Dünyaya geleceğimden habersizdim ne ailemi ne cinsiyetimi ne de hayatı seçme hakkım yoktu. Önce annemin kokusunu aldım sesini duydum hissettim sonra babamı yanı sıra ablalarım ve abimi tanıdım. Hayatta olduğumu aynı anne, babadan olma dokuz çocuğun sondan ikinci aile bireyi olduğumu anladım.

Fakat ilk yıllarda anlamadığım bir şey vardı. Zaman içinde dışlandıkça fark ettiğim gerçek sağ bacağımda ki engel. Çevremdeki insanlar için bir eksiklik, bir sakatlık, insanların ben de bedensel özür olarak gördü bu sınırlı fiziki engel, benim için bir engel değildir.

Zira Yaradan bana akıl, fikir ve muhakeme gücü vermiş, beni dışlama eğilimi içinde saplantılar da bulunanlara göre bu bir eksiklik değildi bu Allah’ın bana verdiği bir özellikti diyorum. Azalarım, organlarım sağlıklı ise onlardan ne farkım olabilirdi ki onlardan başka bir eksiğim olmadığına göre neden dışlandığıma farklı muamele gördüğümü bir türlü anlayamıyordum.

Rabbim bende bir mucize yaratmıştı, kardeşlerime verilen imkanlar bana verilmediği halde onların yıllarca eğitimini alarak öğrendikleri okuma yazmayı ben kendi başıma gizli saklı kardeşimin defterinden yapraklar kopararak küçülmüş kalem, silgi ve kelime fişlerini habersiz alarak yazıp çizerek okuma yazmayı çözdüm. Aynı şekilde Kur’an’ı Kerim’i de çözmüştüm.

Buna rağmen anne, babamı okulla gitmek için ikna edememenin acısını hala yaşıyorum.

Aslında eksiklik bedenimde ki değildi asıl eksiklik elimden alınan haklarımdı, İmkanlarımın kısıtlanmasıydı, diğer kardeşlerim ile olan eşitsizliğim, hiç arkadaşımın olmayışı sokaklarda yaşıtlarımla oynayamayışımdı, eksiklik kusur özür her ne deniyorsa bunlardı canımı acıtan.

Akşam saatleri gelip başımı yastığa koyduğum da insan oğlunun yaşamını ve genel hâlini zihnimde kurgulayarak felsefî mütalaalardan kendimi alamıyordum. Bacağım 4 cm kısa diye bu ayrıcalık, hor görme, kabullenememe neden...

Allah’a hamdu senalar olsun ki ben hiç isyan etmedim kedimi eksik görmedim hatta her zaman şükürler olsun diyorum. Rabbim beni farklı yaratmış ve bir mucize gibi yaşadığım, başardığım hayat mücadelesini.

Düşünüyorum da, acaba benim durumumda mucizesi içinde olan kaç kişi vardır... Yaratılış kanunlarını aklımdan geçirdim bir an, ülkemizde sayılarını bilmediğimiz engellilerimizin mucizeli yaşamlarını hayal ettiğimde, bir çoğumuzun gerçekten mucizelerin can suyuyla hayata bağlandığımızı fark edebiliyorum.