlu, 30 Mart yerel seçimlerinin sonuçlarını değerlendirirken, “Antalya’yı AKP kazanmadı, CHP kaybetti” yorumunu yapmıştı.
Kılıçdaroğlu, hemen sonra yaptığı bir başka açıklamada ise ‘Artvin’i kaybettiğimize üzüldüm’ demişti.
CHP liderinin bu iki açıklaması bir anlamda itiraf olarak kabul edilmeli.
Antalya gibi Türkiye’nin vizyon kentinin AKP’ye kaptırılmasına değil de Artvin’in kaybedilmesine üzüldüğünü söylemesi gerçekten ilginç.
Siyaset kulislerinde ve daha çok CHP tabanında Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin kaybedilmesi ateşli bir şekilde tartışılıyor.
CHP doğaldır ki seçim hezimetini uzun süre tartışacak, bu tartışmaların sonucunun nereye varacağını şimdiden kestirmek elbette güç.
Ancak Büyükşehir Belediyesi’nin kaybedileceğinin sinyalleri önceden verilmişti.
2009 yerel seçimlerinin hemen ardından dönemin Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen ve Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek arasında anlaşmazlık başladı.
CHP’li 3 başkan, bir araya gelmemek için olağanüstü bir çaba gösterirken, kavgadan kendilerine siyasi ikbal arayan bazı partililer, yangına körükle giderek üç başkan arasındaki anlaşmazlığın daha da büyümesini sağladılar.
Akaydın’la ters düşenler arasına daha sonra dönemin CHP İl Başkanı Özer Ülken’de katıldı.
Ülken-Akaydın çekişmesinin boyutları giderek artınca, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sorunu çözmek amacıyla soluğu Antalya’da aldı..
2011 yılının Kasım ayının ilk günlerinde Kılıçdaroğlu, Dedeman Otel’de CHP İl Başkanı Özer Ülken ile Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen ve Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek’le bir araya geldi.
Yaklaşık 6 saat süren toplantıdan uzlaşma değil, iyice ayrışma çıktı.
Evcilmen ve Böcek daha uzlaşıcı bir tutum takınmalarına rağmen Akaydın, özellikle CHP İl Başkanı Özer Ülken’le olan tartışmayı daha da alevlendiren bir tutum sergileyerek belki de hezimetin ön önemli tohumlarını serpmiş oldu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun barışma konusundaki ısrarına direnen Akaydın’ın şu sözleri ilginçti ve siyaset kulislerini uzun süre meşgul etti :
“Sayın Genel Bakanım ben bu adamın(Özer Ülken) elini asla sıkmam, isterseniz beni disipline verip ihraç edin”
Aslında ip o toplantıda koptu..
Düşünebiliyor musunuz CHP Genel Başkanı Akaydın’dan CHP İl Başkanı ile barışmasını istiyor, Akaydın kabul etmiyor, 6 saate yakın süren toplantıda havanda su dövülüyor.
Partisinin genel başkanını takmayan bir belediye başkanı mı, genel başkan mı refüze oldu varın bunun yorumunu siz yapın.
Kılıçdaroğlu’nun Akaydın’ın bu tutumuna çok içerlediğini söyleyenler oldu o günlerde..
Hatta Kılıçdaroğlu’nun CHP tabanına Akaydın’ı kast ederek, “ Seçimde görüşürüz” mesajı verdiği de CHP Genel Merkezi’ne yakın olduğunu söyleyen kimi partililer tarafından dillendirilerek tabanın gazı alınmaya çalışıldı.
Kimi çevreler bu mesajı ‘Kılıçdaroğlu Hoca’yı aday yapmayacak’ diye yorumlandı.
CHP tabanını yakından bildiğini iddia eden kimi eski partililer ise, “Akaydın kendi ipini kesti, Kılıçdaroğlu Akaydın’ı asla aday göstermez” diye fetva bile vermekten çekinmediler.
2011 yılının Kasım ayının ilk günlerinde yapılan o talihsiz toplantıdan sonra 3 belediye başkanı ile dönemin CHP İl Başkanı Özer Ülken arasındaki buzlar asla erimedi, erimediği gibi, laf taşıyan bazı kişiler yüzünden sorun kangren oldu.
CHP’nin Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı AKP’ye bir kez daha kaptırmasının pek çok nedeni var..
Hesap sorulacak mı bilinmiyor..
CHP İl Başkanı ve yönetimi görevden alınacak mı bu da şimdilik belirsiz..
Bilinen bir şey var ki CHP tabanı seçim takviminin ivedilikle işletilmesini il ve ilçe kongrelerinin, ardında da olağan kurultayın yapılmasını istiyor ve bekliyor.
CHP’nin Antalya Büyükşehir Belediyesi ile Kepez ve diğer ilçeleri kaybetmesiyle ilgili yorumlarımıza önümüzdeki günlerde devam edeceğiz..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.