“CHP'nin tabanı bonzai çekti. Milyonlarca CHP'li, bonzai içmese gidip, HDP'ye, PKK'ya oy verir mi? Bir de duman altı olanlar var: Siz esrarı çekmeseniz de duman altı oluyorsunuz. CHP ile aynı mahalledeyseniz, orada esrar, bonzai çekildiği zaman duman altı olursunuz. CHP intihar gibi bir şey yaptı. Kendi seçmenini PKK'ya yönlendirdi”

CHP’nin demokrasi sevdalısı(!)Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun işareti ile Cumhurbaşkanı Adaylığı için gerekli 100 bin oyun toplanmasına katkıda bulunduğu Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’e ait bu sözler..

CHP’lilerin oylarını kimlerle paylaştığını, partiyi yönettiğini düşünenlerin(Ben onlara polit büro diyorum) partilileri nasıl yanlışa sürüklediklerinin somut bir örneği Perinçek’in bu saçma sapan sözleri..

9 yılda 9 seçim kaybetmesine rağmen başarılı olduğuna inanan ve ‘Seçimi AKP kaybetti’ gibi akla zarar açıklamalar Bay Kemal, istifa çağrılarına kulağını tıkadığı gibi, iktidar ateşiyle yanıp tutuştukları için partiyi ve kendisini eleştirenleri kesin ihraç talebiyle disiplin kuruluna sevk ederek, nasıl bir demokrasi aşığı olduğunu dosta düşmana gösterdi..

Bilin istedim..

CHP’ye yönelik eleştirilerin amacı yanlışları işaret etmek, kamuoyunun beklentilerini aktarmak, Atatürk’ün partisinin üzerindeki ölü toprağından kurtularak, hem üyeleri ve sempatizanlarına moral ve heyecan aşılamak, hem de Cumhuriyet, demokrasi ve kurumlarının emanetçisi olduğunu hatırlatmak..

En önemlisi de isminde olduğu gibi halkın partisi olduğunu işaret etmek..

Ülkenin pek çok yerinde olduğu gibi Antalya’da da CHP’ye ve liderine, pardon genel başkanına koşulsuz bağlılık gösteren kimi partiler, yazdıklarımızdan öylesine büyük oranda rahatsızlık gösteriyorlar ki, tepkileri çok sert oluyor, tehdit mekanizmasına başvuruyorlar, CHP’ye ve CHP’liye yakışmayan bir dille hakaret etmeyi partizanlık sanıyorlar..

CHP’liler partinin durumundan memnunsa, ne pahasına olursa olsun, futbol fanatikleri gibi, ‘Hep destek, tam destek’ anlayışında iseler söylenecek söz yok..

Kılıçdaroğlu ve arkadaşları, ülkenin her yerinde olduğu gibi 24 Haziran seçimlerinde milletvekili listesi yanlışlığını sürdürerek, partiye güç kaybettirdiler..

Sağdan aday gösterme, sağ oyları alma hevesinden kurtulamayan Kılıçdaroğlu’nun Antalya’daki temsilcileri de ‘ 8 vekillik garanti’ deyip sırtüstü yatınca bozguna uğradılar..

Gandi Kemal, “ Yerel seçimleri kazanacağız” buyursa da, 24 Haziran’da sandıktan çıkan sonuçlar,  CHP’nin kalesi olarak bilinen Muratpaşa ve Konyaaltı’nda bile seçimin zor olacağını gösteriyor.

CHP için ciddi anlamda tehlike çanları çalıyor..

İYİ Parti Muratpaşa ve Konyaaltı’nda seçmenin beğenisini kazanacak adaylar gösterirse, 24 Haziran’da olduğu gibi CHP oylarının önemli bir bölümünü alır..

Hal böyle oluca da yıllardır özellikle Muratpaşa’yı kazanma isteğiyle yanıp tutuşan AKP, sandıkta amacına ulaşabilir..

24 Haziran seçimlerinin sonuçları gösterdi ki Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerde Antalya yerel siyasetinde çok farklı bir tablo ortaya çıkabilir.

CHP Antalya’da bir de Serik yaklaşımı var..

CHP’nin 5 Antalyalı vekilinden 3’nün Serikli olması özellikle parti tabanında eleştirildi, rahatsızlık yarattı.

CHP, buna rağmen Serik’e AKP ve İYİ Parti’nin arkasından üçüncü oldu..

CHP’nin karar vericileri Serik sevgisine şöyle bir yorum geçtiriyorlar :

“Antalya’yı yıllarca Bucaklılar yönetti. Antalya için değil de kendileri için çalıştıklarını yıllar geçtikçe daha net olarak görmeye başladık. Bunun içinde Antalya’yı Antalyalılar yönetmeli düşüncesinden oyla çıkarak, Serik’e yöneldik

Sadece CHP değil de AKP de Serik siyasetine yöneldiğinin mesajını verdi son seçimlerde..

AKP, Manavgat ve Alanya’yı da ihmal etmedi.

İktidar partisi de Antalya siyasetinde Bucak ağırlığının azaldığı öngörüsü ile listesinde Serik ve Manavgat kökenli adaylara yer verdi..