Ne zor şey memlekette kadın olmak. İş, ev, sosyal yaşam dahil her alanında var olan ama varlığını kabul ettirmekte zaman zaman zorlanan kadınların yaşadığı haksızlıklar ve hukuksuzluklar kitaplara sığmaz sanırım…

 

Öldürülen, dövülen, hakaret edilen, rencide edilen, emeği sömürülen kadınlar bugünlerde yargı kararlarıyla mağdur olmaya devam ediyor…

 

Öldüren, “Aldattı” diyor. Ya da kravatlı takım elbiseli, hakim karşısına çıkıyor. İyihal indirimini kapıyor. Birkaç yalan yanlış iddia da savurdu mu suç, ölene kalıyor neredeyse…

 

Şiddet uygulayan da aynı. “Pişmanım” diyor, kapıyor indirimi. Hatta salıveriliyor…

 

Hakaret edene zaten ceza yok. Öldürene, dövene ceza olmaz da sövene mi olur! Ülkemizde toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimini vermedik bir türlü. Kadının da insan olduğunu, onun da yaşam hakkı olduğunu anlatamadık. Cahiline de eğitimlisine de…

 

Bakın dün mahkemelerde yine kadınlar cezalandırıldı…

 

Ulu orta herkesin içinde katledilen kadınlarımızın kemikleri sızlıyor. ‘Ölmek istemiyorum’ diye haykıran o kadınlarımızı yaşatamadık. Yaşatamadığımız gibi haklarını da arayamıyoruz, savunamıyoruz…

 

Yargıda da öldürülüyorlar…

 

Bu günlerde de aynısı oluyor, olmaya da devam ediyor…

 

27 Yaşındaki Sultan’ı öldüren de iyi hal indirimi aldı…

 

Kızının gözü önünde katledilen Emine Bulut cinayetinin davasında da iyi hal indirimi için kıvranışlar vardı…

 

Buradan da pişmanlık vs gerekçeleriyle indirim gelir mi bilinmez…

 

Ama bildiğim mağduru mağdur eden kararlar geldiği sürece bu memlekette birşeyler kolay düzelmez…

 

Ama pes edecek değiliz ya…

 

Eşit, adil bir Türkiye için mücadelemizi sürdüreceğiz. Hem de daha da yükselterek…

 

Sahada , işte, evde, siyasette varız…

 

Var olmaya da devam edeceğiz…

 

Hakkımıza hukukumuza da sonuna kadar sahip çıkacağız...

Tüm haksızlık ve hukuksuzluklara rağmen…