Tarımda kullanılan mal ve hizmetlerin fiyatlarında aylıkta yüzde 1.03 ve yıllıkta ise yüzde 29.32’lik artış ilan edildiğini kaydeden Başkan Çandır, “Bu artışların alt gruplara göre fiyat değişimleri aylık olarak, tohumda yüzde 0.03, enerjide yüzde 0.45, gübrede yüzde 5.19, ilaçta yüzde 0.20, veteriner hizmetlerinde yüzde 0.27, yemde yüzde 0.79 ve diğer kalemlerde ise yüzde 3.40 olarak ilan edilmiştir. Aynı kalemlerin Ağustos ayındaki yıllık değişimleri, tohumda yüzde 9.87, enerjide yüzde 21.68, gübrede yüzde 66.71, ilaçta yüzde 11.81, veteriner hizmetlerinde yüzde 16.62, yemde yüzde 31.30 ve diğer kalemlerde ise yüzde 32 olarak ilan edilmiştir. Tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetlerin fiyatlarında ise aylık yüzde 0.28 ve yıllık yüzde 25.29’luk artış ilan edilmiştir” diye konuştu.
“YILLIK OLARAK YÜZDE 29 ZARAR”
Ağustos
ayında Tarım ürünleri üretici fiyat endeksinin (TarımÜFE) aylık yüzde 1.77,
yıllık ise yüzde 24.69 olarak ilan edildiğini anımsatan Çandır, şunları
kaydetti: “Bilindiği gibi TarımÜFE, tarımsal üreticinin satış fiyatındaki
enflasyondur. Yani beklenti ya da olması gereken veya sürdürülebilir olan aylık
ve yıllık Tarım-GFE rakamlarının TarımÜFE’den düşük seyretmesidir. Ancak bu
durumda tarımsal üreticiler, varlıklarını ve faaliyetlerini sürdürebilirler.
Ağustos ayı rakamları bize gösteriyor ki, tarımsal üreticiler aylık olarak
kendilerine bir fayda sağlarken yıllıkta ise yüzde 29 zarar yazmışlardır. Yani
satış fiyatlarındaki artıştan yıllık olarak yüzde 29 daha fazla girdi maliyeti
artışına maruz kalmışlardır. Üstelik bu girdiler, katma değer yaratmayan ya da
katma değerden düşülen maliyetlerdir.”
“MALİYETLER YÜKSELİYOR”
Ağustos
aylarında tarımsal faaliyette bulunanların satış fiyatlarının hammadde/malzeme
maliyetlerinden daha yüksek olduğu yıllara bakıldığında 2019 ve 2020 yıllarının
öne çıktığını söyleyen Çandır, ”Son 7 yıldaki diğer tüm yıllarda, Ağustos
ayları itibariyle üreticilerin girdi maliyetlerindeki artışlar, satış fiyatlarındakinden
yüksek seyretmiştir. Bu durum üreticiler açısından sürdürülemez bir durumdur.
Ocak-Haziran dönemindeki aylarda da geçmiş 7 yılda benzer eğilimler
gözlenmiştir. Yani üreticiler diğer aylarda da sistematik olarak daha yüksek
girdi maliyetleri artış oranlarına maruz kalmışlardır” dedi.
“ENFLASYON BASKISI SÖZ KONUSU”
Yurtiçi ve
yurtdışı üretici fiyatlarında ortalama yüzde 45’lik artışlar ilan edildiğini
belirten Çandır, “Görüldüğü gibi tarımsal dünya ile ilgili enflasyonlardan
ortalama olarak yüzde 70 daha yüksek seyreden tarım dışı üretici enflasyonu
ülke genelinde hakimdir. İlan edilen bu rakamlar tüketiciler üzerinde, gelecek
için ciddi bir enflasyon baskısının söz konusu olacağını göstermektedir” dedi.
“BU GİDİŞAT TERSİNE ÇEVRİLMELİ”
Son dönemde
tarım ve gıda fiyatlarının dünya genelinde de hızla arttığını belirten Ali
Çandır, diğer emtia fiyatlarının da rekor kırdığını vurguladı. Bir taraftan
emtiada arz kısıtlamaları, lojistik darboğazları, ihracatı kısıtlayıcı
politikalar hüküm sürerken diğer taraftan da küresel para bolluğunun
azaltılmaya çalışıldığını kaydederken, küresel bir daralmaya dikkat çekti.
Çandır, böyle bir ortamda tarımsal faaliyetlerin kesintisiz ve büyüyerek devam
etmesini sağlayıcı politikaların uygulanması gerektiğini söyledi. Çandır,
“Mevcut durumda tarımsal faaliyetlerde bulunanlar, özellikle son 11 yılda,
maliyet-gelir oranında ciddi zayıflamaya maruz kalmıştır. Özellikle yılbaşından
bu yana açıklanan tarımsal enflasyon rakamları, bu zayıflık eğiliminin devam
ettiğini göstermektedir. Mutlaka bu gidişatı tersine çevirecek sürdürebilir
politikaları uygulamaya koymak zorundayız” dedi.
Akdeniz Gerçek Haber Merkezi