Bunca sorun içerisinde yine dönüp dolaşıyor konu uçkurumuza
geliyor. Ya kadına ya da çocuklara
dokunmadan geçilmiyor, gündemler. Hele k ülkenin siyasal ve ekonomik
çalkantılarının yüksek olduğu dönemlerde hemen biri çıkıp gündemi saptırıyor.
Görsen ayrı, görmesen ayrı…
Sussam olmuyor…
Konuşsam olmuyor misali…
Şimdi de çıkmış malum
gazetelerden biri neden Türkiye’de 18 yaş altı evliliklerin yasaklandığını,
erkeklerin hapse atıldığını sorgulamış…
Çocuk istismarının adını kimse ‘evlilik’ koyamaz…
Oyun yaşındaki
çocukları, kimse eş yapamaz…
Yapmamalıdır…
Ama yıllardır bunun
mücadelesinin verildiği ülkemde maalesef ki birileri geriye gidişi teşvik için
toplum mühendisliğine soyunmuş…
Yok muasır medeniyetler olarak gösterilen ülkelerde evlilik
yaşı 14’e çekilmiş…
Farkında mısınız bilmem ama çocuk istismarında dünya
rekorları kırıyoruz…
Kız çocukları, mal
gibi alınıp satılır hale geldi…
Tıpkı yıllar önce
olduğu gibi…
Bugün en aydın illerde de dahi görülüyor bu durum…
Ama görmedim, duymadım, bilmiyorum modunda hala bazıları…
Belki de işlerine geliyor…
Kelli felli adamlarla
oyun çağındaki kızların ya da her ikisi de 18 yaşına gelmemiş çocukların akıl
dışı birlikteliklerini kabullenmek mümkün değil…
Bilim ve teknoloji çağındayız…
Devir o eski devir değil…
İnsanların aklıyla
dalga geçmeyin…
Önce eğitelim
çocuklarımızı…
Sonra iş ve makam
sahibi yapalım…
Sonra da bırakalım kendi özgür iradeleri ile yaşasınlar…
O yüzden gelin el
birliği ile okumayı teşvik edelim…
Çünkü geleceğimiz, çocuklarımızın ve gençlerin ellerinde
yükselecek…