Atasözlerimizi çok severim. Yaşanmışlıkları anlatırlar. Ama ne kadar anlatsalar da yaşamadan olmaz. Atalarımızın öğüdünden ders almak yerine illa aynı hataya düşeriz… 

Misal son günlerin en popüler kavramı, tasarruf. Her kurum tasarruftan bahsediyor. Oysaki bahsetmeye gerek yok zaten her kurum tasarruflu harcama yapmalıdır. Hele ki bahsettiğimiz kamuysa…

Cumhurbaşkanı da bakanı da müdürü de belediye başkanı da tasarrufu sözde değil özde hayata geçirmeli…

Yerli ve milli aracımızı beğenmeyip milyonluk makam araçlarına binenleri mi yazalım, yoksa tasarruf ettiğini söyleyen özel uçaklı, 5 konvoylu bakanları mı…

Yoksa yanı başımızdan örnekler mi verelim…

Enflasyonla birlikte bütçelerindeki açık her gün derinleşen belediyeler mali disiplini unuttu. En azından pek çoğu…

Araç kiralamalarına devam, lojman saltanatına devam…

Organizasyon adı altında çeşitli kurum ve kişilere kesilen kabarık faturalara devam…

Sonra fatura emekçiye ve vatandaşa…

İşçi çıkaracağı için üzgün olduğunu anlatmaya çalışıyor son dönemde başkanlar…

Hatta Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, maaşlar ödenene kadar maaş almayacağını açıklamış…

Evet güzel hareket tabii ama mesele Başkan’ın maaşı değil ki. Varsa hoyrat harcamaları kesmek, araç kiralamaları, lüks ve şatafata dönük kalemleri tespit edip gereğini yapmak…

3. Dönemde olan Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal da açıklıyor günlerdir, ne kadar zor durumda olduğunu. İşçi çıkarmak zorunda olduklarını ifade ediyor…

Hatta Disiplin ve soruşturma kapsamında da çıkarmalar başladı…

Bankamatik memuru diye tabir edilen bir kesim varsa bunların çıkarılması hatta haksız aldıkları maaşların rücu edilmesi gerekir…

Ötesinde ‘fazla personel var’ açıklaması tüm belediye başkanları için üzücü. Niye fazla personel alınıyor? Başkanlardan habersiz bir insan kaynağı yönetimi mi var? Yoksa belediyelerde yapacak iş bitti de bizim mi haberimiz yok…

Devreden belediyelerde de devam eden belediyelerde de tasarruf mühim. Ama halkçı belediyecilikten tasarruf olmaz… 

Kreş alanı satıp dava parası ödemekle tasarruf edilmez… 

Son söz, ele verir talkını kendi yutar salkımı durumlarına dikkat… 

Eleştirirken eleştirdiğiniz duruma düşmek kadar kötü şey yok…. 

Ama bir şey kesin tasarruf şart…