Antalya’daki O İşletmeler Yangını Tetikliyor mu?

1 Haziran itibariyle Türkiye’de bin 516 orman yangını çıkarken Antalya’da ise son 10 günde 17 orman yangını çıktı. Antalya’da çıkan orman yangınlarında 45 hektar orman alanı 5 hektar ise orman dışı alan zarar gördü. Antalya’nın yanı sıra İzmir, Hatay, Manisa başta olmak üzere birçok ilde de orman yangını meydana geldi. Artan yangınlar hakkında Akdeniz Gerçek’e konuşan yangın ekolojisi uzmanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, yanan bölgelerin hızla söndürülmesinin önemli olduğunu, söndürülen alanın yakın çevresinde yangın potansiyelinin yüksekliğini belirterek, yangın önleyici temizliğin yapılması gerektiğini aksi durumda ise ilerleyen yıllarda daha büyük yangınlarla karşılaşılabileceğinin altını çizdi. Neyişçi önlemlerin yanı sıra ormanlarda HES, maden ocağı, turizm tesisi gibi işletmelere verilen izinlerle birlikte sorumlulukta yüklenmesi gerektiğinin altını çizdi. İşletmenin neden olduğu bir yangın yüksek tazminat cezalarının olması gerektiği ve bu tür işletmelerde çalışan her personele yangın önleyici eğitim verilmesinin zorunlu hale getirilmesinin ormanları korumak için elzem olduğunu belirtti.
“Yangın Çıkmadan Önlenmeli”
Yangın ekolojisi uzmanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, “Biz çok sayıda helikopter ve uçak kullanıyoruz. Orman Genel Müdürlüğü, yangın sezonu başında ‘Yangınlara 11 dakikada ulaşmayı hedefledik’ açıklamasını yapmıştı. Yangınları en kısa sürede ve en düşük alanda söndürüleceği söyleniyor. Bu güzel bir şey ama tek başına yeterli değil. Büyük yangınların çıkış sebebi büyümeden söndürülen yangınların ardından o bölgede yangın önleyici çalışmalarının olmaması veya yetersizliğidir. Çıkan yangını en kısa sürede ve en küçük alanda söndürülmesi önemli ama arkasından herhangi bir çalışma yapılmazsa daha sonraki yıllarda çıkacak büyük yangınların altyapısı oluşturulur. Yanmaktan kurtarılan alanlarda yanıcı madde miktarı azaltılmalı. Bu yapılmazsa ilerleyen yıllarda daha büyük yangınlar oluşmasına neden olur. Orman Genel Müdürlüğü’nün stratejisi vardır. Yangını söndürmek işin çok küçük bir bölümü asıl olan yangın sonrası yapılacak işlemlerdir. Yangına dirençli ormanlar kurulması gerekir. Bizim ormanlarımız dinamit gibi o yüzden büyük yangınlar oluyor” dedi.
“İzin Yetmez Sorumluluk da Verilmeli”
Neyişçi, “Ormanlarımızın içerisinde yanıcı madde miktarı sürekli olarak artıyor ama bunu azaltmak için en ufak bir çalışma yapılmıyor. Bir diğeri ise ormanlara her yıl çok daha fazla insan veya insana ilişkin aktivitelerin artmasıdır. HES, maden ocağı, turizm tesisi gibi oluşumlar da yangını tetikleyebiliyor. Burada yapılması gereken şey ormanları dinamite çeviren yanıcı unsurların azaltılması ve orman içerisinde yapılacak her türlü işletmeye sorumluluk da verilmesi gerekmektedir. Ormanlarda İzin verilen işletmeler sürekli olarak takip edilmeli. Örneğin maden ocağına izin verildiyse en üst yöneticiden işçiye kadar her personele orman yangınlarına neden olmama konusunda eğitim verilmesi gerekiyor. İşletmenin, çıkabilecek bir orman yangınında tazminat ödeyecek şekil de cezalandırılması lazım. Bu durumlar önceden tespit edilerek, işletmenin kusuru olan bir yangın oluşursa sorumluluğun işletmeye ait olduğunu ve yüksek tazminat cezası olması gerekiyor. İzin vermek yetmez, verilen izine sorumluluk da yüklenmesi gerekiyor” dedi.
Hatay'da Orman Yangını 500 Hektara Yayıldı! Vali Masatlı Açıkladı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.