Toplum mühendisliğiyle yapılan yanlışların üzeri örtülüp demagojiyle halk kandırılmaya çalışılıyor. Şaibeli ve kamu vicdanını zedeleyen işler göğüsler gerile gerile anlatılmaya çalışılıyor...


Evet, Menderes Türel ve Konyaaltı Sahil Projesi ile ilgili yapılan toplantıdan bahsediyorum. 2004-2009 ve 2014-2019 arasında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Menderes Türel’in en tartışılan projelerinden biriydi, Konyaaltı Sahil Projesi...


Akıllara zarar bir ihale, yapım süreci ve işletim zararı...


Muhittin Böcek ve ekibi göreve gelir gelmez yaptıkları ve yapılan incelemeler ışığında ‘iptal’ dedikleri Konyaaltı Sahil Projesi işletim ihalesinde Türel’in oklarını üstlerine çektiler...


Öyle ya kamu zarara uğramış. Yapımından işletilmesine her yeri zarar...


Yaparken belediye zarar etmiş, işletilirken zarar etmiş...


Türel’e göre ise her şey güllük gülistanlık. Hayır, AKP Antalya İl Başkanı Ethem Taş da paylaşmış ya; “Eşek ölür, kalır semeri. İnsan ölür kalır ederi” diye...

Böyle eser kalmasın mümkünse...


Türel kamuoyunda ortaya çıkan ve maliyetinin onlarca katına satın alınan yapım elemanları ve işletim maliyetinin belediyeye yıkılması gibi konularda güya halka gerçekleri aktardı...


Ama kimse tatmin olmadı...


Hatta ‘Bay Böcek’li üslubu ile itici geldi kamuoyuna. Ardından aynı gün akşam saatlerinde Kanal V’de arkadaşım Ali Buldu ile program yapan Muhittin Böcek, güvenilir ve tatmin edici açıklamalarda bulundu...


Kaldı ki zaten konu yargıda...


Yargı kararını verecek. İşletim ihalesinin iptali ya da devamı niteliğindeki yargıdan ayrı bu görev suçlarıyla ilgili de bir süreç başlayacak...


Hatta Başkan rant projelerinde aynı iptal süreçlerinin işleyeceğini kaydetti...


Mesele Boğaçay...


Otogar...


Zaten pek çok konuda yargı iptalleri de var. Elleri o açıdan rahat...


Şimdi bütün mesele gerçek anlamda bu konuların halka doğru anlatımı ve aciliyeti olan proje ve yatırımların hızla imalatı...


Bu arada siyaseten de bu konularda karşılıklı münazara gerekli. Başkan Böcek’in yerine siyasi mekanizma da devreye girmelidir. Hatta mümkünse bu konularda tartışmaları siyaset mekanizması götürmeli...


Belediyeciler iş yapmalı...