JMO Antalya Şubesi
tarafından yapılan açıklamada “Gönül ister ki falezlerin üzerine hiç yapı inşa
edilmesin ve eşsiz güzellikteki falezler korunarak insanların bu güzellikten
faydalanması sağlansın. Fakat yapılaşma zorunlu ve insanların yasal hakkı ise,
yapının projelendirilme sırasında yapılacak binanın yeri, falezlere uzaklığı
gibi teknik konular mutlaka göz önünde bulundurulmalı ve projelendirme
falezlerin bütünlüğüne zarar vermeyecek şekilde gerçekleştirilmelidir” denildi.
JEOLOJİK
TEHLİKEYE DİKKAT
“Antalya travertenleri
heterojen bir yapıya sahiptir. Maalesef, özellikle falezler civarındaki
traverten birimleri gerek gerilme çatlakları gerek yer altı suyu etkisi gerek
dalga hareketleri gerek komşu parsellerde bulunan binaların etkisi sebebiyle
sürekli tahribata maruz kalmıştır. Kıyıya yakın falez bandında, fiziksel ve
kimyasal aşınmalar, karstik oluşumlar, gerilme çatlakları, blok ayrılması ve
devrilmesi gibi jeolojik tehlikeler de söz konusudur.”
KIRMA
VE KAZIYA İZİN YOK
“Falezler civarındaki
travertenlerin heterojen yapısından dolayı nasıl bir olumsuzlukla karşılaşacağı
belli olmadığı için zemin etütleri çok dikkatli yapılmalı, bina zemin
ilişkisine çok özen gösterilmelidir. Falezlerde yapılan kazı ve kırma
çalışmaları titreşim etkisi yaratarak gerilme çatlaklarındaki ayrılmayı
hızlandıracağından, bu çalışmaların çevre binalara zarar verme ihtimali ve
falezlerin bütünlüğünü olumsuz etkileyeceği açıktır. Bu sebeple kırma ve kazıya
çalışmalarına hiçbir şekilde müsaade edilmemelidir.”
MİRASIMIZ
TAHRİP EDİLİYOR
“Kazı ve kırma
yapılarak binlerce yılda oluşabilen jeolojik miras niteliğindeki yapılar tahrip
edilmiş ve falezlere maalesef artık geri dönüşü mümkün olmayan zararlar
verilmiştir. Falezlerin oluşumuna yardımcı olan su kaynaklarımız iyi
yönetilmemiştir. Falezler Jeolojik Miras niteliğindedir ve bu güzellikteki
yapıların en güzel örnekleri Antalya'dadır.”
BUGÜNDEN
ÖNLEMİMİZİ ALALIM
“Geçmişte kıymetini
yeteri kadar bilemedik. Bugün, geçmişin hatalarını düzeltmekle uğraşıyoruz.
Gelecekte bu hatalarla uğraşmamak için, bugünden önlemini almalıyız. Fakat
açıkça görülüyor ki bugün de kıymetini bilememekte ısrar ediyoruz.
Kaynaklarımız bir bir ve göz göre göre elimizden alınıyor. Neyi bekliyoruz? Neden
hep kayıp edildikten sonra kıymetini anlıyoruz? İnanın önlem almak daha
ekonomik ve insani. Biz, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Antalya Şubesi
olarak bilgi ve birikimimizi kurumlar ve insanlarla paylaşmaya her zaman
hazırız.”
Haber
Merkezi