Emniyet’ten “Torbacı Başkomiser Oldu” Haberlerine Yalanlama

Emniyet Genel Müdürlüğü, sosyal medyada ve bazı haber mecralarında yer alan “torbacı kendini başkomiser yaptı” iddialarına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, narkotik sistemlerine e-imza ile erişim sağlanmasının mümkün olmadığı ve iddiaların gerçeği yansıtmadığı ifade edildi.
Emniyet’ten “Torbacı Başkomiser Oldu” Haberlerine Yalanlama

Emniyet Genel Müdürlüğü, kamuoyunda geniş yankı uyandıran ve “Torbacı Başkomiser Oldu” başlığıyla servis edilen haberlere dair yaptığı açıklamada, kurum içi e-imzanın sadece Elektronik Belge Yönetim Sistemi (EBYS) içinde geçerli olduğunu ve narkotik sistemlerine bu yolla erişilemeyeceğini belirtti.

Açıklamada, "Emniyet Genel Müdürlüğü hizmetlerinde kullanılan e-imza, sadece kurum tarafından verilmiş olup, sadece EBYS sistemi içinde kullanılmaktadır. Narkotik sistemleri çok katmanlı güvenlik sistemi ile korunmakta, dış bağlantıya kapalıdır ve e-imza ile bu sistemlere erişim mümkün değildir" denildi.

Emniyet’ten “Torbacı Başkomiser Oldu” Haberlerine Yalanlama 2

Sahte E-İmza, Sahte Evrakla Alınmış

EGM açıklamasında ayrıca, iddialara konu olan sahte e-imzanın, ilgili personelin bilgisi dışında üretildiği de belirtildi. Yapılan tespitlere göre, bir ildeki elektronik sertifika hizmet sağlayıcısının ofisi üzerinden sahte kimlik ve evraklarla, farklı bir telefon ve e-posta kullanılarak e-imza çıkarılmış. Söz konusu e-imzanın kopyalanmadığı ve kullanımına dair herhangi bir işlem tespit edilmediği de Emniyet’in açıklamasında yer aldı.

Sahte e-imzayı alan kişiler hakkında, mağdur durumda olan başkomiserin 30 Haziran 2025 tarihinde şikayette bulunduğu da belirtildi. Ayrıca adli kontrol kararlarının yalnızca adli makamlarca verildiği, emniyet personelinin bu konuda bir yetkisinin olmadığı vurgulandı.

Emniyet’ten “Torbacı Başkomiser Oldu” Haberlerine Yalanlama 3

Ne Olmuştu? Skandal Nasıl Patladı?

Söz konusu iddialar, gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel’in Onlar TV’de yaptığı açıklamalarla gündeme oturdu. İddialara göre, uyuşturucu ticareti yaptığı öne sürülen Mıhyeddin Yakışır isimli kişi, sahte kimlik ve belgelerle Emniyet Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nda görevli bir başkomiserin e-imzasını alarak, sisteme sızmış ve adli kontrol kararlarını etkileyebilecek işlemler yapmıştı.

Soykan, Yakışır’ın sadece e-imza değil, Gazi Üniversitesi, YÖK, Milli Eğitim Bakanlığı gibi birçok kurumun yetkililerine ait e-imzalara da sahip olduğunu öne sürmüştü. Ayrıca, sahte diploma çetesiyle bağlantılı olarak adı geçen "Tuzem Akademi" üzerinden çok sayıda e-imza ve belge üretildiği de iddianamede yer almıştı.

Skandalın Arka Planında Ne Var?

Gündeme damga vuran olay, 2024 yılında adı “sahte diploma çetesi” olarak anılmaya başlayan organize bir yapının çökertilmesiyle ortaya çıkmıştı. Çete üyeleri, sahte lise ve üniversite diplomaları, ehliyet sınav sonuçları ve e-imza belgeleri düzenleyerek kamu kurumlarını hedef almıştı. Çetenin lideri olduğu öne sürülen Ziya Kadiroğlu’nun daha önce KPSS ve YDS sınavlarında joker aday kullanmak gibi suçlamalardan yargılandığı da medyaya yansımıştı.

İddianamelere göre, çete üyeleri sadece e-imza değil, kamu kurumlarının dijital sistemlerine sızabilecek altyapılar da kurmuş; Ankara Ulus’ta konak benzeri bir binada server odaları ve yazılım ofisleri ile organize çalışmıştı.

Kaynak:Haber Merkezi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.