Zamanında gecekondu önleme bölgesi olan Muratpaşa’nın Ermenek Mahallesi’nde vatandaşlar ev yapmış, bahçe yapmış, arazi çevirmiş bırakmış. 775 Sayılı Gecekondu Kanunu’n şartlarına uymayanların yerleri Muratpaşa Belediyesi’nce parça parça satıldı. Kimi kullanıcıları tarafından alındı. Kimi ise açık ihalede en yüksek parayı verene satıldı…

 

Belediye meclis üyesiyken benim önerim ise hak sahiplerine kooperatif kurup en az 1’er daire alacak şekilde yapılaşma yapıp geri kalan arsaları şeffaf bir şekilde ihaleyle satıp hem belediyeye büyük gelir elde etmek hem de hak sahiplerini mağdur etmemekti…

 

Maalesef olmadı, kabul görmedi. Yarı şeffaf hatta ihaleye girmenin bile zaman zaman imkansızlaştığı ya da meclis üyelerinin yakınlarının katıldığı ihaleler yapıldı. Çok değerli kamu parselleri yok pahasına satıldı…

 

Gelelim konumuza….

 

Antalya’nın tanınmış ailelerinden Bahar Ailesi’nin de burada yerleri olduğu söyleniyor. Daha doğrusu Berkay Bahar, babasının zamanında vergisini ödediği ama subasmanı olmayan ve hak sahibi olamadığı yerleri çıkarılan ihaleden aldıklarını anlatıyor…

 

Buraya kadar her şey normal. Ancak yasal olmasına rağmen vicdani olmayan, kamu yararına uygun olamayan meseleleri de aktarmak lazım…

 

Bahar, bir iş insanı olarak araziyi değerlendirmek istediğini ve akaryakıt istasyonu için düğmeye bastıklarını aktarıyor. Yasal olarak böyle bir hakkı var mıdır? Plan değişikliği teklifi yaptırır, meclisler kabul ederse yapar…

 

Ama kamu yararı açısından konu sıkıntılıdır…

 

Şöyle ki...

 

Ev sahibi olmayan insanların ev ve bahçe olarak kullandıkları yeri, şartlar gereği alamamış ve ihale ile almış olmanız doğal hakkınız. Ama 2’si konut, 3’ü de konut ve ticaret olan bir yeri komple akaryakıt istasyon alanına çevirmek ‘büyük rant’ demektir. Ve burada kamu değil, kişi yararı vardır…

 

Plan değişikliklerinde esas olan ‘kamu yararıdır’…

 

Eğer senaryo şöyle olsaydı, alkışlardım. Muratpaşa Belediyesi, 2.3 milyon Lira’ya sattığı Ermenek Mahallesi’ndeki 5 parseli, kendisi akaryakıt istasyonuna çevirip yatırım yapmak üzere satışa çıkarsaydı, bu rantta kamu yararı vardı. 2.3 Milyon, yüzlerce milyonluk değere bürünecekti ki bu da pekçok eksik yatırımın yapılması demekti. Kreş, yurt binası, etüt merkezleri vs yapılacak kaynak demekti…

 

Bahar Ailesi, kendince haklı. Tek onlar değil, böyle plan tadilatlarıyla rant kazanmak isteyen. Ne ilkler ne son olacaklar…

 

Ama yazık oluyor işte canım kamunun malına…

 

Kaybedilen yerleri, yerine koymak mümkün değil…

 

Ötesinde Bahar Ailesi üzerinden Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ile yapılan hesaplaşmayı çirkin buluyorum. Konumuz Bahar Ailesi değil, özünde yapılan tadilatlarla uğranan kamu zararıdır…

 

Kamunun elinde kıymetlenmesi gereken arazilerin, satış sonrası değer bulması vicdanları yaralamaktadır…

 

Ne diyelim el vicdan…

 

Bu arada en güzelini Muratpaşa Belediye Başkanı Uysal yaptı. Konunun görüşüldüğü meclise katılmadı. Konu, son dakika değişikliği ile Büyükşehir Belediyesi’nce karar verilmek üzere karara bağlandı…

 

Şimdi gözler Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nde. Olağan meclise yetişirse 7 Eylül’de gündeme girer ama komisyona havale edilir konu…

 

Bakalım, Büyükşehir kucağında bulduğu tadilata ne diyecek?

 

Nazım imar planını olumlu bulan meclisin, kabul etmesi mümkün…

 

Ama önemli olan meslek örgütlerinin konuyu nasıl değerlendireceği…