Antalya için önemli bir gün..

Büyükşehir Belediyesi, yapım çalışmaları devam eden Konyaaltı Sahil Projesi’nde bulunan büfe ve ticari ünitelerin işletilmesi için ihaleye çıkıyor.

Gazetelerde yer alan ilana göre ihale kapsamına ‘Müze Meydanı-Varyant-Beach Park ve Konyaaltı Sahili’ndeki işletmeler giriyor.

Buraya kadar bir sorun yok gibi görünüyor.

Büyükşehir Belediyesi’nin sahildeki günübirlik tesisleri sezona yetiştirme hedefine ulaşma çabasında olduğu da tahmin ediliyor.

Ancak kapalı zarfla teklif verme yöntemiyle yapılacak ihalenin katılım şartları hem kafa karıştırıyor, hem de dünyaca ünlü Konyaaltı sahilinin geleceğine ilişkin endişeleri artırıyor..

Nasıl mı ?

İhaleye son 10 yıl içerisinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan belgeli, toplamda en az bin 500 yataklı 5 yıldızlı otel veya 1’nci sınıf tatil köyü işletmeciliği yapmış olanlar teklif verebilecek..

Bitmedi teklif vereceklerin ayrıca son 10 yıl içinde 1618 sayılı yasa kapsamında

A Grubu Seyahat Acentesi işletmeciliği yapmış olmaları gerekiyor..

Büyükşehir Belediyesi tarafından İhale için verilecek yeterlik belgesi verilirken bu iki koşulun yerine getirmesi şartı aranacak..

Şimdi diyeceksiniz ki Konyaaltı gibi dünyanın gözdesi bir sahildeki işletmeler kendine ‘turizmci’ diyen ne olduğu belirsiz kişi ve gruplarca mı işletilsin ?

Elbette öyle olmasın,  büfeler ve diğer üniteler yarışma ile seçilen Konyaaltı Sahil Projesi’ne yakışır bir anlayışla işletilsin..

Buna kimsenin itirazı olamaz..

Olamaz da ihale şartlarını yerine getirmek de her babayiğidin harcı değil..

İhale koşullarına uygun firma sayısı bir elin parmakları kadar bile olmaz..

Hal böyle olunca da hemen akla aylardır değişik mekanlarda dillendirilen peşkeş iddiaları geliyor..

Yani Beachpark ve Konyaaltı sahilindeki işletmelerin ihalesinin adrese teslim yapılacağı şeklindeki söylentiler ihale koşulları ile itiraf edilmiş oluyor.

Konyaaltı sahilinden parası olanın yararlanacağı iddiaları kuşkusuz bundan sonra daha da artacak.

Başta Konyaaltı sakinleri olmak üzere Antalyalıların denizden yararlanamama konusundaki endişelerini artıracak bir gelişme olarak karşımıza çıkıyor bugünkü ihalenin koşulları..

Konyaaltı Sahil Projesi’nin yapım işini üstlenen Antalya Büyükşehir firması ANTEPE için bugünkü ihale ile birlikte daha da zorlu bir süreç başlıyor..

İhaleyi alan firma, ‘parayı bastıran denizden yararlanır’ anlayışı ile hareket eder, kafasına göre bir işletme ve fiyat politikası izlerse işler karışır, kıyamet kopar..

Konyaaltı Plajı’nı daha önce işleten Büyükşehir firması ANET’in hataları yüzünden yerli ve yabancılar büyük sıkıntı çekmiş, kendilerine başka mekanlar arayışına girmişlerdi.

Özellikle de halka açık plaj konusunda tartışmalar yaşanmıştı.

İhaleyi alan firma önce sevimli görünüp, daha sonra ANET’in yaptığı gibi halka açık bölümü kuşa çevirirse kim, nasıl ve ne şekilde müdahale edecek ?

Sahilde disiplin nasıl sağlanacak ?

ANET dönemindeki güvenlik zafiyeti nasıl önlenecek ?

Başta Suriyeliler olmak üzere plaj magandalarına karşı nasıl bir önlem alınacak ?

Yeme içme üniteleri hangi yönteme göre çalıştırılacak ?

İşletmelerde alkollü içecek olacak mı ?

Dünyaca ünlü Konyaaltı sahili iktidar partisinin anlayışına göre mi, turizmci anlayışına göre mi yönetilecek ?

Bu nedenle Antalya için önemli bir gün..

Antalya’yı çok yakından ilgilendiren bir ihale..