DSC_0419-3Antalya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü önünde kamu emekçileri bir araya geldi. Bugün başlayan kamu emekçilerinin Toplu Sözleşme görüşmeleri üzerine basın açıklaması yapan KESK Antalya Şubeler Platformun Dönem Sözcüsü Nurettin Sönmez “Demokratik ve eşitlik ilkesine uyularak yapılması gereken toplu sözleşme görüşmeleri iktidarın manevraları ve engellemeleri ile başlamıştır. KESK olarak bir hafta öncesinden toplu sözleşme görüşmelerine katılımcı heyetimizin isimlerini bildirmemize rağmen dün konfederasyonumuza iletilen yazı ile KHK ile ihraç olmuş yöneticilerimizin toplantılara katılamayacağı bildirilmiştir” dedi. Yıllardır KESK olarak TÜİK rakamlarını yalanlayarak gerçekle bağdaşmadığını savunan Nurettin Sönmez, enflasyonun  bin  sokakta, pazarda hissedildiğini söyledi. 7 bin 500 TL maaş alan emekçilerin iktidar tarafından açlığa mahrum bırakıldığını ifade etti.

DSC_0424

Gültan Kışanak Tahliye Edildi Gültan Kışanak Tahliye Edildi

“AMAÇLARI HALKI AÇLIĞA MAHRUM BIRAKACAK SÖZLEŞMEYİ İMZALATMAK”

KESK Antalya Şubeler Platformun Dönem Sözcüsü Nurettin Sönmez “Bu yapılacak olan toplu sözleşmenin ne kadar anlamsız hale getirildiğinin net bir göstergesidir. 2021 yılında genel başkanımızın toplantılara katılmasında sorun görmeyen iktidar bu yıl bu yasağı getirerek şimdiden niyetini belli etmiştir. İktidarın yapmak istediği kendi yandaşı sendikalarla masaya oturup hiçbir itiraz olmadan kamu emekçilerini açlığa, yoksulluğa mahkum edecek sözleşmeyi imzalatmaktır” dedi. Bu verilen kararı kabul etmediklerini aktaran Sönmez, iktidarın tutumundan dolayı kınadıklarını da ekledi. Sönmez “Daha önce defalarca çalışma bakanı ile, iktidarın temsilcileri ile resmi görüşmeler yapmış olan eş genel başkanlarımız bu yasaklamanın getirilmesinin başka izahı olamaz. Biz her koşulda kamu emekçilerinin, emeklilerin haklarını korumakta kararlıyız” diyerek kararlılıklarını vurguladı.

“MAAŞLARIMIZ BUHARLAŞTI”

KESK olarak toplu sözleşme teklifini iktidara sunduklarını ifade eden Sönmez tekliflerinin özetini şu şekilde yaptı: “12 yıldır “toplu sözleşme” adı ile sürdürülen oyunların soncunda maaşlarımız reel olarak buharlaşmış, satın alma gücümüz erimiş, yoksulluğumuz artmıştır.  Çünkü işveren tarafı her seferinde orta vadeli planlardaki, bütçelerdeki hedeflerini önümüze koymuş ve biz bunun gerçekleşeceğini öngörüyoruz diyerek maaşlarımızdaki artışlarımızı TÜİK’in sanal enflasyon rakamlarına bağlamıştır. İktidarın payandası olan yetkili  konfederasyon yöneticileri de önlerine konulan bu sanal rakamlara dayalı maaş artışlarına imza atmış ve kamu emekçilerini iktidarın emek düşmanı politikalarına mahkum etmiştir.”

“TÜİK YALAN SÖYLÜYOR”

KESK olarak yıllardır TÜİK rakamları yalanlayıp yoksulluk gerçek olduğunu savunan Sönmez “Biz yaşadığımız gerçek enflasyon, hayat pahalılığı eziyor diyoruz. Çünkü yıllardır çarşıda, mutfakta yaşadığımız gerçek enflasyon TÜİK marifetiyle gizlenmek isteniyor. Bize dayatılan rakamlar TÜİK'in sahte hesaplarının rakamlarıdır. Seçimlerden önce “En düşük memur maaşını 22 bin TL’ye çıkaracağız, artışı emeklilere de yansıtacağız” dediler. Ama milyonları perişan eden yeni bir ücret-maaş rejimi getirdiler. Buna göre 7 bin 500 TL maaş alan milyonlarca emekliye hiçbir artış yapmayarak açlığa mahkum ettiler.  Açlık sınırının 12 Bin TL’yi aştığı koşullarda bunu kabul etmek insani değildir” dedi.

“KAŞIKLA VERDİ KEPÇEYLE ALIYOR”

Konuşmasının devamında Sönmez “Son 1 ay içerisinde yapılan zamlar yapılan maaş artışlarından çok çok fazla olmuştur. Yani iktidar kaşıkla verdiğini kepçeyle geri almıştır. Vergi adaletsizliği had safhaya gelmiştir. Emekçinin gelirinin önemli bir bölümü vergilere giderken, sermayeye vergi afları getirilerek korunmuştur. Seyyanen ödemeler taban aylığa yansıtılmayarak emekçiler bir kez daha kayba uğratılmışlardır. Yani söz konusu kamu emekçisinin çalışırken aldığı maaşın sadece yüzde 40’ı emekliliğe yansıtılmaktadır. Bu adaletsiz tablo ortadayken hala iktidarın enflasyon hedeflerine göre, TÜİK’in sahte rakamlarına göre maaş artışı talep etmek kamu emekçilerine, emeklilere ihanet etmektir”şeklinde konuştu.DSC_0433

“BİZİM ÖNGÖRÜMÜZ, TAHMİNİZ VAR”

Sönmez, KESK olarak TİS (Toplu İş Sözlşemesi) tekliflerinde yaşanan adaletsizliğin giderilmesi için öncelikle tüm kamu emekçilerine brüt 8 bin 138,89 TL olarak verilen ilave seyyanen ödeneğin taban aylık katsayısına dâhil edilmesini talep ettiklerini aktardı. Sönmez “Emekli kamu görevlilerinin de bu artıştan yararlanmasının tek yolu budur. 2024 yılı artışının bu yeni katsayı üzerinden yapılmasını istiyoruz. Bu noktada da yoksulluk sınırındaki artış oranının tüm kamu emekçilerinin maaş artışında temel alınmasını talep ediyoruz. Her seferinde toplu sözleşme masasında kendi öngörülerini, enflasyon tahminlerini dayatanlara bizim de öngörümüz var, tahminlerimiz var diyoruz” açıklamalarında bulundu.

YOKSULLUK SINIRI 45 BİN TL’Yİ BULACAK

Sönmez “KESK olarak yaşadığımız enflasyonist ortamı, hayat pahalılığındaki artışı temel aldığımızda yoksulluk sınırının 45 bin TL olacağı görülmektedir. Buradan hareketle Toplu Sözleşme teklifimizde kamuda en az maaşı alan, eşi çalışmayan, 2 çocuklu, konutu olmayan, 15. Derecenin 1. Kademesindeki kamu emekçisinin maaşının 2024 yılı Ocak ayından itibaren eş, çocuk yardımı ve kira yardımı ile birlikte en az 45 bin TL’ye çıkarılmasını talep ediyoruz. Buradan diğer konfederasyonlara da çağrımız milyonlarca emekçiyi ve emekliyi ilgilendiren bu görüşmelerde iktidarın dayatmalarına karşı ortak tutum almaktır. Taleplerimizin karşılanmaması durumunda üretimden gelen gücümüzün dahil her türden demokratik mücadele yöntemini birlikte örelim diyoruz” şeklinde konuşarak sözlerini noktaladı.

DİLAN ANDIÇ

                                                                                     

Editör: Kamer Durdu