Yerel seçimlerin üzerinden 41
gün geçti, AKP’li Menderes Türel
yönetimi tarafından sürgün edilen belediye çalışanlarının sorunu çözüme kavuşturulamadı.
Mağduriyetlerinin giderilmeyişinden yana dertli olan
Büyükşehir Belediyesi çalışanları, merkeze dönmüş olmalarına rağmen,
kendilerini Gündoğmuş, İbradı, Akseki,
Kaş, Kınık ve Gazipaşa gibi Antalya kent merkezine en uzak yerlere
gönderen, gönderilmeleri için suç yaratan, uyduruk soruşturmalar yapan daire
başkanları ile birim müdürlerinin emrinde çalışıyor olmalarının ezikliğini
duyduklarını ifade ediyorlar..
Antalya Büyükşehir Belediyesi’ndeki sürgün olayı 2014
yerel seçimlerinin hemen sonrasında yaşandı..
AKP’li Türel
yönetimi, 2014 yılı Haziran ayında düğmeye bastı, kendilerinden olmadığına
kanaat getirdiği işçi ve memurlarının önemli bir bölümünü sürgüne gönderdi.
Antalya ayağa kalktı, sürgünler kınandı, eylemler
yapıldı..
Tepkiler çığ gibi artarken, Büyükşehir Belediyesi’ndeki
sürgünlere yurt içi ve yurt dışından da
kınamalar gelirken, dönemin AKP’li
Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, şaka gibi bir açıklama yaparak
şunları söylemişti :
“Gündoğmuş sürgün
yeri değildir”
Belli ki Türel, Antalya-Gündoğmuş arasının kaç saat
olduğundan, Gündoğmuş’un fiziki ve sosyal konumlarından habersiz..
Türel mantığına göre aynı şeyler, İbradı, Akseki, Kaş,
Kınık ve Gazipaşa için de geçerli..
Şurası yadsınamaz
bir gerçek ki AKP’li yönetiminin ‘görevlendirme’ adı altında gerçekleştirdiği
sürgünler tamamen siyasi..
Gece yarısı yollara düşen, gece yarısı evlerine dönen,
gece yarısı yeniden yollara düşen belediye işçi ve memurlarının nasıl bir
anlayışla sürgün edildiğinin bir örneğini vermek yeterli :
Antalya’da 11 itfaiye
istasyonu var, dönemin Büyükşehir yönetimi İtfaiye Müdürünü itfaiye istasyonu
olmayan İbradı’ya görevlendiriyor.
Binası olmayan yerlere sosyal hizmet uzmanı, Hayvanat bahçesi olmayan Akseki’ye 3
veteriner gönderildi.
Bir de sürgün
edildikleri yetmiyormuş gibi mobbing uygulanarak istifaya zorlanan, bu
olmayınca işten atılan, yargıya giderek kazanan Recep Kaçar, Mehmet Ali Tüzün,
Doruk Özgür Şahbaz, Kamile Şahbaz,
Bülent Oktay, Medeni Çelebi, Selman Yayla, Mehmet Orakçıoğlu, Erol Erenler ve
Osman Şener gibi belediye çalışanları var..
Onlar görevlerine dönmelerinin, itibar ve onurlarının
geri verilmesini istiyorlar..
EKDAĞ DA FIRTINALI
GÜNLER
Millet İttifakı
ortağı İYİ Parti’nin Antalya İl Başkanı Ahmet Aydın’ın ‘ EKDAĞ’ı kadrosuyla
birlikte istiyoruz” açıklaması büyük yankı yapmıştı..
Sadece CHP cenahında değil, Kurucu İl Başkanı Nizamettin Sağır ve partisi bu sözlere büyük
tepki göstermiş, Aydın da geri adım atar gibi yapmıştı..
Ancak EKDAĞ yönetim belirlendi, Korkuteli eski Belediye
Başkanı Hakan Gökce’nin
başkanlığındaki oluşturulan yönetim kurulunun
Cafer Tayyar Sevim, Başak
Karataş, Ufuk Çiftçi, Tuncay Sarıhan, Mehmet Manavoğlu, Mahmut Poyraz, Murat
Dinç, Bayram Dal, İbrahim Özcan ve Feyzullah Orak’tan oluştuğu da kamuoyuna
yansımıştı..
İsimlerin tamamına yakınının İYİ Parti’li olması İl
Başkanı Aydın’ın istediğini alması olarak yorumlanmıştı..
EKDAĞ yönetimdeki
kimi isimlere İYİ Parti’den bile tepki geldi, Ufuk Çiftçi, ışık hızıyla istifa
ettirildi.
Kepez seçimlerinde
AKP ile makasın daralmasında önemli katsısı olan CHP Kepez İlçe Başkanı Adayı
Murat Dinç, ikna çabaları da sonuç vermeyince görevi kabul etmedi..
Merkez sağ siyasetin önemli isimlerinden İbrahim Özcan’ın ise atamanını bilgisi dışında yapılmasından
yana dertli olduğu ileri sürülüyor.
Ufuk Çiftçi’den
boşalan EKDAĞ yönetim kurulu üyeliğine belediye meclisi aday adayı Bülent Erol
atanırken, Genel Başkan Meral Akşener’e kadar giden İYİ Parti’deki EKDAĞ
tartışmasının uzun süre devam edeceği siyaset kulislerinde konuşuluyor..
İYİ Parti’nin EKDAĞ gibi talebi olan ANSET’in yönetim kurulunun oluşturulma girişimlerinde de sancılı bir süreç yaşandığı öne sürülüyor..