Döşemealtı Halil Akyüz Anadolu Lisesi 12'nci sınıf
öğrencisi Aleyna Hatun Budanır, okul harçlığını çıkarmak için çalıştığı Burdur-
Antalya yolu üzerindeki çamaşırhaneden 16 Ağustos günü saat 08.00 sıralarında
çıkıp, servis aracına bindi. Antalya yönünde giden servis sürücüsü Mahmut Y.,
iddiaya göre, yan yola girmeden Aleyna Hatun'u ana yol üzerinde indirdi. Yolun
karşısına geçmek isteyen Aleyna Hatun'a, Hakan K. yönetimindeki 07 FC 645
plakalı otomobil çarptı. Vücudunda birçok kırık, iç organlarında ise hasar
oluşan Aleyna Hatun Budanır, sağlık görevlilerince ambulansla Akdeniz
Üniversitesi Hastanesi'ne götürüldü. Aleyna Hatun'un beyin ölümünün
gerçekleşmesinin ardından babası Şahimerdan Budanır'ın onayıyla kalbi,
böbrekleri, karaciğeri, akciğeri, pankreası ve 2 korneası, organ bekleyen
hastalara nakledildi.
Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen
duruşmaya tutuklu sanık Hakan K. (19), tutuksuz sanık Mahmut Y., müştekiler
Hülya Cebotaru, Şahimerdan Budanır ile taraf avukatları katıldı. Sanık Hakan K.
savunmasında, olaydan 1 yıl önce ehliyetini aldığını belirterek, “O gün 07 FC
645 plakalı otomobille tali yoldan Antalya istikametine seyir halindeyken tam
üst geçidin olduğu yere yaklaştığım anda bir kişinin yola atladığını fark
ettim. Fren ve kornayla ikaz etmeme rağmen tepki vermedi. Yolun karşısına
geçmeye devam etti. Ben de kurtarmak için şarampole doğru direksiyonu kırdım.
Bu esnada beni fark edince ne yapacağını o an bilemediğinden önüme doğru hamle
yaptı. O esnada olay gerçekleşti" dedi.
ASLİ KUSURLU
Sanık Hakan K.'nin avukatı, Aleyna Hatun Budanır'ın kaza
anında kulağında kulaklık olduğunu ve nedenle müvekkilinin ikaz çabalarına
rağmen tepki vermediğini ve vahim olayın yaşandığını söyledi. Servis şoförü
Mahmut Y. ise yolcuları güzergah üzerinde indirdiğini belirterek, bir kusuru
olmadığını iddia etti. Şikayetçi avukatı Barış Otlu ise servis şoförünün asli
kusurlu olduğunu belirterek, tutuklu yargılanmasını istedi. Mahkeme, sanık
Hakan K'nin tutukluluğunun devamına, sanık Mahmut Y.'ın tutuksuz yargılanmasına
karar vererek duruşmayı erteledi.
SANIĞIN ANNESİNE SİTEM
Duruşma çıkışında Aleyna Hatun Budanır'ın annesi Hülya
Cebotaru, kızının ölümüne neden olan sürücü Hakan K.'nin annesinin yanına
giderek, “Oğlunuz tutuklu yargılanacak diye ağlıyorsunuz, merak etmeyin er ya
da geç oğlunuza sarılacaksınız. Ama ben kara toprağa sarılıyorum. Sizin
üzülecek bir durumunuz yok. Ben kızımı hiçbir zaman göremeyeceğim ama siz gidip
görebileceksiniz" diye sitem etti.
DEVLETİME
GÜVENİYORUM
Aleyna Hatun Budanır'ın anne, baba ve avukatları, duruşma
sonunda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Şahimerdan Budanır, “Ben her şeyden
önce devletime güveniyorum. Adaletin tecelli edeceğine inanıyorum. Asgari
ücretle çalışan işçiler korkudan yalan ifadelerde bulundu. Kızımın kulağında
kulaklık olduğunu ve ikazları duymadığını söylüyorlar. Kızımda kulaklık olsa
bile Türkiye'nin yüzde 4.7'si işitme engelli. Bu da 3 milyon kişiye tekabül
ediyor. O zaman 3 milyon kişiyi de hep beraber öldürelim. İnsanlar bir kedi
gördü mü arabasını tarlaya, sokağa atıyor. Böyle saçmalık mı olur. Antalya yaya
öncelikli bir kent. Ama bizim yayaya, insanlara saygımız yok. Bizim milletimiz
trafiğe çıktı mı, kendisini Teksas'ta kovboy zannediyor" diye konuştu.
BANA KAFA SALLIYOR
Bir soru üzerine sürücü Hakan K.'nin elleri kelepçeli
olarak eski Kasımpaşa kabadayıları gibi yürüdüğünü sözlerine ekleyen Şahimerdan
Budanır, “Etrafında 9-10 kişi bana kafa sallıyor. Sanki biz onlara bir şey
yapmışız. Bizim canımız gitmiş, onlar bizi tehdit ediyor. Türkiye burası. Ben
ne diyeyim" dedi.
KIZIMIN HAYALLERİ
VARDI
Anne Hülya Cebotaru ise duruşma sonunda sanığın annesiyle
girdiği diyaloğu anlattı. Sanığın annesinin oğlunun tutukluluğunun devamına
üzüldüğünü ve ağlamaya başladığını gördüğü anda yanına gittiğini kaydeden Hülya
Cebotaru, “Bir gün onun oğlu serbest bırakılacak. Ama benim kızım gelmeyecek.
Benim kızımın hayalleri vardı. Okumak istiyordu. Servis şoförü, çalışanları
istediği yere bıraktığını söylüyor. Benim kızım çok saygılıydı. Onu nerede
bırakırsalar orada inerdi. Sessizdi. Büyüklere saygısı vardı. Ben Türk
adaletine güveniyorum. Biraz adalet istiyorum" diye konuştu.
Ailenin avukatı Barış Otlu ise mahkemenin bu konuda hassas
olduğunu ifade ederek, servis şoförünün mesleği ile ilgili yeterlilik sahibi
olmadığı için 17 yaşındaki bir canın solduğunu söyledi. Otlu, ayrıca 19
yaşındaki bir gencin gençliğin verdiği cehaletle süratli bir şekilde araç
kullanması sonucu kazanın meydana geldiğini sözlerine ekledi. DHA